PASAPORT . . . .
TEFEKKÜR
Dursen Özalemdar
MEZARDAKİ
Uzun yıllar, yurt dışında işçi olarak
Çalışan Ahmet, memleket hasreti ile
2. elden satın aldığı Mercedes arabası
ile ailesi ve 3 çocuğ, birlikte uzun
yollar kat ederek köyüne varır,
Köyü fındık üretimi yapılan
bir Karadeniz yöresidir. Köyünün hoş
havasını, anne-baba ve kardeşlerinin,
arkadaşlarının hasretini doyasıya gideren
Ahmet, bir elinde sazı ile evinde mutluluk türküleri
mırıldanırken, köyün cami minaresinden
namaz vakti olmamasına rağmen, selâ
sesine verildiğini duyar. Peşinden selayı
okuyan kişinin, köyün ileri gelenlerinden,
fındık tüccarlığı yapan muhterem bir zatın,
vefat ettiğini duyunca çok üzülür.
Cenaze ertesi günü öğlen vakti,
Kasaba merkez camiindeki kılınacak,
Namazdan sonra, köylerindeki aile kabristanına
defnedileceğini bildiriyordu.
Ahmet’ binlerce kilometre yoldan köyüne gelmiş,
Köyünün ileri gelen, Fındık tüccarı, muhterem
zatın cenazesine katılması kaçınılmaz olmuştu.
Cenaze ertesi günü büyük bir kalabalık eşliğinde
köye getirilmişti. Ahmet’te, mezarlıktaki yerini almış,
defin sırasında, ölünün mezara indirilişinde yardımcı
olmuştu. Mezar kapatılıp gelenler dağılırken, Ahmet’te evinin yolunu tutmuştu. Ahmet evde ceketini çıkartıp elini yüzünü yıkayıp, abdest tazelemiş, köy kahvesine
kadar uzanıp komşularla sohbet ederim diye, ceketini
giyerken, eli iç cebinde bir noksanlığı fark etti.
Cebindeki PASAPORT yoktu. Diğer ceplerini yokladı,Yoktu. Eşine-çocuklara sordu, onların da haberi yoktu, Ahmet, düşündü, ne olabilirdi, ölü gömülürken yardım etmişti, o sırada eğildiğinde pasaport cebinden kayarak mezara düşmüş olabilirdi.
Gömü yapılalı çok zaman olmamıştı, yaklaşık 2 saatlik bir zaman geçmişti. Ahmet acele ile köy imamına giderek durumu anlattı, İmam köydeki cenaze yakınlarını, durumdan haberdar ederek, Mezarın o kısmını açarak, bakalım dendi. Ahmet-İmam ve İki de cenaze yakını birlikte mezarın ayak ucundaki toprağı açtılar, ölü üzerindeki tahtalara gelindiğinde, ikisini alarak 2 saat önce gömülen ölünün kefenli halini gördüler. Pasaport ayak ucunda dikine duruyordu, Ancak; kefenin üzerinde bir hareketlilik vardı, hepsi birden korku ile ürperdiler. Bu ne olabilirdi? Mezar Toprağı sert zeminli kisli topraktı, Her hangi bir varlığın dışarıdan sızması mümkün değildi. Ama orda bir hareketlilik vardı, Ne olabilirdi?
Ahmet ve diğer iki kişi, korkudan geri çekilmişlerdi, yaşlı, tecrübeli, güngörmüş, aksakallı köy imamı, bir değnek bulup getirin dedi. Mezarlığa yakın fındık ağaçlarından birisinden hemen bir değnek kırıp getirdi. Hoca değnek ile, kefenin ayak ucunu
araladığında, bilek kalınlığında YEŞİL bir yılanın, ölünün üzerinde hareket halinde olduğunu gördü, İlk anda Hoca’da ürperdi ve korktu, geri çekildi.
Kendini toparlayan hoca, bundan bize zarar gelmez diyerek, elini uzatıp, ayakucundaki Pasaport’u alarak Ahmet’e verdi. Diğerleri hayret içinde, yüzlerinin rengi benzi atmış, kasılıp kalmışlardı. Hoca endişe etmeyin, “O YILAN BU KİŞİNİN AMELİ OLARAK ORADA BULUNUYOR- BİZE ZARAR VERMEZ,MEZARI KAPATIN” talimatını verdi.
Tahtalar yerine kondu, toprak yeniden üstüne atıldı, mezarlıktan geri dönüldü. Ahmet pasaport’unun bulunduğuna sevinirken, Mezardaki yeşil yılanın ne olduğu? merakına kapılmıştı.
Aradan birkaç gün geçince İmam efendiyi, yalnız bulduğu, bir sırada, “Hocam bu ne işti, “diye konuya açtı. Hoca; evladım malum zat, Fındık tüccarı idi, işinin icabı alım satımda, FAİZLE çok içli-dışlı idi, Birçok üreticiyi de mağdur ettiği, bilinen bir gerçekti. Bu yüzden o yılan, o’nun ameli olarak, KABİR AZABI için orada bulunan bir yaratıktı.
ALLAH hayırlı ve helal kazanç kazanmayı ve yemeği
nasip etsin, yoksa gerisi İnsan’ın ebedi olacak hayatı
İçin bir felakettir derken, Ahmet, Allah’ım hayırlı olmayan her işten bizi koru, diye ellerini göge açarak dua ediyor ve gözlerinden yaşlar akıyordu. . . . . . . . . .
Bu gerçek olan bir olay. İnsanların Dünyevi konumları, itibarları, zenginlikleri ile orantılı CENAZE MERASİMLERİ nereye kadar. Mezarın başına, taziyeler verilene kadar. Gerisindeki ölünün toprağa verilişi, İnsanlarca yapa yalnız bırakılması bu dünya ile ilişiğinin kesilmesini gösterirken. ÖLÜNÜN BERZAH (geçiş alemindeki ) ilk hesaba çekilme işlemine tabi tutulduğu,
RABBİN KİM,KİTABIN NE,PEYGAMBERİN KİM, DÜNYADAKİ MALINI NASIL KAZANDIN,NERELERDE HARCADIN.RABBİNE KARŞI KULLUGUN NEYDİ, EMİRLERİNE İTAATIN,İBADETİN NEYDİ. GİBİ SUALLER VE TÜM BİR HAYATIN HESABININ SORĞULANMASI…
RUHLARIN KİMİNİN BEYAZ BİR BEZLE SARMALANIP, GÖK KATLARINA RABBİN HUZURUNA ÇIKARTILARAK “ KABRİNDE BİR EVLADIN ANASININ KUCAĞINDAKİ RAHATLIKLA UYU” DENMESİ İLE, RUHU GİBİ KARA OLANLARIN DAHA O MAKAMA ÇIKAMADAN PİS KOKULARI İLE ATEŞLİ BİR CEHENNEM ÇUKURU HALİNE GELEN KABRİNE DÖNDÜRÜLMELERİ GERÇEĞİ İNSANLARI BEKLEMEKTEDİR.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.