Emekli bir İngilizce öğretmeni olarak 26 yıl bu kutsal meslekte görev yaptım. Aslında bazı sebeplerden dolayı erken emekli oldum yoksa en az 15 yıl daha görev yapabilirdim.

Her neyse, benim asıl demek istediğim şey bunlar değil elbette. Malumunuz 19 Eylül 2016 Pazartesi Türkiye'de yepyeni ve heyecanlı bir gün. Çünkü okullar eğitim ve öğretime  başlıyor.

Tüm evlerde küçük büyük, tatlı bir sevinç ve heyecan günü bugün. Bugün, o mini minilerin okul ya da yuva denen eğitimkurumlarıyla tanışma günü. Bugün yepyeni heyecanlarla; okullarda öğretmenlerle buluşma ve kucaklaşma günü.

Geçen yıl bir üst sınıfa geçen öğrencilerin de öğretmenleri ve sınıf arkadaşlarıyla hasret giderme, kucaklaşı, kaynaşma günü. Bugün velilerin de öğretmenler ve idarecilerle diyalog günü.

Eğitimve öğretim denince ilk aklımıza glenlerden biri de çocuklarımızın sağ-salim okullarına gidip gidememe konusu ki gerçekten bu çok önemli bir konudur. Bu yeni eğitim ve öğretimyılında artık okullardan dayak, şiddet, yıldırma, korkutma, servis şoförleriyle sorun yaşamak istemediğimiz bazı konular arasında geliyor.

Şimdi mutlaka okulların daha ilk gününde yanılmazsam okulu değiştirilip başka okullara, öğretmenleri değiştirilip yine başka okullara ve de okul arkadaşlarından sınıfları değiştirilip diğer sınıf veya okullara nakedilecek öğrenciler ve öğretmenler olacaktır.

Zira bildiğimiz kadarıyla girişilen darbe eylemi sonrasında çok sayıda FETÖ yanlısı idareci ve öğretmen, akademisyen meslekten men edildi. Bu durum karşısında bazı hatta bir çok okulda asil öğretmen sıkıntısı ve ihtiyacı mutlaka duyulacaktır ancak vekil, ücretli öğretmenlerle bu açığın doldurulması düşünülüyor ki artık bu alınacak yeni, sözleşmeli öğretmenlerin ne kadarı formasyon sahibidir bilemeyiz. Mutlaka  Bakanlık bunu bir çözümüne bakmış veya düşünmüştür.

Biz istiyoruz ki kaş yaparken göz çıkartılmasın. Mümkün mertebe bu mesleğe yani öğretmenliğe yetenekli oluşunun yanında mesleki bilgiye, genel kültüre hatta edebiyat, sanat, kültüre yatkın öğretmener seçilsin, tercih edilsin ki okullardan eğitimve öğretimde, sısyal çalışmalarda en üst düzeyde verim alınabilsin.

Okullarımızda son yıllarda artış gösteren şiddet ve bonzai, sigara gibi zararlı ve bağımlılık yapan maddelerle sıkı bir mücadele yapılmalı. Okul önleri işi gücü olmayan,avare gençlerle dolup genç öğrencileri tedirgin ve rahatsız eden kişilere emniyetce asla müsaade edilmemeli.

Zira başta uyuşturucu olmak üzere her türlü arzu edilmeyen durumlar yaşanabilir. Kısacası bu yeni eğitimve öğretim yılında her şeyiyle hazır ve nâzır olmalıyız.

Çocuklarımıza sadece öğretimvermekle bu iş olmaz; onları ayrıca sosyal kişiler olarak da en iyi ve güzelşekilde eğitmeliyiz.

Tüm öğretmen, öğrenci, veli, idareci ve ülkemiz insanlarına ve ülkemize, emekli bir öğretmen olarak başarılı bir eğitim- öğretim yılı diler, sevgi ve saygılarımı sunarım.