Ülkemizdeki TERÖR olaylarında dikkate alınması gereken bir konu da, TARAFTAR meselesidir. TERÖRİST’İN elinde, SİLAH ve BOMBA ile ortaya çıkan haline rağmen, TARAFTARLARIN ancak eylemleri ile kimliklerinin belirlenebildiğidir. İşte TARAF’ın dağdaki ele başı. Basın’daki TARAF ların da ne anlam taşıdığını, hangi fiiller içinde olduklarını siz artık görün…

Operasyon bölgelerindeki görüntülerin, bir tarafta, yakınları TERÖRİSTLERCE ÖLDÜRÜLMÜŞ bir çok yöre insanına, Evleri, işyerleri, ve malları tahrip edilmiş, GÖÇ ETMEK MECBURİYETİNDE kalmış binlerce mağdura rağmen, Hala sokaklara dökülüp, TERÖRİST ‘lere taraftan olabilen, bilhassa öne sürülen KADINLAR olabiliyorsa, bunun arka planını görerek bu bağı çözmenin gerekli olduğudur. PKK eylemleri ve eylemcilerine ile bu işlere taraftar olanların iki cephe halindeki mevcudiyetleri, zaman şeridi içinde, değişik kimlik ve amaçlarla görülmüştür.

Bu görüntüler, doğuda PKK nın Kürtlere uyguladığı asimilasyondan başkaca ne mana ifade ediyor. Bu eylemler içinde olanların, Kürt ve de Müslüman olmadığı zaten biliniyor.

TARAFTARLIK terör pisliğinin BATAKLIĞI gibi bünyesinde TERÖR ve TERÖRİSTLERİ BARINDIRMAKTA,KOLLAMAKTA,KORUMAKTA,BARINDIRMAKTA,MASKELEMEKTE,, yerine göre eylemlerde bir ve beraber olmaktadırlar. Bunun silsilesini , kendini taraftar olarak ortaya atan kadın,erkek kim varsa görünürken, HDP. Eş başkanı Selahattin Demirtaş, DBP eş  genel başkanı Kamuran Yüksel.HDK  sözcüsü Ertuğrul Kürkçü .DTK.eş Başkanı Hatip Diçle ve Selma Irmak bir araya gelerek bölgedeki  hendeklerle ilgili yaptıkları MÜŞTEREK BASIN TOPLANTISINDA HALKI İSYANA TEŞVİK suçlarından dava açılırken,Demir taş,Kürkçü ve Irmak hakkında Anayasanın 83 maddesi uyarınca soruşturma izni verilmesi ve DOKUNULMAZLIKLARININ KALDIRILMASI talebi ile Adalet Bakanlığına Fezleke gönderileceği belirtilmiştir. TARAF ve TARAFTARLIĞIN en açık görüntüsü olan bu oluşum ve sokaktaki iştirakçilerinin de aynı suçlara iştirak hali görülerek, suçlu olarak görülmesi, Huzur ortamının tesisi yönünden lüzumludur.

Ordumuzun OPERASYONLARA başlaması ile, AB görüşmelerini gündeme getirerek, ülkemizi 40 yıla yakın zamandır meşgul eden., TERÖR pisliğini ENGELLEMEK İÇİN, ayak bağı olan AB görüşmeleri ve kriterlerinin batının yeni bir taktiği olduğudur. Düşürülen Rus uçağı ve Putin’in dengesizliği, İsrail’in yeni yaklaşımı, elbette te iyice değerlendirilmelidir. Rusya ile evvelce GAZ anlaşmaları yapmış olan, MESUT YILMAZ ve Hükümetinin o günkü şartlara rağmen, kat be kat fiyatla, alınmayan gaza dahi para ödenmek mecburiyeti getiren, yılların soygununun, ARKA PLANINI irdeleyen hiç kimsenin de çıkmaması, garip bir durumdur. TARAFTARLARIN’ DA CEZAİ MÜEYYİDEYE tabi tutulmalarının da  lüzümudur.