"Amerikan Konsolosluğuna..." diyerek başlayan ama Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı yapıldığı aşikar olan bir saldırı sonrasında, şehit olan gencecik yüreklerimize yanıyoruz günlerdir.

Hamile eşleri, çoluğu çocuğu, gözü yaşlı ana-babaları oluyoruz, onlarla birlikte ağlıyoruz... Acıyı ve vatan sevgisini birlikte paylaşıyoruz.

Ve bir haber, şehitlikten daha çok dağlıyor yüreklerimizi...

"Şehit polise şehit parası yok..."

Niye?!..
Çünkü henüz onbeş günlük polismiş...
Çünkü henüz asaleti bile tasdik edilmemiş...
Şehit parası bağlanamaz, ailesine kan parası verilemezmiş...
Çünkü henüz polis aday adayıymış!..
Polis bile değilmiş!..
Polis sayılması için bir yıl görev yapması gerekiyormuş. Bu sürede hiçbir suça karışmaması ve ceza da almaması gerekiyormuş.

Vah benim güzel ülkemin güzel vatanseverine!..

Kendini 21 yaşında 15 günlük polisken, polis hisseden, üzerindeki üniformayı vatan savunması için gururla giyen, yemin ederken gözleri parlayan delikanlıma!..

Bilseydin seni 15 günlükken en kriktik bölgede polismişsin gibi göreve dikecekler ve ardından şehit bile kabul etmeyecekler, dururmuydun orada?
Dururdun tabii!..

Sen vatanını "ölürsem kan parası verirler" diye savunmadın ki zaten... Hangi para öder canının karşılığını... Mertebelerin en yükseğiyle şereflenmişken kim biçer fiyatını...

Uğruna öldüğün ülkenin, prosedür ve bürokrasisi seni şehit sayamıyormuş!.. Kanun böyle diyormuş!.. Kanun dediğinin bir gecede değişebilir bir şey olduğunu gösterenler senin mertebeni, asalet tasdikine sıkıştırmaya çalışıyormuş...

"Ne pahasına olursa olsun..." diyerek yemin ettirirken, üzerine üniformanı giydirirken, beline silahı taktırırken, "Artık polissin yürü be koçum!.." derken asaleti "önemli değil" gören bir anlayışın, kan parası ödenecekken kafasına dank mı etmiş "polis aday adayı" olduğun!..

14 yaşındaki Bedir Aslanları'nın bir günlük müslümanlığının şehadeti ile başlayan şehitlik makamının, inanıyorum ki en yüksek yerindesin 21 yaşındaki 15 günlük vatansever polis memuru...

Asaletini kanınla tasdik ettin. Kimsenin onayına gerek kalmadı. Damarlarında asil bir kan taşıdığını, atalarının torunu olduğunu ortaya koydun...

Şimdi bu "asaleti" tasdik etme sırası Türk Milleti adına hükümettedir. Bu bürokrasi ve prosedür hatasını düzeltmek zorundadır. Sana olan vefa borcunu ödemesi gerekir.

Ailene verilecek şehit parasına ailenin ihtiyacı yoktur ama "o parayı vermeye hükümetin ihtiyacı vardır!.." Aksi takdirde başsağlığı mesajları sana bu yanlışı yapanlar için okunacaktır!..

Ülken seninle gurur duyuyor... Tüm şehitlerin yüzü suyu hürmetine Allah bize merhamet etsin...