PEYGAMBERİMİZİN YAHUDİLERLE İLİŞKİSİ
Peygamberimizin Yahudilerle ilişkisi Medine‘ye hicret etmesiyle başlamıştır. Efendimiz, Medine‘ye gelince buradaki Yahudileri de kapsayan toplumsal bir sözleşme yapmıştır. Bu sözleşmeye Medine Anayasası veya Medine Vesikası da denir. Buna göre; Yahudiler, Peygamberimizin vereceği hükme razı olacaklardır. Medine‘ye geldiğinde Yahudilerden çok şey bekleyen Peygamberimiz; onların kendisini anlayacağını ve davetine sıcak bakacağını düşünmektedir. Fakat onlardan beklediği gerekli sıcaklığı görmediği gibi tepkilerine ve düşmanlıklarına muhatap olmuştur. Hatta Yahudiler Peygamberimize karşı düşmanla da işbirliğine girişmişlerdir. Bunun üzerine Peygamberimizin Yahudilere karşı olan ilişkisi de değişmeye başlamıştır. Bu dönemde Kur‘an‘da da Yahudilerle ilgili ayetler nazil olmakta, Müslümanları Yahudiler konusunda uyardığı gibi, Yahudi davranışlarını örnek göstererek böyle bir tavır sergilememeleri istenmektedir.
Medine‘deki Yahudiler, aslen Medineli olmayıp, buraya Yemen‘den gelmişlerdir. Yemen‘den gelen Yahudilerin neredeyse tamamı; Vad-i Kurra, Hayber, Teyma ve Yesrib‘e yerleşmişlerdir. Bazı tarihçiler de bu Yahudilerin Yemen‘den değil Filistinden gelip Hicaz bölgesine yerleştiklerini iddia etmekte ve bunların aslen Arap olduklarını, Yahudiliği sonradan benimsediklerini iddia etmektedirler. Yahudilerin Yesrib‘e yerleşmeleri; beraberinde savaş ve düşmanlığı da getirmiştir. Bölge Hristiyanları, Medine‘ye; Yahudilerden intikam almak için saldırıda bulunmuşlardır. Medine‘nin yerlisi kabul edilen Evs ve Hazrec kabileleri de aslında buranın yerlisi olmayıp Yesrib‘e Yemen‘den gelip yerleşmişlerdir. Yahudilerin Yesrib‘e yerleşmeleri buraya daha önce gelmiş olan Evs ve Hazreç‘in tepkilerine neden olmuştur. Yahudilerle bu kabileler arasında savaşlar yaşanmış, Yahudiler, bu savaş ve baskılardan kurtulmak amacıyla bu iki kabile arasına fitne ve düşmanlık tohumları serpmişlerdir. Böylece onları birbirlerine düşürüp, arada iki tarafla da ticaret yaparak zenginleşmişlerdir. Bu iki kabile arasındaki en son savaş, hicretten beş yıl kadar önce olmuştur. Evs ve Hazreç; aralarındaki savaşı durdurmak amacıyla Abdullah b. Ubey b. Selul‘u de Medine‘ye reis seçmişlerdir
Bu olayların tamamı Peygamberimiz Medine‘ye gelmeden önce yaşanmıştır. O dönemde, Medine‘nin birlik ve beraberliğe ihtiyacı vardır ve bu birlik; Peygamberimizin Medine”ye gelmesiyle Onun sayesinde ve şahsında sağlanmıştır. Peygamberimiz, aralarında güven tesis etmek amacıyla Medine anayasasını hazırlamıştır. Bu anayasaya Yahudiler de uyacaklarını taahhüt etmişlerdir. Ayrıca, Peygamberimiz Müslümanlar arasında da kardeşlik oluşturarak, ekonomik açıdan zayıf olanlara böylece bir rahatlama sağlamıştır. Peygamberimizin Medine”ye hakim olmaya başlamasından Yahudiler rahatsız olmuştur. Çünkü, bu durum Yahudilerin büyük bir ekonomik ve siyasi gücü ellerinden kaçırmalarına neden olmuştur. Oluşmaya başlayan huzuru ve tesis edilen birlik ruhunu bozmak amacıyla Evs ve Hazrec kabilelerini birbirine düşürerek büyük bir nüfus ve çıkar sağlama gayretine girmişlerdir. Evs ve Hazrec kabilelerinden bilgi ve zenginlik bakımından üstün olan Yahudiler; Peygamberimizin gelmesiyle bu gücü ve pozisyonlarını kaybettikleri gibi kendileri de yeni güç merkezi olan Peygamberimizin kurduğu sisteme tabi olmak zorunda kalmışlardır.
Bu durumu sindiremeyen Yahudiler fırsat kollamaya başlamışlar, Kıblenin Kudüs‘den Mekke‘ye çevrilmesiyle de düşmanlıklarını arttırmışlardır. Çünkü kıble değişimi, Allah‘ın yeryüzü halifeliğini İshak oğullarından İsmail oğluna, yani Yahudilerden Müslümanlara (Araplara) verdiğinin bir göstergesi olarak kabul edilmiştir. Bu gelişmeler üzerine, Yahudiler; Peygambere ve Müslümanlara karşı üstün pozisyonlarını tekrar sağlamak amacıyla Mekke‘deki müşriklerle ittifaklar kurmaya ve Müslümanlara karşı entrikalar üretme planlarına başlamışlar, münafıklığı tescilli Abdullah b. Ubey ile işbirliği kurup, Peygamberimize, ailesine iftira atmışlardır. Bunlar yetmeyince tekrar Evs ve Hazreç kabilelerinin arasını açmaya çalışmışlar, hatta Peygamberimizi öldürmeye bile teşebbüs etmişlerdir. Süreç içerisinde Müslümanlara karşı entrikalar oluşturmaya başlayan Yahudileri Peygamberimiz tedrici olarak toplumdan uzaklaştırmış, kısa süre sonra Medineyi Yahudilerden temizleyerek Müslümanların rahat hareket edebilecekleri bir toplum yapısı oluşturmuştur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.