Kendisini Yenileyen "CHP"...

Türkiye Cumhuriyetini kuran siyasi iradedir;

CHP!

Bugünkü Cumhuriyet"in artısı eksisi onun ürünüdür.

Ancak Başbakanımızın sık sık sitem ettiği:

“Taş taş üstüne koymamışlardır;”

Cümlesi belki abartılı olur ama;

Doğrudur da diyebilir miyiz?

İşte son Genel Başkan Kılıçdaroğlu;

Patiyi toparlayacağa benziyor.

Ben 1942 kıtlık senesinde doğdum.

Biraz çok cimrilik ederim de;

Ev halkının canını sıkacak kadar arttırınca;

Bana saldırdıklarında derim ki;

“Ben Türkiye"nin kıtlık yıllarında doğdum”.

Türkiye"yi Alman Savaşına sokmamak için;

O zamanın Başbakanı veya Cumhurbaşkanı İnönü;

Bütün maddi varlıklarını o uğurda harcadığı söylenir.

Bundan dolayı ne zaman Türkiye kıtlık yaşarsa

Altından CHP çıkar.

Şimdi Türkiye Cumhuriyeti açılımlar… şeffaflıklar…

Demokratikleşmeler… Avrupa Birliği standartlarını yakalamalar…

Gibi olağanüstü günler yaşadık.

Türkiye Cumhuriyeti ordu yetkililerini;

Yönetim kademesini etkileyen yabancı gizli güçler tasfiye edildi.

Silivri Cezaevini dolduran ETÖ terörist örgüt üyeleri

Bir zamanlar, Türkiye"nin kaderini elinde bulunduruyorlardı

İstedikleri siyasi iktidarları alaşağı edebiliyor;

İstemedikleri iktidarları devirmek için faili mechul cinayetleri…

Devlet sırları diyerek ve arkasına sığınarak, siper ederek;

Nice canlara kıyabiliyordu.

İstediklerini iktidara getirtebiliyorlardı.

Ama İsrail MOSSAD"ının taşeronu veya PKK silahlı dağ eşkıyasının

Taşeronu olarak siyasi iktidarları ayarlayabiliyorlardı.

Ama yeni anayasa referandumu çok şeyleri değiştirdi.

CHP yöneticileri de kaç yıldan beri halkına şirin gözükmeler yaşamıştır.

Tabanından sert tepkiler alsa da

bir şeyler yapmak zorundaydı.

Baykal"dan:

Erzurumlu çarşaflı hanımlara medya önünde rozet takmalar…

Ayarladığı emekli imamları belediye başkan adayı göstermeler…

Kılıçdaroğlundan:

“Başörtüsü çıkmazını biz çözeriz” fasaryalarını dillendirmeler…

Tamamı, anayasa referandum sonrası Türk siyasetine ayak uydurmalar…

İşte bu kapsamda;

Eski parti Başkanını cinsel komplo gibi uydurma CD"lerle tahttan indirdi.

Yerine yeni bir başkan Kılıçdaroğlu"nu getirdi.

Hemen yeni bir kadro kurdu…

Önder Sav depremini yaşadı.

Kurultay düzenledi.

Çok büyük tabuları devirdi…

Önder Sav"ın il başkanlarına egemenliği gövde gösterisi…

Sonuçta o da devrildi.

Eski başkan, zaten devrilmişti.

Üç muhalif cephe sıkıştıklarında can simidi gibi yapıştıkları

Kurultay düzenlensin dediler.

Kongre de oldu.

Yepyeni bir kadro kurdu; partiyi ele geçiren Kılıçdaroğlu...

Şimdi bu kadro konusunda basında çıkan haberleri özetlemek isterim:

Mehmet Barlas diyor ki;

Kurultaya o anda hakim olan kim ise,

Türkiye'nin bütün sorunlarını çözüyor kürsüde.

"Yaptığıma değil söylediğime bakın" diyor,

Kurultaya katılanlar da

sorunları çözümlenmiş bir ülkenin vatandaşları olarak,

eskisinden farklı moralle evlerine dönüyorlar.

hazirandaki genel seçime kadar

birkaç tane daha olağanüstü kurultay yapsalar

tam tatmin olmuş olarak işi bitirirlerdi.

genel seçim zaferlerine ne gerek!

kurultay zaferleri yeter de artar bile!

Parti içtüzük yapar; demokrasi fedaisi kesilir:

"Biz iktidar olursak milletvekilini vatandaşa seçtireceğiz"

Derler. Ama Parti Meclisi'ni delegeye seçtirmez,

blok listedeki isimleri Genel Başkan belirler.

"Yeni anayasayı da toplumsal uzlaşma ile yapacağız"

Derler; ama anayasa yapma çalışmalarına bir temsilci bile vermez.

"Toplumsal uzlaşma" derler ama;

Sadece CHP iktidar olduğu zaman bir anlamı olabilir.

"Kürt Sorunu"nu açık ve seçik açıklamayı iktidar olmanın ertesine bırakırlar.

Bugün Klıçdaroğlu yanlıları coşkuluydu.

Yaprak Dökümü"nü hatırlatan acı tebessümlerle dolu görüntüler arasında

Antalya delegeleri arasındaki Deniz Baykal vardı.

Ali Eyvaz haberinde;

Soros"un kızları Kılıçdaroğlu'nun PM'sine damga vurdu.

G Soros kuruluşlarının en önde gelen isimleri CHP"nin yönetim kadrolarında:

Kemal Kılıçdaroğlu"nun özel talebiyle listeye sokulan

Prof. Binnaz Toprak…

G. Soros"un vakıflar ağının bir parçası

Açık Toplum Enstitüsü"nün emriyle;

“Türkiye"de Farklı Olmak”

“Din ve Muhafazakârlık Ekseninde Ötekileştirilenler” araştırması,

, Cumhuriyet gazetesinde birkaç defa manşete taşınmış;

pek çok medya organı tarafından baş tacı edilmişti.

AK Parti hükümetine karşı

“bilimsel destekli bir kampanyaya” dönüştürülmüştü.

“Türkiye'de şeriat düzeni isteyenlerin sayısı azalıyor,

laikliğin tehdit altında olmadığını düşünenlerin sayısı artıyor” denmişti.

Perihan Sarı…

Soros sendikacısı diye sunulmuştu.

Hükümetle yapılan toplu sözleşme görüşmelerine DİSK adına katılmıştı.

Soros vakıflarıyla sıkı ilişkisi var,

AB"den bir milyon Avro hibe almayı başarmış

bir rekor kıran DİSK"in ilişkilerini düzenlemektedir.

Doğa Çiğdemoğlu…

Kemal Kılıçdaroğlu"nun özel talebiyle Amerika"dan gelmiş;

Misyoner Okulu"ndan mezun…

terörizm ve güvenlik uzmanıdır.

Soros"un merkez vakfı Open Society Institute"un

lisanslı araştırmacılarındandır.

Marshall fonu"nda görevli Soros"un lisanslı araştırmacısıdır.

Taraf ve Yeni Şafak…

Yeni Şafak'ın iddiası: CHP İki Kutuplu

Süheyl Batum ile Gürsel Tekin arasında kriz yaşanıyor.

Gürsel Tekin eski CHP Gençlik Kolları Başkanı Umut Tunç görevden almıştı.

Yaptıkları yüzde 25'lik kadın kotası itirazı reddedildi.

Kılıçdaroğlu:

"Niçin dikkat etmiyorsunuz, başımızı ağrıtıyorsunuz?" tepkisine;

Süheyl Batum: "Hukuk gereğini yapar, biz hata yapmadık" dedi.

Gürsel Tekin: “Ne demek gereğini yapar? Senin amacın ne?” tepkisini gösterdi.

Batum'un kota krizinde "Hukuk karar versin" diyerek

Tekin'e destek olmaması yeni dönemdeki savaşın işaret fişeğidir.

"Derin devlet CHP'yi dizayn ediyor"

Süheyl Batum Demokrat Parti'yle siyasete girmeyi planlamış;

Partiye Baykal depreminden sonra 'sağdan' monte edilmiş.

bu sonuç mayanın tutması olarak da yorumlanıyor.

Önder Sav ve Kılıçdaroğlu ile birlikte yükselmiş.

Sav'ın yerine Gürsel Tekin gelirken

Batum yükselmeye devam etti ve partinin genel sekreteri oldu.

Sav çevresinin ismini çizdiği;

Kendi yaptığı listenin kurbanı Gürsel Tekin'i

Çankaya İlçe Seçim Kurulu şimdilik kurtardı.

Korumasının başını ağrıtacağı belirtiliyor.

Allah cc buyuruyor ki:

“Onların hak hukuklarını biz çiğnemedik;

Onlar kendi canlarına kıydılar.

Öylece Allah dururken dâvasını güttükleri o tanrıları

Allah"ın emr âlemindekiler başa gelince

Hiçbir şeyi savamadı.

Soykırımına uğratılmalarından başkasını beceremediler.

Dev aynasındaki o silik uygarlıkları tepelemişse

İşte Rabbiin böyle tepelemiş!

O"nun tepelemesi çok acımasız ve çetin!”

Hud Suresi: 101-102.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Salih Parlak Arşivi
SON YAZILAR