Nereye doğru gidiyoruz ? Ahlaki yönden, siyasi yönden, ekonomik,
sosyal, kültürel yönden nereden alırsanız alın nereye gidiyoruz ? Durum
iç açıcı değil. Ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Başkanı Deniz
Baykal'ın özel hayatındaki bu durumun toplumun daha doğrusu insanlığın
tasvip etmediği yüce dinimizin hoş görmediği haram saydığı bir
durumdur. Cürmü evli bir bayanla işlediğinin görüntülerini internette
henüz tespit edilmeyen şahıslarca servis edilmesi Sayın Deniz Baykal'a
ani bir basın toplantısıyla istifa ettirdi. Bu ani hadisenin yarattığı kaos
ve şaşkınlık Türk siyasetini allak bullak etti. Bu servis edilen kasedin
yayınlanmasının özel hayatın ihlali konusunun araştırılması cumhuriyet
savcılarının soruşturma açmasıyla aydınlanacak bir mesele. Bu istifa
toplum vicdanında bir soru işareti olarak kalacak. Bu durumu
kabullenmek mi değilmi ? Açıklamalarda her türlü yoruma açık, muğlak
bir açıklama komplo diyor. Eğer bu kaset sahteyse niye istifa ettiniz ?
Kanunlar zaten zinayı suç saymıyor. Sizin inancınız ve ahlaki yapınız
buna müsaitse mesele yoktur. İstifanız çok isabetli ve insani vicdaniydi.
Fakat bundan siyasi bir rant çıkartma çabası çok yanlış. Bundan CHP'ye
zarar gelir. Bu millet bu gibi yanlışlara dini yönden ve gelenekleri
kültürü açısından hoş görülü davranmaz. Zaten bu çabalarınızı
anlamakta zorlanıyoruz partilileriniz bile karnından konuşuyor.
Milletvekilleriniz ne yapacağını şaşırmış vaziyette partinin ihtiyarları hoş
genci hiç yok ya aynı geleneksel konuşmalar içinde herhalde anayasa
görüşmelerinden hala hızlarını alamamışlarki hala iktidara veryansın
ediyor. Bu komployu sen yaptın diye Ak Parti Genel başkanını topa
tutuyor. İktidar ilk yaptıkları ve demeçleriyle oldukça güzel bir tutum
içindeydi. Fakat muhalefet milletvekillerinin devamlı suçlu araması ve
komplo teorileri ve durumu iktidar suçu varmış psikolojisine itme çabası
sonunda hedefine vardı. Başbakanı konuşturdu. Bu konuşmaları
milletvekilleri yapmalıydı. hiç yapılmasa daha iyiydi. Millet manevi olarak
vicdanında kararını çoktan verdi. gerisi deve kuşunun kafasını kuma
gömmesi gibi bir şey. Ekranlarda hukukçuların prof ve öğretim
görevlileri ve siyasetçilerin meseleyi sadece hukuki yönden ele almaları
bu durumu ve kasetlerin kanunda zinanın suç sayılmaması konusundan
bakarak suç olarak sayması Türk aile yapısını derinden sarsmakta
gençliği daha da sorumsuz hale getirmektedir. O zaman insanlar
aldanmak aldanmak ve aldatmaktan dolayı neden mahkemelere düşüyor ?
Bu olayı sıradan bir insan yapmıyor, topluma örnek olacak bir şahsiyetin
kabullenip istifa etmesi Türkiye'yi şoka sokmuştur. Muhalefetin
milletvekilleri bu işi sanki bir siyasi durum gibi göstermeye çalışması
halkı aldatıcı bir beyandır. Bu meselenin siyasi yanının ortaya
çıkarılmasıdır. Hadisenin doğması tarzı ve iki kişinin arasında geçenlerin
yapılması ahlakimidir. Ortaya çıkarılışı kabahattir. Açıklama yanlıştır.
Ama kabahati işlemek nedir. yetmiş yaşında bir insanın Türk siyasetinin
önemli bir şahsiyeti mecliste ahlak dersi veren nutukları atan bir insanın
bu durumu nasıl yorumlanacak ? Halk önemli değilmi ? Bu milletin
inançlarına saygıyı nereye koyacaksınız ? Bu kabahati sanki bir milletmi
işledi ? Bunu bir memur, işçi, asker, polis işleyip bu duruma düşseydi
ne olurdu ? Sayın Baykal bunu yaptım demiyor, yapmadım da demiyor,
sadece komplo deyip istifa ediyor. Elimde belgeler var diyor savcılığa
başvurup kendini savunacak süreci başlatmıyor. kasetin tubitakla
incelenmesine tubitak şaibeli diyor. Biz inceleteceğiz diyor. Peki, iktidarı komplo ile suçlarken senin kaset hakkında yaptıracağın incelemeyi raporunu nasıl senin iddiana uygunluğunu savunacaksın. Bu belgeye kim inanacak aradan kaç gün geçti, kim genel başkan olacak olmayacak, kurultay beklide süre kazanıp halkın hafızasından meselenin silinmesi yolunun takip edilmediğinin garantisi var mıdır?  Allah bu milletin yardımcısı olsun. Bu zavallı bir vatandaşın başına gelseydi bakın ne olurdu. İşinden olurdu, damgayı da yerdi. Mahalleye sokulmaz, apartmana alınmaz, kimse onunla konuşmazdı. Eskiden bir Türk filmi seyretmiştim, bundan kırk sene önce “Vurun Kahpeye” filmin ismi bu. Mahallenin zengini, namuslu dul bir kadını öğretmeni, ağına düşüremediği için onu zani ilan ederek taşlatıyor. Parayla adamlar tutuyor. İstifa ediyor o zaman bu film tutmuştu. O da çok kötü bir senaryoydu. Buda ters orantılı kötü bir senaryo. O filmde çok ağlamıştım. Fakat bu senaryo bizi ağlatmaz kötü hazırlanmış. Bu film gişe yapmaz, bu milleti kızdıran ey iktidar, burada seni o filmdeki kötü adam yerine koyuyorlar. Baykal"ı mağdur öğretmen kadın yerine. Onun için bu durumu aydınlat ve başına çorap örülmesin. Eğer aydınlatamazsan, durum kötü ve başın dertte. Ey muhalefet, eğer zaman kazanarak bu millete bu ahlaksızlığı unutturmaya çalışıyorsanız, bu milleti sizi tarihe gömer kabrinizde ot bile bitmez haberiniz olsun. Bu işin dışındaymış ta, muhalefet olup, ahkâm kesenler, hani Necmettin hocayı tekliden olur olmaz konuşan sinirli kardeşim, o güzel partiyi iktidar olmaya yakinen barajın altına düşüren kardeşim, dikkat et bu Cumhuriyet Halk Partisi"nin eski genel başkanı ile yaptığın koalisyon, seni barajın altında bırakmıştı. Hala kendini o selden kurtaramamanın şaşkınlığındasın, hafızan mı zayıf anlayamadım yoksa nedir? Bilemiyorum millet ve vatandaş olarak, sizi anlamakta zorluk çekiyoruz. Kemal Anadolu beyefendi ile yan yana, basın toplantısı bu ne iştir. Bir baraj altıyla daha karşılaşma tehlikesi, uzakta görünüyor. Senin bir siyasetin yok mu? Veya çok mu tesirsiz kaldı? Konuşmalarına millet huzurunda şahit mi lazım? Bu şahidin var ya, suyun ateşe şahitliğine benziyor haberin olsun. Bu milletin diğer muhalefete söyleyeceği bir şey yoktur. Çünkü, bu büyük millet bebek katillerini, uşaklarını muhatap kabul etmez. Bu millet, akıl fikir almaz kavgalardan bıktı usandı. Bakın hangi meseleleri rafa kaldırıp nelerle uğraşıyorsunuz ayıptır. Dünden nerelere geldi. Bu milletin kurtuluşu ve kaderi, sizin barışmanızda ve bu meclisin milletin meselelerini çare bulmasındır. Allah için, bu süfli işleri bırakın. Biz millet olarak size dua edelim, sizi seviyoruz. Kavgalarınızı sevmiyoruz. Bu meseleyi bırakıp, yüce milletimize, devletimize hizmet edin. Bu resimlerle uğraşmak, bu millete ve size yakışmıyor. Yapanlar utansın. Bu şerefli parlamentonun ve şerefli üyelerinin, bu şerefli milletine, bayrağına, ezanına, hizmetini bekliyoruz.

MİLLET BEKLİYOR! SABRINDA BİR SONU VARDIR.
YA SABIR.