“Wikileaks ile yüzyılın düeti!…”

Onunla yattık…

Onunla kalktık…

Diyorlar ki, “Wikileaks”"ın yayınlananından çok “yayınlanmayan”, “yayınlanacak” olan “belgeleri” “daha çok “su kaldırır”…

“Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın” diyor, Wikileaks"de!...

Yakında adına türküler, şarkılar yazılır, bestelenirse şaşırmayın!...

Böylesine “reklam”, böylesine “ilgi” kimseye nasip olmaz!

“Artık sevmeyeceğim” şarkısını “ege ağzına” takla attırarak internette rekor kıran “artık sevmecen gari” “grubu” egeli “kankiler” kolları sıvamışlar bile…

*

Kolları sıvayanlar sıvaya dursun bize ne…

Biz yaptık, bile…

“İbrahim Tatlıses” “parçalarını” değiştirerek ve birleştirerek, sağolsun…

Herhalde bir şeyler oldu gibi…

Kimilerine göre “şekeri” az, kimlerine göre “tuzu” fazla kaçabilir…

Valla “mutfakta” bu vardı, bakalım beğenecek misiniz, yüzyılın “potpori soslu” “düet yemeğini”…

Hadi buyurun…  

*

Wikileaks:

Hep adınızı yazdım “belgelerime”
“Diplomatım”
suçunuzu herkes bilecek
“Dünyaya ettiğinizi” herkes duyacak
Sizi Tanrım bile affetmeyecek.

 

İktidar(lar):

Alıştım artık ben “gizli belgelerine”
Zararı yok alıştım artık ben “gizli bilgilerine”
Davalara, salvolara, kapatmalara

Seni yakacaklar benim yerime

Seni “partililerim” bile affetmeyecek.

 

Wikileaks:

Ah edip başını “internete” vur
“Otur bir köşede emeklilik hayalleri kur”
“Kalpsizlerin” sonu hep böyle olur
Sizi Tanrı bile affetmeyecek.

 

İktidar(lar):

Alıştım artık ben “muhalefetsizliğime”
Zararı yok alıştım artık ben “11 Eylüllerine”
“Muhalefeti şişiriyorsun benim yerime”

Seni “halkım” bile affetmeyecek.

 

Wikileaks:

Yolum düşer “istihbaratın” üstüne
“Uğradıkça” elime “gizli belgeler” gelir
“Sorduğumda sorularımı cevaplansın diye”
“Cevapları”
bahar seli gibi boşalır gelir.

İktidar(lar):

Kerem gibi sevdim seni

Aslı gibi yaktın beni

“İnternette” site kurdun

Köle gibi sattın beni.

 

Diplomat(lar):

Aklıma gelmeyen başıma geldi

“Belgelerin” hançeri bağrımı deldi

Tanrım bu cezayı bana mı verdi

“Başkalarına” gülerken başıma geldi eyvah.

 

Medya(lar):

Gönülden biliyorsun

Hep hayır diyorsun

Ne diye “gizliyorsun”

Sen “belgelisin” arkadaş

Saklama hiç boşuna

“Belgeni” açıkla bana

Acırım gözyaşına

Sen “bitmişsin” arkadaş

 

Halk(lar):

“Yazın harmana pisleyen öküzün, kışın yemlikte ağzına gelir” demiş atalar,

Geçmişte tatlı tatlı yediğin “hurmalar”

Sonra gelir “gözünü” tırmalar…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum
Hamit Seven Arşivi
SON YAZILAR