Paslı Balta ile başarı çç
PASLI BALTA İLE BAŞARILI OLMAYA ÇALIŞAN BİR ŞEHİR
İki samimi arkadaş ormanda ağaç kesiyorlarmış. Biricisi sabah erken kalkıp baltasını alıp ormanın yolunu tutarmış. Hemen işi olan ağaç kesme işine başlarmış. Bir ağacı keser onu devirince hemen başka ağacı kesmeye başlarmış. Öğlen aralarında bile çoğu zaman yemek yemez yese de çok kısa sürede karnını doyurup hemen ağaç kesmeye başlarmış. Çoğu zamanda hava iyice kararana kadar çalışmaya devam edermiş. Hatta arkadaşından çok sonra eve dönermiş.
Diğer adam ise uykusunu iyice almış bir şekilde ormanın yolunu tutarmış. Ağaç keserken zaman zaman dinlenirmiş. Öğleyin yemeğini sağlıklı ve acele etmeden yermiş. Akşam olunca da çok karanlığı beklemeden evin yolunu tutarmış.
Bir hafta sonra iki arkadaş kestikleri odunları evlerinin önüne istifliyorlarmış. İki arkadaşın evleri yan yana olduğu için birbirlerinin ne kadar odun kestiğini görüyorlarmış. Birinci adam odunları istifleme işi bitince şok oluyor. Çünkü arkadaşı ona göre ondan az çalışmıştı ama daha çok odun kesmişti. Nasıl olmuştu bu? Yememiş, uyumamış, durmadan kesmiş ama yinede onun yarısı kadar odun kesememişti? Bunu merak eden adam arkadaşının yanına gitmiş;
Çok çalışan adam:
Ya ben durmadan çalıştım, sabah evden erken çıktım, akşam geç geldim hatta öğleyin bazen yemek bile yemedim ama senin kestiğin onunun yarısını kesemedim. Bunun sırrı nedir?
Öteki oduncu ise hafif bir gülümsemeyle:
Anlaşılmayacak bir şey yok. Sen sürekli odun keserken ben ara ara dinlendim. Bu aralarda baltamı biledim. Böylece daha az emekle daha fazla odun kesebildim.
Bu hikâyeye iş dünyası açısından bakıldığında, çalışan ve patron olarak şu sonuçları çıkarabiliriz?
Çalışan Açısından Sonuçlar:
1. Çalışan kendini geliştirmeyi ve böylece baltayı bilemeyi kendisi açısından bir mecburiyet olarak görmeli.
2. İş yaşamında çok çalışmaktan ziyade verimli çalışmak daha önemlidir.
3. Kişiler mesleki olarak kendilerini geliştirecek eğitimlere katılmalı, eğitimlerindeki kazanımlarını iş yaşantılarına aktarmalıdır.
4. Siz eğer firmaya katkı sağlayamıyorsanız yada sağlamıyorsanız unutmayın o firma düşüş aşamasındadır. Kaybeden firma da, kaybeden çalışanlar vardır. Unutmayın firmayla beraber çalışanlarda kaybeder.
Patron Açısından Sonuçlar:
1. Patronlar çalışanlarını değerlendirirken gece geç vakitlere kadar çalışmasına göre değil ortaya koyduğu ürüne göre değerlendirmelidir.
2. Patronlar çalışanlarının baltalarını bilemeleri için onlara destekte bulunmalı, eğeyi bulup çalışanlarının işsel baltalarını bilemelerine yardımcı olmalı, desteklemeli. Firma içi motivasyon, mutluluk, iş doyumu gibi konularda eğitim çalışmalarına ağırlık vermelidir.
3. Çalışanlar eğer firmaya katkı sağlamıyorsa ve patron bunu olumlu yöne çeviremiyorsa firma düşüşe geçmiş demektir. Bu firma her an hızlı balığın yemi olabilir.
Evet, çoğu kişi ve kurum tarafından gereksiz gibi algılanan kendini geliştirme yani baltayı bileme, kişinin ve kurumun kazancı için çok önemli bir yere sahiptir. Samsun ise bu yönde azda olsa bir hareket içerisinde gibi görünmekte ama içinde bulunduğu ataletten kurtulamamaktadır.
Samsunda kolektif bir başarı kültürü ve başarılı olmak için yapılması gerekenleri öğrenme gibi bir ihtiyaç şehri başarıya götürecek çalışanlar açısından görünmemektedir. İlkadım belediyesi 4 Temmuz akşamı AKM"de İş Motivasyonu ve Verimli Çalışma konulu bir seminer düzenlemişti. Bu seminer dikkatimi çekti ve bakayım nasıl olacak diye düşündüm. Ancak katılımın çok az olması Samsun"un baltayı bileme konusunda hangi aşamada olduğunu gösterdi. Paslı balta ile başarılı olmaya çalışan bir şehir görünümü verdi bana. Seminere talebin az olmasına rağmen İlkadım Belediyesinin böyle bir etkinlik düzenlemiş olması da tabi ki çok önemli. Bu etkinlik Samsunun atalet içinde olduğunu bilen ve şehrin ataletini kırmaya çalışan kişilerin var olduğunu göstermesi açısından da çok önemlidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.