Eteğimdeki Taşlar
Hiç vur kaç taktiklerim olmadı benim.Hiç başkasının başarısızlıklarını başarı gibi gören gözlerim de.Ya da başkalarının hatalarını kendime tecrübe yapan bir rotam.Herşeyi avantaja çevirecek şekilde de çalışmıyor kafam.Politikte değil duruşum.Siyah ve beyazım hep net.Ve ne yazık ki buda oyunda hep kaybetmene neden oluyor.Hem karşındakinin elini görmen ,hem onu diskalifiye etmen gerek.Oyunda kalmak için zeki değil kurnaz olmalısın.Herkesin gözüne buz dağının görünen yüzünü sokmalısın .Görünmeyen yüzünüde gölgeye itmelisin.
İnsan durup düşünüyor şöyle bir an; bu hırs, bu ayak oyunları, bu 'bıktırma psikolojisi' nereye kadar.Neyi götürebileceksin yanında giderken günahlarından başka? Al senin olsun hepsi.Bu koltuk sevdası yakışmıyor insan olana. Geçmişte ezilmiş olmanın verdiği o duygudan kurtulmak , onu yenmek için herkesi harcamak işe yaramayacak bence.Çünkü oyun dışı ettiğin her figüranla daha çok büyüyor öfken, intikam duygun, hayal dünyan.
Benim için sorun değil bu kadar önemliyse sen kazan kendi kendine verdiğin savaşı.İnsan sadece göz göre göre, boşu boşuna kaybetmiş olmak istemiyor.Sürekli elinde bir ip istediğin tarafa çekiyorsun.Benimse elimde tutabileceğim bir ipim bile yok.Boşluğa kulaç atar gibi, önümü göremeden ilerlemeye çalışıyorum karanlıkta.Ve bu şekilde hayat senin gibiler yüzünden adil değil işte
Günün Sözü
'Cehennem boş; tüm şeytanlar burada.' William Shakespeare
Günün Şarkısı;
Lana Del Rey Born To Die