Merhabalar sevgili dostlar,
Her şeyden önce güzel bir hafta sonu geçirmenizi temenni ediyorum. Bu günlerde birazcık canım sıkkın. Neredeyse kahredecek hale geldim. İnsanların iki yüzlülüğünü riyakarlığını, entrikalarını, fırıldaklarını görünce bayağı moralim bozuldu. hani bir laf vardır “İnsan sözünden Hayvan yularından tutulur”diye.Bizde söylenenlere konuşulanlara baktık adam zannettik,ama yanılmışım.Kahretsin içimdeki bu insan sevgisi bir gün öldürecek beni,ama insanlara olan güvenimi,samimiyetimi kaybedersem de o zaman ben insanlıktan çıkmış olacağım.
Bektaşi ye sormuşlar”Alemi nasıl bilirsiniz” diye.O da “kendim gibi”demiş. Bizimkisi de o hesap işte açık ve net ortadayız.Ne fırıldaklar çevirdik,ne kumpaslar kurduk,ne de ayak oyunları çektik hayatta.Arkadaş dediklerimizi,dost dediklerimiz,abi,kardeş dediklerimizi satmadık,arkadan hançerlemedik hiçbir zaman.Zararlarını gördük eyvallah dedik bağrımıza bastık ama hiçbir zaman hiç kimseyi aldatmadık, satmadık.Biz böyle gördük ve böylede devam edeceğim ne olursa olsun.Özümüzde sözümüz de hep bir oldu,yanar döner,fırıldak olmadık hiçbir zaman,zorumuza giden şeylerde oldu ama dedim ya hepsine eyvallah.
Sevgili dostlar,
Bu güzel cumartesi gününde birazda olsa havayı dağıtalım neşeli olmaya gülümsemeye çalışalım, yüzümüzde biraz da olsa tebessümler olsun. Sizleri biraz 80 li yıllara doğru götüreyim ne dersiniz. Hadi gelin bakalım neler varmış 80 lerde bizimle beraber.
AĞLAYAN ÇOCUK POSTERI
Özellikle kamyoncular âşıktılar o çocuğa... Hemen hemen her kamyonda bulunurdu posteri. Öce önden bir resmi vardı. Çok tutunca çocuğu yandan çizdiler, sağa sola bakarken çizdiler. Onlar da çok sattı.
PESIN VEREN VERESIYE VEREN
Posterlerin Kralıydı. Bütün bakkallarda bulunurdu. Çok kötü çizilmiş bir yağlıboya tabloydu. Çelik kasasının yanına kurulmuş,pahalı bir koltukta oturan şişman adam purosunu tüttürerek keyifle gülümser (Peşin Veren) hemen yan tarafındaki karede ise fareler oynasan dükkanında borç senetleriyle boğuşan bir deri bir kemik yoksul esnaf (Veresiye Veren) hüzünle bakardı.En son bir mahalle bakkalında gördüm. Bakkaldan istedim ama satmadı.
KIBRITTEN EV
Bir de bu mevzuu vardı. Bu da yetmişlerden seksenlere devretmiş bir mirastı. Her kasabada ya da mahallede mutlaka biri çıkar bir iki yıl uğraşır kibrit çöplerini birbirlerine yapıştırarak kocaman bir ev yapar ve "bakin psikopatim ben" der gibi dükkanının vitrinine koyardı" Çakar çakmaz çakan çakmak devriyle birlikte kibrit evler de yok oldu.
ARKADASLIK KARTI
Bu da seksenlerin komiklerinden biriydi. Vapurda, trende veya kalabalık bir otobüste bir kadınla karsılaştınız. Çok hoşlandınız. Arkadaşlık teklif edeceksiniz ve fakat konuşamıyorsunuz kalabalıkta. Kolayı var. Arkadaşlık kartı. Kartın üzerinde "merhaba bayan, sizden çok hoşlandım acaba arkadaş olabilir miyiz? Eğer cevabiniz evetse kartın sağ tarafını, hayırsa kartın sol tarafını yırtıp kartı iade ediniz" yazardı. Ve kartın her iki tarafında üzerinde "Evet" ve "Hayır" yazan iki kulakçık bulunurdu. Kadın bunlardan birini keser size geri verirdi. Bu kartlar piyasada acayip satardı. Bu karta en son 95 de rastlamıştım.
Tebessümlerinizi görüyor gibiyim sevgili dostlar,güzel günlerdi anlamlı,samimi içten,yalansız ve riyasız 90 lara kadar.Gelin birde günümüzdeki çılgın Türklere bir bakalım ne dersiniz ?Hadi gelin bir bakalım neler var neler.

1-Son model araba alır ama çok yakıyor diye tüp taktırır.
2-Otopark parası vermemek için arabayı 2 kilometre uzağa park eder.
3-Tüpte gaz kaçağı var mı diye çakmakla kontrol eder.
4-Yaralı birini görse üstüne kalır diye görmezden gelir.
5-Belediyede işi varsa, gitmeden önce torpil bulmaya çalışır.
6-Araba daha az yaksın diye yokuş aşağı inerken arabayı boşa alır.
7-250 promil alkollü bile çıksa, 1 duble içtiğini iddia eder.
8-Elektrik hakkında bildiği tek şey nasıl kaçak çekileceğidir.
9-Trafikte sarı ışık yanar yanmaz öndeki hareket etsin diye korna çalar.
10-Film vizyona girmeden korsan cd sini hazır eder
11-Seçimlerden önce yerine getirmeyeceği bir sürü vaatte bulunur.
12-Jetonu matkapla delip, içinden ip geçirir, makineye atar. Böylece telefon konuşmasını bedavaya getirir.
13-Elektrik sayacına film takıp, sayacı durdurur
14-Trafikte yeşil ışık kırmızıya döneceğinde, yavaşlaması gerekirken daha çok gaza basar.
15-Murat 124 alıp, Pioneer müzik sistemi taktırır.
16-Gördüğü araba hoşuna gittiyse anahtarla çizik atmayı ihmal etmez.
17-Yolda kola kutusu görse çöpe atmak yerine, kutuya tekme atar.
18-Tamiri için sadece lehimleme gerekse bile aletin beyninin değişmesi gerektiğini söyler.
19-Kendisine sadaka verenlerden zengin olmasına rağmen dilenciliğe devam eder.
20-Tuttuğu takımın maçı kazanmasıyla birlikte silahlarıyla kutlama moduna geçer.
21-Trafik levhalarını hedef tahtası olarak kullanır.
22-Girmeyeceğini bile bile izmaritini çöpe uzaktan atmaya çalışır, girdirirse de büyük olay sayar.
23-Bir yeri incinse ya da kırılsa ilk önce tanıdık çıkıkçı arar.

Sevgi ve saygılarımla.
ALLAH (C.C) YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN…