1-7 ekim tarihleri arası "Camiler ve Din Görevlileri Haftası” olarak kutlanmaktadır. Bu hafta içinde; Müslümanların ortak mekanları olan camiler ve camilerde görev yapan din görevlileri hakkında bir takım etkinlik ve faaliyetler yapılmaktadır. Camilerin önemi, din görevlilerinin hizmetleri anlatılmaktadır. Din görevlisi denince; Diyanet İşleri Başkanlığında görev yapan yaklaşık 150 bin personel bu haftanın kapsam alanına girmektedir. Diyanet İşleri Başkanımız başta olmak üzere, her kademedeki teşkilat mensubu bu haftanın muhatabı olarak görülmektedir. Dini mekanları yönetmek, din hizmetini sunmak gibi temel görevi olan Diyanet İşleri Başkanlığı aynı zamanda ülke çapında eğitim de vermektedir. Yaygın ve Yetişkin eğitiminin en güçlü olduğu alan camiler ve Kur’an kursları, en etkin kurum da bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığıdır. Teşkilatın; toplumun her kademesindeki vatandaşına ve her tahsil gurubuna dönük, kur sistemli eğitim hizmetleri vardır. Bunun yanında; camilerde birebir ve toplu derseler de verilmekte, vaazlarla da bu halka genişletilmektedir.

Camiler; ülkenin her tarafına yayılmış, Yaygın ve Yetişkin Din Eğitimi veren mekteplerdir. Din eğitiminin kapsam alanı içinde; itikat, ibadet, ahlak, sosyal ilişkiler, hak-hukuk, kardeşlik, aile, çocuklar vs.gibi toplumun her kademesini tabandan tavana ilgilendiren davranışlara dönük eğitimler verilmektedir. Bu hizmetin verildiği camiler ve hizmeti sunan din görevlileri; Müslüman toplum için ortak değerlerdir. Camiler; Beytullah’ın şubeleri, cami görevlileri de Peygamberimizin ilimde ve hizmette varisleridir. Her iki değerin de muhatap kitlesi aynıdır. Özelde tüm Müslümanlar, genel insanların tamamıdır.  İlk emri "Allah’ın adıyla oku" olan İslâm dininin müntesipleri açısından camiler; aynı zamanda Müslüman toplumun mektepleridir. İslâm tarihindeki ilk mektep öğrencileri olan, bugün övgüyle bahsedilen, kıyamete kadar da örnek gösterilecek ilim talebeleri "Ashab-ı Suffe" nin mektebi; Peygamber Mescidi adını taşıyan "Mescid-i Nebevi" olmuştur. Bugün de, yaygın eğitimin önemli merkezlerinden birisi, hatta başta geleni camilerdir. Mektep görevi gören camilerin, bu fonksiyonlarının öne çıkarıldığı bölge, mahalle ve camilerde; cami cemaatinin iman, amel ve ahlâk bakımından farkı her yerde göze çarpmaktadır. 

İçerisinde namaz kılınan, sohbet edilen, hasbihal yapılan ve herkese açık olan her mekân mescittir. Ceddimiz bu anlamda sınavı başarıyla  vermiş, evlerini mescide, mescitleri de mekteplere dönüştürmüştür. Kulağına okunan ezanla hayata başlayan Müslüman için eğitim; anne ve babasının birbirlerini seçmesiyle başlamaktadır. Bu seçimde tercih özelliklerinin belirleyici olması; gençlerin aldığı İslâmi eğitime bağlıdır. Bu eğitim de; büyük oranda, mektep görevi gören camilerde verilmektedir. En basit hâliyle bile camiler; doğuştan ölüme kadar Müslümanlar/insanlar için önemli fonksiyonlara sahip mekteplerdir. Günümüzde camiler; neredeyse sadece namaz kılma mekanları olarak kullanılmaktadır. Bu alışkanlık, dinamik bir yapıya sahip olması gereken camileri statik hâle dönüştürmüştür. Son yıllarda Diyanet İşleri Başkanlığı bu konunun üzerinde önemle ve özenle durmuş, camileri Peygamberi Sünnete uygun olarak mektep hâline dönüştürmek için bir çok plan, program ve çalışma içerisine girmiştir. Hayatla ilgili bilgilerin ilk defa öğrenilme mekanları durumunda olan camilerin, asli fonksiyonlarına dönüştürülerek mektepleşmesi; hem en doğru karar, hem doğru bir uygulama, hem de temel bir ihtiyaçtır.  Camiler; eğitimin, kültürün, sosyal hayatın, toplumsal ufkun ve bireysel vizyonun oluşmasında ilk basamak mekteplerdir.