Hicret denilince müminlerin Mekke^den Medine’ye veya daha önce Habeşistan’a göç etmeleri akla gelir. Hicret günümüzde yer değişikliği olarak bilinmesine karşılık Kur’an hicreti daha geniş manada kullanmış ve müminler için olmazsa olmaz şartlardan saymıştır.

Hicret Kur’an’da yanlış inanç ve davranışlardan, yanlış inanç ve davranış sahiplerinden ve bütün bunların hâkim olduğu ortamdan bilinçli bir şekilde duruşu ifade etektedir.

Hicretle Müslümanlar müşriklerin zulüm ve baskılarından kurtulmuşlar, devlet ve güç sahibi olmuşlar ve Medine İslam toplumunu kurmuşlar, İslam dinini hızla yayma imkânı bulmuşlardır.

Hicret çok yönlü incelenip kafa yorulması gereken; İslam tarihinde ayrı yeri ve önemi olan bir tarih ve takvim başlangıcı kabul edilen irşat ve tebliğde metot, düşmanla münasebette siyasitaktik olarak tarihteki yerini almıştır.

Medeniyetimizin takvim başlangıcı olarak ^HİCRET ‘ hicri takvimin de ittifakla kabul edildiği tarih olarak kabul edilmiştir 1 Muharrem tarihi Müslümanların Mekke’den Medine’ye hicretlerinin başlangıcıdır.

Müslümanların, Peygamberimizin teşvikiyle Allah rızası için her şeylerini Mekke’de bırakıp Medine’ye Hicret etmeleri büyük sevap ve kahramanlıktır. Mekke’nin fethi ile Hicret son bulmuştur. Hz. Âişe›den rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (s) şöyle buyurur:“Mekke fethinden sonra artık hicret yok; fakat cihad ve niyet vardır. Allah yolunda savaşa çağırıldığınız zaman hemen katılın.» (Buhârî, Menâkıbü’l-Ensâr 45, Cihâd 1, 27, 184; Müslim, Hac 445, İmâret 85. Ayrıca bk. Tirmizî, Siyer 32; Nesâî, Bey`at 15)

İbn Abbas’tan (r.a) rivâyet edildiğine göre, Rasûlüllah (s), Mekke fethedildiği gün şöyle buyurur: “Mekke’nin fethedilmesinden sonra Mekke de İslâm ülkesi haline geldiğinden oradan başka yerlere hicret etmek yoktur. Fakat yeryüzünün her tarafını İslâmlaştırmak için cihad ve bu niyet üzere bulunmak vardır. Cihad için sefere çağrıldığınızda hemen seferber olun.”(Nesâî, Biat 11; Ebû Dâvud, Cihâd 2)

Bugün muhtaç olduğumuz en büyük bilinç Peygamber Efendimizin buyurduğu üzere ^yeryüzünün her tarafını İslamlaştırmak için cihad ve bu niyet üzere bulunmaktır.Bize düşen görev de kendimizden ve kendi çevremizden başlayarak dünyanın her köşesini İslamlaştırmak ve bu niyet üzere bulunmaktır.İşte bu bilinç bizi medeniyetlerin zirvense taşımıştır Bu şuuru  taşıdığımız ve yitirmediğimiz sürece de daha çok büyük zaferler bizleri beklemektedir

Hicri yılınızı terbi ederim saygıdeğer okurlarım.