Merhabalar,

Bizim toplumumuzda genel bir meraklı olma ve bilinmeyeni bilme öğrenme tutkusu vardır. Bu o kadar hat safhaya kadar ulaşmıştır ki nerede ise komşumuzun yatak odasında neler konuşulduğunu dahi merak eder öğrenmek ister hale gelmiş durumdayız. Kendi özelimize kendi durumumuza başkalarının da bizi bu şekilde öğrenmeye çalıştığını hiç hesaba katmadan ha bire bilme öğrenme gayreti içerisinde oluruz.

İnsanların yaşamları içerisinde topluma açık, eş ve dostlarına açık, aile bireylerine açık ve sadece eşlerin kendi aralarına açık yaşadıkları paylaştıkları vardır.Bütün bunlar bir sınır ve çizgi içerisindedir.Özellikle insanların başkaları ile asla paylaşmayacakları halleri ve durumları vardır.Bu konularda ser verip sır vermezler.Kendilerini asla deşifre etmezler.Kendi iplerini kendileri çekmezler.İsterseniz arkadaşlarınızın dostlarınızın kendilerine ait olan özel anlarına,yaşamlarına girmeye çalışın bakalım ne olacak.

Ama bizler meraklıyız ya, bilinmeyeni araştırmaya öğrenmeye, öğrendikten sonrada her kafadan yorumlar getirip dedi kodu yapmaya, fitne fesat çıkartmaya.

O kadar çok ipliği pazara çıkartmaya meraklıyız ki, peki nedir bu ipliği pazara çıkartmak deyimi; "herkese rezil olmak, yediği haltları, kötü nitelik ve suçları ortaya çıkmak" anlamına geliyor.

Herkesin ipliği bir gün pazara çıkacak; er veya geç. Ne birilerinin ipliğini pazara çıkarmak ne de ipliği pazara çıkarılsın diye beklenen olmak isterim. İnsan olan, haddini bilir.

Yazımın başlığına baktığınızda şaşıracaksınız ve ya zaten devletin ipliği pazara çıkmış diyeceksiniz. Bizler kendi ailemizi korumaya çalışırken müdafaa ederken her şeye göğüs geriyoruz ve ne yapmamız gerekiyorsa yapıyoruz.

Peki Devleti de bir aile olarak düşünelim, kendini korumak muhafaza etmek yaşatmak adına hiç mi birilerinin bilmesine gerek olmayan bazı hareketleri eylemleri gerçekleştirmeyecek. Bilgi toplamayacak, varlığını tehdit edebilecek hususları tehdit unsuru haline gelmeden çözümlemeyecek. Bir ailenin gizli saklı yönleri olacak da bir devletin hiç mi olmayacak.

Devlet idaresinin aile idare etmeye veya kendimizi idare etmeye asla benzemediğini kabul etmemiz gerekir. Biz duracağız ve birden diyeceğiz ki ey devlet ben senin ciğerini kalbini görmek istiyorum sen ne biçim şeysin ben seni şimdiye kadar tanımadım bilmedim. Seninle ilgili bildiklerimde artık beni tatmin etmiyor, Ben senin yatak odana kadar gireceğim orada ne olup bittiğini öğreneceğim.Devlette kuzu kuzu gel işte benim yatak odam burada şunu bunu yapıyorum diyecek.kendi ipliğini kendi pazara çıkartacak.Bilinmeyeni bilinir hale getirecek.Na Mahremini ortaya dökecek.

İstihbarat kaynakları devletin vazgeçilmezleridir. Mutlaka bilgi akışı sağlanacaktır. Devletin kamuoyu gözü önünde açık olacak tarafları vardır olmayacak tarafları.

Devletimizin her tarafını maşallah deşifre ettik, her şeyini allak bullak ettik harmanladık, tabiri yerinde ise horon teptik şimdide kalbine inmeye çalışıyoruz.Ve bunu yaparken de hem egolarımızı tatmin etmeyi hemde mevcut iktidarı yıpratmayı düşünüyoruz.

İktidarı istediğiniz kadar eleştirebilir, istediğiniz kadar şeffaf olmasını isteyebilirsiniz. Ama söz konusu devlet olunca birazcık değil epeyce geri durmanız lazım.Devlet tüm kurumları ile birlikte dimdik ayakta durmak zorundadır.Bu kurumların vatandaşa,kamuoyuna açılacakları vardır açılmayacakları vardır. Devlet var olacak ki bizler var olacağız,Devletimiz güçlü olacak ki bizler güçlü olacağız.

Ama maalesef devletin ipliğini pazara çıkartma gayretini ülkemizin gündeminde görmekteyiz.Şaşırıyorum gerçekten şaşırıyorum.Zira amaç üzüm yemek olmayıp bağcıyı dövmektir.Bağcıyı döverken de kendimize,çevremize ülkemize verebileceğimiz zararları hiç düşünmüyoruz.

Ve neredeyse Türkiye'nin en karanlık, en ürkütücü, en yasadışı örgütü hangisidir derseniz, “devlet” derim noktasına kadar geliyoruz. Tehlikeli bir oyun lütfen dikkat edelim.

Devlet kendini korumayacak müdafaa etmeyecekte ne yapacak?

Devleti kimin hangi kadroların yöneteceği meselesiymiş,güçler savaşıymış,çıkar menfeat savaşıymış.Bu saydıklarımın gerçeklik payı veya haklılığı olabilir ama bunlar Devletimizin Kalbinin açılmasını deşifre edilmesini asla ve asla gerektirmez.

Üzerimizde yıllardır oynanan oyunlara ve içerisinde bulunduğumuz adı konulmamış sinsi savaşa lütfen dikkat edelim.

Dün Çanakkale ye 7 düvel saldırıyordu topla tüfekle,Şimdi Devletime saldırıyorlar yazılarla,ithamlarla,masallarla,duyumlarla felan filan.Dün nasıl Çanakkale de düşmana geçit verilmediyse bugünde toplumuzu parçalayıp küçük lokmalara bölüp devletine isyan etme noktasına getirilmesine asla müsaade edilmeyecektir.

Bugün ki gelişen uluslar arası ilişkilere, Dünya konjektörüne, Asırlardır Türk Milleti ve Türk Milletinin kurmuş olduğu devletlere karşı yürütülen yok etme mücadelelerini savaşlarını göz önünde bulundurursak Devletin İpliğini pazara çıkartmanın kimlere yarayacağını daha iyi idrak edebiliriz.Kaş yapalım derken göz çıkartabiliriz.

Biz 75 milyonluk bir aileyiz.Ve bu ailenin mahremiyetleri vardır.Lütfen mahremiyetlerimizi ortalığa dökmeye çalışanlara,bunun üzerinden siyaset yapanlara izin vermeyelim.

Devletimizin İpliği Pazara Çıkınca Neler Olabileceğini,Kimlerin İşe yarayacağını Bir kere daha düşünmenizi rica ediyorum.Devletimiz her zaman kendini koruyacaktır.

Sevgi ve Saygılarımla,

ALLAH(C.C) YAR VE YARDIMCINIZ OLSUN..