HEPİMİZİN ÖZELEŞTİRİ YAPMAYA İHTİYACI VAR...
Samsun'da son 15 yıla damgasını vuranların başında hiç şüphesiz Yusuf Ziya Yılmaz geliyor.
Çok yazıldı, çok çizildi, eleştirildi, övüldü, sevildi ya da sevilmedi.
Başkan bunları kendi iç dünyasında muhakkak çok yaşadı.
Özeleştirisini kendisi daha iyi yapacaktır elbette...
Gerçek şu ki bir insan 3 dönem boyunca Samsun'un büyükşehir belediye başkanı seçiliyorsa doğrularıyla, yanlışlarıyla başarılıdır ve hedefine ulaşmıştır.
Kimse de sayın Yılmaz'ın bu şehirde hizmet yapmadığını, çalışmadığını söyleyemez.
Ben bugün meseleye farklı bir açıdan yaklaşmak istiyorum.
Herkesin bu şehirde kendine göre bir hesabı var.
Samsun bu hesaplaşmalardan dolayı büyük bir kutuplaşma yaşıyor.
Yılmazcılar...
Yılmaz karşıtları...
Kitabın ortasından gidenler...
Yalakalar...
Dik duranlar..
vs..vs..
Peki bu insanların hepsi çok mu kötü, ya da çok mu iyi...
E şıkkı..
Hiç birisi..
Dedim ya, herkes kendine göre bir hesap yapmış bildiği yoldan gidiyor.
Yolunun doğruluğuna ya da yanlışlığına bakan yok.
Örneğin sayın başkan kendi iç dünyasında acaba şunu hiç düşündü mü?
"15 yıldır bu şehre hizmet ediyorum. Gece demedim, gündüz demedim çalıştım. Nasıl olur da bu insanlar beni sevmezler, heykeli dikilecek adamım ben" diye...
Düşünmediyse gerçektende düşünmeli.
Önyargılarını bir yana bırakıp, son dönemine yaklaştığı şu zaman da herkesten helallik alıp belediye başkanlığını öyle noktalandırmalıdır. (Önümüzdeki seçimleri kazansa da aynı cümlem geçerlidir)
Geçmişte onun yanında olup, herşeyini onun için feda etmeye hazır olan yüzlerce insanı ben tanıyor ve biliyorum.
Hepsi kırgın, kızgın ama yine de onu kalbinin bir köşesinde öyle ya da böyle taşıyor.
Gelelim Sayın başkanın yanında olan ya da olmayanlara;
Bu şehri asla kutuplaştırmayın. "Bu Yılmaz"ın adamı, bu değil" diyerek niyet okuyuculuk yapmayın.
İnsanları dışlayarak, birbirlerinden uzaklaştırmayın. Düşman etmeyin.
Yazık oluyor Samsun"a...
Birlikte yaşamayı öğrenebildiğimiz ve yaşadığımız sürece varız ve başarıya ulaşırız.
Herkesin bir dönem hırslarını, kaprislerini, beklentilerini ya da özlemlerini istediği gibi yaşaması normal karşılanabilir.
Gün gelir durulur.
Yaş ve tecrübe kemale ermiştir artık...
Yazdıklarımı anlamayanlarla zaten işimiz yok.
Onlar, ruhları şeytanlaşmış, ufak hesapların peşinde koşan zavallılardır.
Bizim sözümüz, hırslarına kapılmış ama akıllı olan, memleketini seven ve bu şehre hizmet edenler insanlaradır.
Anlayana sivrisinek saz misali...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.