Çanakkale geçilmez!!!
Tarih; Müslüman Türk milletini yok etmek, Anadolu topraklarından sürüp atmak isteyen ve acımasız saldırı planlarıyla en korkunç katliamları gerçekleştiren Hıristiyan batılı devletlerin, 7 kez bir araya gelerek gerçekleştirdikleri haçlı seferlerine tanıklık ederken,
Tarihin altın sayfalarına geçen Türk'ün kahramanlık öyküleriyle dolu serüvenini gerçek yaşanmış hikâyelerini, düşmanına bile savaş meydanlarında ekmeğini suyunu paylaşan Türk askerinin kahramanlıklarıyla doludur.
Başta İngiltere Fransa, Rusya, Almanya, İtalya, Yunanistan Bulgaristan, Portekiz, Avusturya Macaristan v.s Batılı sömürgeci ülkeler olmak üzere 1914 yılında başlayan l. Dünya savaşında, Almanya"nın yanında yer alan Osmanlı devleti Almanya"nın yenilgisiyle yenik sayılmış, SEVR antlaşmasıyla koca bir devlet parçalanmaya ve paylaşılmaya koyulmuştur.
SEVR antlaşmasını yırtan Osmanlıya son bir tokat vurmayı planlayan itilaf devletleri, son model silahlarla donatılmış gemi ve askerlerle Çanakkale boğazından geçerek, İstanbul ve Anadolu işgal edilecekti.
İşte böyle bir düşman kuşatması altında kalan Osmanlı devleti, yoksulluğa ve silahsızlığa rağmen 18 Mart 1915 de Çanakkale deniz savaşlarında, Anadolu"nun dört bir yanından katılan 253 bin vatan evladını şehit vererek düşmanı denize dökmeyi başarmış, Çanakkale"nin geçilmezliğini dünyaya göstermiştir.
Bu savaşta Osmanlı ordusunda 5.ordu komutanı olarak görev Alman General Liman Von Sanders;
Bir teftiş sırasında Mehmetçiğe soruyor:
İyi savaşıyor musunuz?
Evet Kumandanım!.
Niçin savaşıyorsunuz?
Allah rızası için
Bütün Mehmetçiklerden bu cevabı alan General şu yorumu yapar:
Evlatları Allah rızası için çarpışan bir millet ebediyen var olur.
Türklerle birlikte olmanın önem ve hazzını;
Bir asker için en büyük mutluluk, Türklerle omuz omuza savaşmaktır
Bu insanların kalplerinde sadece ve sadece ulvi bir vatan sevgisi vardır.
Ölüme onlar kadar gülümseyerek giden bir millet ferdi görmedim diyerek vurgular.
Bugün (globalleşen) küreselleşen dünyada savaşların şekil değiştirdiği günümüzde, güçlü silahlar eşliğindeki yerini EKONOMİK savaşlara bırakırken,
Ortadoğu ve Türkiye üzerine oynanan oyunlar geçmiştekine benzer şartlar taşımakta, verimli ülke toprakları ve millet bütünlüğü, iç ve dış odakların özgürlük ve insan hakları bahaneleriyle (Ermeni ve Kürt açılımı) gibi değerler üzerindenparçala, böl-yut taktikleriyle tehlikeye düşürülmektedir.
Liberal ekonomi ve özelleştirmeler ile devletin milli varlıkları yabancının eline geçerken, ülkemiz Batılı sömürgecilerin uyguladığı kölelik ve sömürü düzenine doğru yol almaktadır.
Ülke güvenliği ve bağımsızlığımızın tehlikeye düştüğünde kurtuluş reçetesinin yegâne temeli,
Büyük önder Atatürk"ün GENÇLİĞE HİTABESİ bizlere rehber olmalıdır.
Bu gün 95.yıl dönümünü kutladığımız Çanakkale zaferini bizlere yaşatan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, onun aziz silah arkadaşlarını ve Kanları ve canları pahasına göğüslerini siper eden kahraman Ecdadımızı,
Bir kez daha saygı ve hürmetle anıyorum.
Ruhları şad, mekânları cennet olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.