Cemiyet mi dediniz?

Uzunca bir süre ara verdik yazılarımıza.

Özür diliyoruz sizlerden ve patronumuz Adnan Bahadır'dan.

Neyse kaldığımız yerden devam edelim. Şu Samsun'un gazetelerini, haberlerini ve yorumlarını didiklemeye.

Fazla geriye de gitmeyelim isterseniz.

Mesela geçen hafta sonu yapılan Gazeteciler Cemiyeti Kongresi.

Eski başkan Necdet Uzun kongrede. Hem de birleştirici pozisyonda.

Gülelim mi ağlayalım mı?

Bırakırken İsmail Temiz'i işaret etmişti Uzun.

Ama aradan zaman geçmiş, bu sefer de işaret Hayati Kaynar'a dönmüştü.

Ancak İsmail Temiz, kongreyi kazanınca da Sayın Uzun, kazananı ve kaybedeni araya alıp gazetesinde yaptığı haber ve koyduğu fotoğrafla birlik mesajı vermişti aklı sıra ama

Samsun basını şunu çok iyi biliyordu ki hiç bir şey Necdet Uzun'un bıraktığı gibi durmuyordu artık.

Bir işaret, bir göz kaş işareti ya da ben ne dersem o olur işleri bitmişti artık.

Necdet Uzun'la uzun süre çalışmış olan Haydar Öztürk ve birkaç defa yine Necdet Uzun tarafından çıkartılıp tekrar işe alınan Oktay Öztürk de çoktan İsmail Temiz'in listesine dahil olmuşlardı.

Atı Necdet Uzun'dan alan İsmail Temiz tekrar koltuğa oturmuştu oturmasına da.

Ama sadece o kadardı yapılan kongrenin değeri.

Bir koltuğa oturmak kadar

O eski birlik, beraberlik, Cemiyetin itibarı ise çoktan Hakkın rahmetine kavuşmuştu.

Yalan Rüzgarı'nın yemekçisi

AK Parti'nin 24 Haziran 2012'de Başbakan'ın katılacağı İl Kongresi olduğunu partili partisiz herkes biliyor artık.

Nasıl bilmesin?

İnternet sitelerinde an be an, gazetelerde ise her gün kongreye yönelik haber ve yorumların ardı arkası kesilmiyor.

Ama bir zamanlar 'Yalan rüzgarı' diye bir dizi vardı ya, ondan beter.

Tezgahlaması da çok kolay

Önce kaynağı herkesçe malum ekip telefonlara sarılıyor.

'Duydun mu; şöyle olmuş, böyle olmuş, şu şunu demiş, bu bunu demiş' diye