Ahmet Ufuk Erkan

Ahmet Ufuk Erkan

RÜYASIZ UYKULAR -II-

eskimeyen bir ses duyuyorum anne
kulak sızısı gibi
kalp yangısı gibi
duymayan kulağa
ses eder ya kalp
öyle ,ne büyük bağırıyor
kaburgamdan pay alınıyor
nefsim, tık nefes
ağır aksak
topallıyorum anne
ağır aksak
kalbimi zımparaya vuruyorum
yüzlere kul oluyor anne oğlun
hâlince halleniyor
ölüp ölüp diriliyor
ezberinde yüzler
sızılar birikiyor anne
eşiğinde eriniliyor, eriyor
eşiklerde
yüzlerin
kapılıp kalıyor
yüzde
bir yüzde yüzde yüz

başımı vuracak taş yok anne
vursam bu başı
yine başım çürüyor anne
taşı kuşa vur kuş ölür
kuşu taşa vursan da
kalbimi hangi taşla bileyleyeyim anne
keskin bir susta gibi
keskin ucuyla dokunuyor hayat bana
örtüyorum üstünü, keskin yerlerin
kanayan ne'm varsa
örtüyorum üstünü
sonra, sonra
geciktirilmiş bir kanama oluyor
can çekişen kalp, ölüyor
hatırasında taşıyor
ne biriktirdiyse
hatırasında...
gelip gitmeli miyim anne
konup göçmeli miyim
sabit kalan ne'm varsa
kanıyor anne
ağlıyor oğlun
ve ne çok biliyorlar
hayatı tuzu kurular
tuzum yaş anne

ben ölüyorum anne, yaşayarak
uzak kentlerde dostlar buluyorum
kalbin çeperlerinde
esip yağıyoruz anne
duymayan kulaklar anne
ve duyan kalbim...
birikiyor ne varsa
ne yennik bir ağırlık
nasıl bir ağırlık anne
hiç yükü yok
ve hatta tümden yük
ben yaşıyorum anne
yaşanmadan ölünmez zira, bilirsin
iki elimle dalıyorum pantol cebime
iki elim cebimde
ölmüyorum anne
kalbimde birikmiş ne'm varsa
beni bana çağırır
beni dünyaya
çağırır
ben ölüyorum anne
ben oluyorum

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Ufuk Erkan Arşivi
SON YAZILAR