Çekirge- Nasılsınız usta?

Usta- Nasıl olayım, apartman önünde çamaşır yıkayan kadınlar gibiyim; yarı ıslak, yarı çıplak!

Ç- Öncelikle isminizi alabilir miyim?

U- Geri verecekseniz neden olmasın!

Ç- Peki, nerelisiniz?

U- Duyarlıyım!

Ç- Nerede oturuyorsunuz?

U- Republic of Banana! (Muz Cumhuriyeti)

Ç- Mesleğiniz?

U- Mal müdürüyüm. Köyde iki ineğim var!

Ç- Yabancı diliniz var mı?

U- Yılanı deliğinden çıkaracak kadar, “tatlı dil” biliyorum!

Ç- Sağcı mısınız solcu mu?

U- Hiç “sağcı” olmadan yaşanır mı? Neyiz biz? Aziz mi? Nesin mi?

Ç- Solculardan bir isteğiniz var mı?

U- CHP, kongrelerden fırsat bulur da iktidar olmayı düşünürse şayet; Mümtazer Türköne'yi İnkılâp Tarihi derslerine soksun!

Ç- Milletvekili olmak ister miydiniz?

U- Başkent değişmeden olmaz! Deniz olmayan yerde nasıl yaşarım!

Ç- Denge Gazetesi'nde yazmakla hayatınızda bir değişiklik oldu mu?

U- Olmaz mı; önceden koltuğumun altında eve ekmek götürüyordum, şimdi gazete götürüyorum!

Ç- Okuyucuyla buluşur musunuz, iletişiminiz nasıl?

U- Her ay “Halkla kucaklaşma günü” düzenleriz!

Ç- Gündelik hayatta neler yaparsınız?

U- Nokta kadar menfaat için, ünlem gibi dik durmaya çalışıyorum!

Ç- Kızdığınızda ne dersiniz?

U- Zavrak kafa derim!

Ç- Televizyon seyreder misiniz?

U- Bal reklâmları çıkalı TV seyredemez oldum. Baldan nefret ettirdiler neredeyse!

Ç- Ama reklâm sayesinde nüfusumuz 75 milyona dayanmış.

U- Ağzını kırayım senin, Çekirge!