İNANÇ
İnanmaktan ikna olmak, şüphe duymamak fiillerinden ortaya çıkan sözcüklerdir.
Ancak bunu herhangi bir dini termonolojide kullanıldığında teslimiyetten geçer ki inancın tam teslimiyeti iman olur.
Bilindiği kadarıyla insanoğlu dünya kuruldu kurulalı bir şekilde herhangi bir şeylere inanmışlar, bu zaman zaman kendi elleriyle yaptıkları putlar olmuş, ateşe tapanlar olduğu gibi ineğede tapanlar var, güneşe veya da timsaha tapanlar olmuş, günümüzde ise tanrıdan iletildiğine inandığımız 4 kitabın olduğunu biliyoruz.
Bilinen ve inanılan tek ortak bir şey var ki insanoğlundan kendine yapılmamasını istediğin herhangi bir kötülüğü bir başkası için düşünme ve yapma.
Gerisi ibadetin aksesuarları, şekilleri, biçimleriyle haktaaladan bir şeyler istemek için salat (dua etmenin) herhangi bir şekilde ritüerleridir diye düşünüyorum.
Bizim inancımızın büyüklüğüne inandığımızda en son inen Zebur, Tevrat, İncilin elçilerini de içine alarak (peygamber olarak kabul ettiğimiz)Hz.İsadan sonra Hz.Muhammet s.a.v le birlikte islam dini (barış) insanlığa indirilmiş ilk sureside oku (ikra) olmuş.
Gel gör ki inanarak ezbere okuduğumuz Kuranı Kerimin ne kadarını biliyoruz.
Bizden istenileni ne kadarını yapıyoruz ?
Şimdi ilk akla gelen imamların tek ortak telkinde buluştuğu islamın şartlarından birisi olan namaz (salat dua etmek) ilk akla gelenlerdendir, niçin salat arınmak ,temizlenmek için bizi yaradan dan dua yoluyla kendimiz, çevremiz ,insanlık adına bir şeyler istemek manevi temizlik bu vicdani ,ruhani, ahlaki, olmak için dua ederek arınırız.
Kendi içimizde de bir çok biçim ve şekilde dua etmenin yollarını bulmuşuz, bu gerek kültürel biçimleriyle olduğu gibi meshep farklılıklarıyla birlikte çeşitli yol ve yöntemler izleyerek ibadet ettiğimize inanmışız, ancak bütün hepsinin tek bir amaç ve gayesi var ki tertemiz ruh haliyle yaradana yakın olmak.
Allahın bizden tek istediği içi boşaltılmamış dolu dolu insan olmamızdan geçerki buda önce bilgi sahibi olmamız, bilgi olmadan fikir sahibi olmanın tehlikelerinden ve olumsuzluklarından kendimizi korumamız içinde ettiğimiz duaların ne anlama geldiğini, ne istediğimizi bilmeden ne kadar faydalı olabileceğimizin düşünmesi gerektiğine inananlardanım.
Dinimizin direği dediğimiz namaz kılarken her rekat başında ‘’Rahman ve rahim olan Allahın adıyla’’ başladığımız Elham suresi duasını ederken haktaaladan iyi ve güzel insan olmamızı rızık verdiklerinden kainatın sahibi olduğunu ,hesap gününün tek sorgulayıcısı olduğundan yalnız kendisine sığınıp inandığımız için kötü ve zalim insanlardan korunmak adına Allaha yakarır ve dua ederiz sonunda da kötü ve zalim insan olmamak için ‘’Amin’’ deriz.
Ancak ben görüp konuştuğum kadarıyla bir çok dostumuz ve arkadaşımız, abimiz, amcamız ,dayımız, halamız, teyzemiz namazını eda ederken (salat), kendisi için dua ettiğinin farkında bile değil, o sadece farz olduğundan Allahın bir emri olduğunu biliyor kısacası emrini yerine getirirken emir Allahtan ancak ne istediğini bilmiyor.
Belki diyeceksiniz boyunu aşan konulara girmişsin, fakat bunlar boyunu aşmak değil yaradanın emirlerinin neler olduğunu, dua ederkende Allahtan ne istediğini her inananın bilmesi gerektiğini düşünenlerdenim.
Nas ve Felak sureleri insanın kendisini korumak için okuduğunun farkında değil.
Yedi yaşından yetmiş yaşına kadar bilir ve okur ancak üfürükçünün üfürüğünden, büyücünün büyüsünden, şeytanın şerrinden korunmak için okuduğunu bilmez ki bir başkalarından para karşılığı olumsuz cin ve perilerden ,nazardan korunmak için bir başkalarının nefesinden medet umarlar, tamamen inanca aykırı olduğu halde insanların bu zafiyetlerini düşünen ve bilen insanlara karşı madur oldukları gibi maddi manevi soyuldukları gibi her ne istenilirse yalnız benden iste denildiği halde maddiyat karşılığı maneviyatında kaybolduğunun farkında olmamanın acısını yaşıyoruz diye düşünüyorum.
Okumadan bilgi sahibi olmak, anlamadan inanmanın zorluğunu yaşıyoruz ki bütün bu olumsuzlukları yaşıyoruz.
Kainatın sahibi ,ahıret gününün tek sorgulayıcısı Allahtan zalim ve kötülerden olmamak için şeytanın şerrinden büyücülerin ve üfürükçülerin ,kötü peri ve cinlerden korunmak için abdest alıp yaradana dua edeceksin, kabul olmadığını düşünerekte aracı koşup maddi karşılığıyla kendini koruyacağını düşüneceksin.
Bugün ki köşemi bu yazılarla süslemenin bir nedenleri vardı, bazı iyi niyetli vatandaşların zafiyetlerinden faydalanmaya kalkanların insanları madur ettiğini düşündüğümden bugün ki yazım ile kendimce karınca kararınca faydalı olacağını düşündüğümden kendimi zorunlu hissettim.
Peşinen yanlışım varsa haktaaladan af, siz değerli okuyucularımızdan da hellalik isterim.
Saygılar sevgiler benden en güzel yarınlarda siz değerli okuyucularımızın olsun.
Not : Bence inanan, düşünen, okuyan insanlar bilen ve bilgi sahibi olduğu gibi en güzel inanç ile birlikte aydın olur ve kendisine olduğu gibi kimseye zararı olmadığı gibi aldatmayan ve aldanmayanlardandır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.