Eskiden evde olup bitenleri küçüklerin boşboğazlıklarından öğrenirdik.Bir de “Küçük çocuk” işte, ne söylerse söylesin ,der,söylediklerine gülüp geçerdik.

Oysa şimdi, tam tersi! Öyle büyükler var ki büyüklerden akıllı.Geçenlerde Pakize Suda'nın “Hangi yüzyıldayız? ” sorusuna : II.Yüzyıldayız(!) cevabı vereni mi ararsın, bön bön bakanı mı?...Ya ,son YGS sınavlarında sıfır (!)çeken aklı “küçük “erişkinlere ne demeli! İnsan aklının yaşla bir ilgisi olmadığına bir kez daha inandım!.

Bu yıl ki 23 Nisan törenlerinde s eçilen küçükler birer zeka deryası! Oturdukları makamda büyüklerden , daha duyarlı çıktılae.İlin Vali'sine “Porsuk çayına düşen çocuğa karşı suya girmeyerek- resmi ve vicdani -görevlerini yerine getirmeyenlere karşı ne yaptınız? “sorusu alkışlanacak bir tavırdı. Cevher her yerde kendini belli ediyor!.Vali Bey'in suskun kalması,gözlerini dizlerinin köküne düşürmesi ne hazin!Neyse ki 9 yaşındaki yavru , suya atlayan ,gözü kara , kahraman bir gencin sayesinde yeniden yaşama döndü.Böylece kamu vicdanı huzur buldu.

Çocuk deyip geçmeyelim.Adamı sustalı maymuna çevirir. Hani şu,banyoda gaz sızıntısından vefat eden,ekrandan tanıdığımız küçük,afacan bir Kızcağız vardı ; öğretmene izin vermeyen Vali 'ye neler söylemişti! Benzer sözler beklemedim ,desem yalan olur...

Siyasetçiler “ geçmişle yüzleşmek” adına,kabir ehline “Mahkeme-i Kübra” kurarken ,üç beş oy fazla devşirmenin peşinde koşarken ,çocuklarımızı kaybediyoruz farkında değiliz.Son örnek, Erzurum'da –göreve giderken -göle düşüp boğulan “5 TEDAŞ işçisinden” biri olan ailenin 35 TL,-evet bir kg et parası - Elektrik borcunu ödeyemedikleri için evlerine haciz gönderilmiş; geride kalan yetimlerin halini hiç düşündünüz mü?Üstelik karanlığa mahkum edilmişler!.

Devlet ,Doğu ve Güney Doğu'da kaçak elektrik kullanımının önünü alamıyor;oradaki hırsızların bir yerlerinden bir tek kıl koparılamıyor; ceremesini bizler çekiyoruz.Bu nasıl iş?! Nasıl adalet!?Devlet aynı devlet,görevliler /sorumlular aynı ,niye bu ayrım,niye bu çifte standart,niye bu imtiyaz,niye bu zulum!!

İlginç bir olay ;Çorum Sungurlu,Yörüklü Belediyesi'nde yaşanmış.Belediye'nin trilyonluk elektrik borcundan dolayı “Ergülü Baba Türbesine haciz” konmuş! Demek ki diriden tahsil edemeyen Devlet alacağını mezardaki Muhterem'den alacak!

Borçlu Belediyelere ders olur mu bilmem, ama,kabak bizim belediyeleri başına patlamasın!Malum borçsuz Belediyemiz yok gibi...Mesela ,Büyükşehirin borcu,dudak uçuklatacak cinsten olduğu söyleniyor. Gazete köşelerinde yer aldı.Onların yalancısıyım! 400 /500 TRİLYONCUK (!)muş! Bugüne değin bir “yalanlama “yapılmadığına göre; sineye çekildi sayarım.Ya da ”Beyefendi”nin bilgisi var,borçsa devlet borcu “Devlete borçlanın”dediydi,Maliye Denetçilerinin ilgisini de çekmediğine göre sorun yok,demektir.

Benim asıl kaygım,bir delibaş alacaklı, borça karşılık,-emsal gösterip- hacz kararı aldırırsa ne olur?Nereye mi? Madem medfun,müteveffalardan tahsilat mümkün olabiliyor,kalkıp Seyyit Kutbettin Hazretleri'nin türbe-i Mübarekeleri ve etrafındaki gayr-ı mülkler hacz edilirse ne olur? Samsun'un merkezi sayılır.Oraya neçe gökdelenler,neçe AVM'ler ,-hazır hamamı içinde- 5 Yıldızlı Oteller yapılır!?

Küçüklerden beklenmez ama ,bizi yöneten Büyüklerden her şey umulur.Günümüz çocukları bizlerden daha duyarlı,insancıl.Onların yalansız,çıkarsız;saf ve temiz duygularına hürmeten sözlerini ciddiye alalım.Unutmayalım bir zaman gelecek, emaneten oturdukları o koltuklarda liyakatle/kariyerle onlar oturacaklar.Bu bakımından çocukların önemsenmesi gerekiyor.

Sadece ekranda ,mektepte,mescidte,spor salonlarında,oyun bahçelerinde gördüğümüz çocuklar değil. Asıl ,görülmeyen,görmezden gelinen, unutulan,sokaklarda ,atölyellerde ,inşaatlarda, tarlalarda ,tüm yaşamı bir dilim ekmek peşinde koşan,aile sorumlulukları altında ezilen bedenlerin olduğunu da görelim.Haram sofralarına azık edilen,teröre kurban verilen ,olup biteni sanal bir oyun sanan,ateş ve ölüm korkusu içindeki“Çocuklar” da bizim, yarınımız, geleceğimizdir ..