Yine bir cumartesi günü maçı ile yerlerimizi aldık. Sadece bu yer alma bizim için değildi. Rakibimizin yeni teknik direktörü de yeni takımını izlemek için yerini almıştı. Beşiktaş taraftarı takımının gidişatı iç açıcı olmadığı için Samsunspor taraftarı kadar maça arzulu istekli değillerdi. Deplasman tribünleri yine tıklım tıklım dolu idi.

Samsunspor tribünleri ve futbolcularımızın ısınma tişörtleri Türk futbolunun en acı günlerinden biri olan 20 Ocak 1989 günü olan elim kazayı anmak adına rahmetli olan futbolcularımızın fotoğrafları ile donatılmıştı.

Bu sezon ligin ağır abi takımlarına karşı çok iyi futbol oynayan takımımız Beşiktaş karşısında da gerçekten alanları kapatan, pozisyon vermeyen bir oyun üzerine kurgulanarak performans gösterdiler.

Özellikle merkezi kapatarak zaman zamanda öne geçebilecek etkili bir oyunu ortaya koyduk. Bu hafta da son saniyede mağlup olabilirdik. Fakat iyi bir takım olduğunun göstergesi gibi uzatma anlarında bile son anda kalecimiz ve K. Schindler bitmeyen son dokunuşları ile maçtan bir puan almayı başardık. 63. Dakikadan beri Drongelen kırmızı kart görmesi nedeni ile 10 kişi oynayan takımımız artık başka bir yola evrildi.

Evet bu saatten sonra Samsunspor için Avrupa yolları taştan, Bizi yoldan çıkardın Yüksel başkan demekten başka bir şey kalmıyor. Bu takım artık Avrupa yolları peşinde olmayı hak eden takımlardan birisi olduğumuzu tüm futbol kamuoyu seslendirmeye başladı.

Bu güzel duyguları hep birlikte tadabilmek için artık hafta hafta puan alarak ilerlememiz gerekiyor. Bu hafta Gaziantep maçında mutlak üç puan alma mantalitesi ile sahaya çıkmalıyız. Güzel günler göreceğiz çocuklar.

Kalın sağlıcakla.