Sevdiğim bir büyüğüm olan Adnan ÖZ ' ün teşviki  ile yazmaya başladım.'' Çok konuşuyorsun , biraz da yaz '' dedi. Artık eskisi kadar konuşmuyorum.Yazmak  işe yaradı.

Yazdıklarım , amatör olarak kendini ifade etme çabasıdır.Ama bu amatörlüğün bazılarını rahatsız ettiğini anlamak uzun sürmedi.Henüz yazı hayatımın başında sansüre uğradım. Vekillerden Masallar isimli yazım birilerini rahatsız etti.Gazete sahibi yazımı değiştirmemi istedi.Basında sansür olduğunu zaten biliyordum.Başıma geldiğinde de fazla şaşırmadım.

Gazeteci değilim ve ekmeğimi bu meslekten kazanmıyorum.O yüzden '' yazımı değiştirmeyeceğim, istemiyorsan yayınlama '' demek benim için zor olmadı.O günden bu yana Denge Gazetesinde yazıyorum.

Hiçbir gazete ya da televizyon bağımsız değildir.Hemen hepsinin hükümete , muhalefete ya da herhangi bir holdinge bağlılıkları ya da sempatileri vardır.Gazeteler ya da televizyonlar nihayetinde ticari kuruluşlardır. Gelirlerini reklamlardan sağlayan bu kuruluşlar haberlerini reklam verenlerin tercihi doğrultusunda yaparlar. Ticaret ve siyasetin basın üzerindeki etkisi bütün haşmeti ile devam etmektedir.Onun içindir ki , basın özgürlüğü kocaman bir yalandır.

Geçtiğimiz haftalarda yeni stadyumun temeli Gençlik ve Spor Bakanımız Suat Kılıç tarafından atıldı. Törene Samsunspor' lu taraftarlar ilgi göstermedi.Taraftarın ilgi göstermemesinin sebepleri belliydi. Sayın Bakan sitem etmek yerine , nerede hata yaptığını düşünebilirdi.Düşünmedi.

Ercüment GÜL taraftarın niçin törende olmadığını köşesine taşıdı.Tespitleri çok yerinde. Söylediklerinin altına ben dahil Samsunspor taraftarlarının birçoğu imza atar. Ne diyor , Ercüment GÜL ?

Samsunspor taraftarı Samsun ' da bulunmasına rağmen , Süper Lig ' de son maçımız olan Sivasspor maçına gelmeyen Spor Bakanımıza kırgındır.

U-20 Dünya Kupası karşılaşmaları Trabzon ve Rize ' de oynatılmıştır.Bölgenin en büyük şehri olan Samsun organizasyona dahil edilmemiştir.Organizasyonun gerçekleştirileceği şehirler çok önceden belirlendi  savunması,  Samsun halkını ikna etmemiştir.

Yeni stadyumun koltuk renklerinin kırmızı beyaz olması fikrine kulak tıkanmıştır.Spor Bakanımız bölgesel milliyetçiliğe karşı olduğunu söylemiştir.Oysa ki Trabzon ' da yeni yapılan stadyum ve spor komplekslerinin koltukları bordo mavidir. Burada Ercüment GÜL eksik söylemiş.Öğrencilik yıllarımda Trabzon ' da yaşadığım için biliyorum.Sadece stadyum ve spor kompleksleri değil , boyanabilecek her şeyin rengi bordo mavidir.Banklar , kaldırımlar, dubalar aklınıza ne gelirse…

Samsunspor taraftarının yaptığı tezahüratları bölgesel milliyetçiliğin sonucu olarak  nitelendiren Sayın Bakanımız , Trabzonspor taraftarının yaptığı tezahüratlar  hakkında tek kelime etmemiştir.

Diğer şehirlerinin vekilleri ve bakanları ,şehrin takımına yardım etmekten , basına beraber poz vermekten çekinmemelerine rağmen Sayın Bakanımızın takımımıza olan desteği yetersizdir.

Yerinde ve doğru tespitler.Taraftarın içinden geçenleri  yazıya dökme cesaretini gösterdi ,Ercüment GÜL. O zaman dokuz köyden kovulması gerekiyordu.Fazla bekletmediler zaten.Yazdığı gazete ile yolları ayrıldı.

Basın özgürlüğünden bahsedenler , bir kez daha siyasetin gücüne boyun eğdi.İnternet çağında olduğumuzun farkında olmayanlar gazete ile ilişkisi kesilir, köşesi elinden alınır ise Ercüment GÜL ' ü susturabileceklerini düşündüler.

Ama olmadı , susturamadılar.Susturmak isteyenlere inat Ercüment GÜL onuncu köyden doğruları yazmaya devam ediyor.