Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç'ın, geçtiğimiz günlerde partisinin Bursa Gemlik İlçe Kongresi'nde yapmış olduğu konuşmasını dinledim, tv haberlerinden…

Kurduğu cümleler oldukça can sıkıcıydı!…

Endişelendim doğrusu!…

*

Konuşmasının bir bölümünde, "Bundan sonra varsa bir babayiğit darbe yapmayı aklından geçirsin bakalım" şeklindeki ifadeleri, geçmişin siyasi “dinazorlarını” hatırlattı bana!…

*

Zaman zaman “babayiğit” tavırlarından dolayı takdir ettiğim Sayın Arınç'ın, o “sığ”, “adrese teslim”, “sivri”, “yersiz” ve “yararı” olmayan, o “hastalıklı” “gerilim siyasetinin” örneklerini 'ha babam' sunmaya devam ediyor olmasına üzüldüm!...

Korkarım, sunmaya da devam edecek!...

*

Bıkmadan, usanmadan konuşuyor!…

“Sözün şehvetine” kapılıyor!...

Tırmalıyor, tırmandırıyor!...

Bana göre, “kaş yapayım derken göz çıkarıyor”!...

“Kantarın topuzunu kaçırıyor”!...

“Yumuşak mizacına” yakışmıyor!...

“Deneyimli” devlet adamı ciddiyetiyle örtüşmüyor!...

*

Sanki, “Ergenekon ve KCK” süreçlerinde mutlu sona gelinmiş!...

Sanki, Türkiye'nin kangreni “terör belası” kökünden kazınmış!...

Sanki, “sivil yeni anayasa” yapılmış, yürürlüğe girerek, “ileri demokrasi”ye geçilmiş!...

Sanki, komşularımızla ilişkilerimizde “sıfır problem” yaşıyoruz, ekonomi tavan yapmış, artık süper gücüz!…

Sanki, Türk futbolunun rekabetçi yapısını bitiren, “adil olmayan”, “yüz kızartıcı”; “Sporda şike, spor alanlarına yasak madde sokma, hakaret içeren tezahüratta bulunma cezalarını azaltan yasa teklifi, ilk kez dört partinin 'gözyaşartıcı' uzlaşmasıyla, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilmemiş!...

Memlekette, “asayiş berkemal”, her yan “süt liman”, “afak pırıl pırıl”...!

Ve..Sayın Arınç, bırakın bundan sonra darbe yapacakları, darbeyi aklından bile geçirecek olanların “diline biber sürecek” öyle mi?!...

*

Amaç, dünün Türkiye'sine ve siyasetine vurgu yaparak, toplumun 'gazını' almaksa, çağın yeni diline hakim olmak varken, tercih edilen “yol” ve kullanılan “dil”, sonuna kadar “geçmiş”, sonuna kadar “ gerici”, sonuna kadar “ilkel”!...

Velev ki, tüm bunlar birer politika “cilvesi”, bir “oyun”, üstlendiği bir “rol” ise de, bu vahim “senaryoda” yakıştırdığı/yakıştırılan bu “rolün” adamı olmamalı ve bu “bayat” söylemine artık bir son vermeli Sayın Arınç!…

Halbuki, Türkiye'nin “geçtiği yolları” iyi bilen bir Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü'ne, Türkiye'nin “özlemi” olan “aklın” ve “mantığın” sesine uygun, “babayiğit ama babacan da” bir “karakter” seçimi daha bir yakışır!...