AK Parti 3. Dönemini yaşarken iktidar yıpranmışlığı da son günlerde yapılan açıklamalarla net olarak ortaya çıkıyor.

Muhalefet arada bir sesini çıkartmasa biz sanıyorum  AK Parti içindeki çatışma ve tartışmaları ortaya atan AK Partililerin oluşturduğu gündemi izleyeceğiz hep birlikte.

2014 yerel seçimleri yaklaştıkça ve AK Parti'nin kurucularının da bulunduğu seçilmişlere TBMM yolu kapanırken, bu 3 dönem siyasetçileri gözlerini yerele diktiler. Gözler yerel seçimlerde Büyükşehirlere dikilince de AK Parti içinde güç kavgaları başladı.

Bakanlar, eski bakanlar, milletvekilleri, kurucu vekiller, eski vekiller belediye başkanlıkları hayaliyle yola çıktılar. Ve doğal olarak ta parti yönetiminde kendilerini başkanlığa taşıyacak güç dengelerini lehlerine oluşturma çabaları içine girdiler.

Bu çabalarda etkili ve güçlü isimler de olunca çıkar çatışmalarına dönüştü mücadele. Herkes birbirinin yüzüne gülerken, içindeki mücadele hırsı da arttı.

Şimdiden belediyeler, meclis üyelikleri paylaşılmaya başladı. Her adaylığa hevesli güçlü isim kendi kadrosunu kurdu bile. Güç dengelerine göre değişecek elbette ama savaş başladı.

 Diğer illerde de farklı olmadığını düşünüyorum ama Samsun'da bu artık iyice hissedilmeye başladı ve Sefer Köse'nin açıklamaları ile tavan yaptı.

AK Parti Havza İlçe Teşkilatının direnişi işe Genel Merkez düzeyinde uğraşırken, İl Başkanı Fuat Köktaş da Sefer Köse'nin açıklamaları ile iyice bunaldı anlaşılan ve cevap vermek zorunda kaldı.

Siyaseten yazılmış, cümleler dikkatli seçilmiş açıklamaya Sefer Köse'den anında cevap geldi. Sayın Köse bu açıklamalara cevap verirken de o kadar iddialı konuştu ki bunu değerlendirmemek mümkün değil. Köse'nin iddiaları muhalefet tarafından yapılsaydı , sadece iddia olarak kalacaktı.

Ancak AK Parti'nin kurucu üyeliğini yapmış bir ve Atakum gibi bir ilçede yönetime girmiş bir partili olarak ki, söylemlerinde AK Parti'yi çok sevdiğini, koltuk beklentisi olmadan nefer olarak AK Partili olmaya devam edeceğini defalarca tekrarladı.

Peki neydi Sayın Köse'yi bu kadar çileden çıkaran, istifa ettiren ve ısrarla Sayın Suat Kılıç, Fuat Köktaş, Yusuf Ziya Yılmaz, Turan Çakır ve Erdoğan Tok'a tepkili yapan? Bunu sordum ve neden şimdiye kadar sustuğunu ve şimdi bu açıklamaları yaptığını.

Sefer Köse Sayın Köktaş, Suat Kılıç ile özellikle geçen yerel seçimlerde çok yakın olduğunu ve Esinti Kafe'de çok sohbet ettiklerini, hatta birlikte çalıştıklarını da ileri sürdü.

Bazı iddialarda bulundu. Ben elinde belge olup olmadığını sordum. Bana 2 çanta dolusu  evrak gösterdi. Ve hepsinin de belge olduğunu söyledi. Bu belgelerin gerçek olduğunu , Büyükşehir Belediyesi'nin yaptığı işlerin içine kendisinin de çekildiğini ve kendisi üzerinden de yapılan bazı şeylerden söz etti.

Asıl belgeleri zaman içerisinde açıklayacağını ve sözlerinin arkasında olduğunu özellikle söyledi. Yazmama koşulu ile konuştuğumuzu için açıklamayacağım ama sayın Köse'nin anlattıkları ve iddiaları eğer belgelerle destekleniyorsa Samsun'da çok taş yerinden oynayacak.

Nedenine gelince , iddiaları ortaya atan Sefer Köse AK Partili. Önemli bir ilçenin yönetim kurulu üyesi. Ve AK Partililere değil, üst düzey 5 yöneticiye yönelik konuşuyor. Kendince haklı, Fuat Köktaş ve İl Yönetimince de kendi haklılık gerekçeleri vardır mutlaka.  Her baktığınız pencere olaylara bakışınızda farklı değerlendirmeler getirebilir.

 Ancak Sefer Köse, Büyükşehir Belediyesi ile iş yapmış bir müteahhit olarak, kendi  "İçine Çekildiği" olaylardan bahsediyorsa ve "Belgelerim var! " diyorsa  bu değerlendirilir ve tartışılır.

Biz bu konuyu önümüzdeki günlerde daha çok konuşacağız ve tartışacağız. Tabii Sefer Köse  dediği gibi arkasında durursa, ve belgeleri açıklarsa...

 Sefer Köse'nin açıklamasından bir iki cümle ile bitireceğim yazımı: "İstifa etmemin  başlıca gerekçesi  Büyükşehir Belediyesi'nde olan yolsuzluk, usulsüzlük, ihaleye fesat karıştırmalar, alınan ihalelerde yolsuzluklar, akçeli işler, Samsunspor adı altında makbuz dahi verilmeden toplanan paralar "

 Ve Sayın Köse bunların içine çekilmiş. Bunu ciddiye almamak mümkün mü?