Bakın haklısınız elbette, iktidar partisidir Ak Parti.. Hükümetin kurucusu yani..

Dolayısıyla, yanlış olan icraatlarını eleştirmek, doğrusunu göstermek herkesin olduğu gibi, siz basıncı arkadaşlarımızın, kardeşlerimizin de hakkıdır..

Ne var ki, siz hadiseleri beslenmiş olduğunuz ve de bu zaman ve bu dönemde yeri ve zemini olmayan ideolojilerinizle fazla abartıp karikatürize ediyorsunuz..

Her dönem biz çağdışı kalacak değiliz ya bu sefer de, komünist ve faşist ideolojiler olarak sizler zaman aşımına uğradınız..

Bu durumu tersine çevirmek için yapmanız gereken o kadar çok şey var ki, saymakla bitmez..

Yeniden bir sanat ve felsefi anlayış geliştirmelisiniz..

Daha çağdaş ve daha modern bir dünya görüşü tesis etmek için önce Stalinci ve Mussulonici düşünmekten vazgeçeceksiniz..

Ergenekon heveslisi, darbe yanlısı olmayacaksınız..

Herkesin, hayat tarzına saygınız olacak..

Mini etekli kadar başörtülünün de hakkını savunacaksınız..

Herkesin dini inancına, dünya görüşüne saygı duyacaksınız..

Vara da yoğa da iktidar partisini eleştirmeyeceksiniz, eleştirdiniz diyelim; doğru dürüst enikonu bir alternatifiniz yoksa bunu yapmayacaksınız..

Mesela, size yazacak konu başlıklarını vereyim isterseniz;

Çok sevdiğiniz CHP'nin tüzük kurultayını neden hiç yazmasınız..

Haluk Koç ne yapıyor, nerelerde, kongredeki tavrı nedir.. Yazın..

CHP Samsun il Başkanı nerelerde, ne yapıyor.. Neden gazetecilere fotoğraf çektirmemiş..

Kılıçdaroğlu CHP milletvekillerine “kardeşim, meyhaneye gidiyorsunuz madem, bari aynı meyhaneye takılmayın” demiş.. Alın bunu yazın..

Size daha yakın konular.

Size ne Ak Parti'nin kongrelerinden.. İl başkanından..

Biraz da MHP kongrelerine bakın ne olmuş ne bitmiş..

İki de bir ertelenen Çarşamba ve Atakum kongreleri vardı bunların ne oldu oralarda bunları yazsanıza..

Şaban Kılıç il kongresini neden ve nasıl kaybetmişti, buna değindiniz mi hiç.. Değinmeyi düşünecek misiniz?.

Madem solcusunuz ve madem milliyetçisiniz, bir faydasını görelim solculuğunuzun, millyetçiliğinizin.. Vatana millete faydanız dokunsun artık..

Herkesin malumu kesim..

Türkiye'de bir kesim var ki, aslında bu kesimin kim olduğunu herkes biliyor;

Nedense yapılan bütün her şeye itirazlar hep bu kesimden yükseliyor.

Bu kesim Türkiye'de hayata geçirilmeye çalışılan her icraata tepki göstermekle ün yaptı.

Akla gelebilecek her türlü öneriye karşı bu arkadaşlar..

Ama her şeye..

Örnek mi verelim?

Sağlık alanında yapılan bütün icraatları eleştirdiler.

Eğitim alanında yapılmak istenen bütün düzenlemelere itiraz ettiler.

Demokratikleşme ile ilgili ortaya konulan bütün açılımlara karşı çıktılar.

Devletin vatandaşına sosyal yüzünü göstermesini 'oy avcılığı' olarak lanse etmeye çalıştılar..

Dış siyasette geliştirilen itidalli politikalara 'kimden çekiniyorsunuz? ' eleştirisi getirirken, Türkiye'nin itibarını üst düzeye çıkaran haklı çıkışlarını; gereksizlikle, sahte kabadayılıkla suçladılar..

Ekonomik iyileşmeler konusunda üç maymunu oynarken, sermayenin renginden kaynaklı bir sürü polemik geliştirerek kendileri gibi düşünmeyen herkesin kazancını kendilerine dert edindiler..

Yargının özgürleşmesini içlerine sindiremediler, vesayet rejimine olan özlemlerini kapalı kapılar ardında gerçekleştirdikleri toplantılarda pervasızca dile getirdiler..

Hiç utanmadan, arlanmadan 'Ordu göreve' pankartı açtılar ya da açanları alkışladılar..

Halkın iradesinin tecellisine saygı duymadılar, kendileri gibi düşünmeyenleri 'göbeğini kaşıyan adam' olarak etiketlediler..

Velhasıl, olan biten her şeye, ama her şeye bir tarafından saldırdılar..

'Bu yapılmak istenenin gerçekleşme şansı yok' dediler ama sonuçta ülke nereden nereye geldi, hepimiz ağzımız açık görüyoruz..

Dünün olmazlarını, bugün sıradan gelişmeleri olarak takip ediyoruz..

Kim derdi ki; dünya çalkalanacak ama Türkiye dimdik duracak!

Bugünleri de gördük çok şükür..

***

Bu muhteremler,son 10 yıldır her seçimde milletten tokat yedi de, millet bunlara 'otur oturduğun yerde' dedi de, bunu da hiç dert edinmediler..

Sanki herkes bunlar gibi düşünüyormuşçasına, herkesten daha çok çıktı yine sesleri..

Daha kendi içlerindeki problemleri çözememişken, ülkenin meseleleri ile ilgili görüş belirtiyorlar..

İki gün arayla Büyük Kurultay yaparak dünya siyaset tarihine geçecekler, farkında değiller..

Bütün bunlar böyle ortada cereyan ederken;

Bugünlerde yapılmak istenen başka bir düzenlemeye yine topla tüfekle karşı çıkıyor, itiraz ediyor bu herkesin malumu kesim..

Zorunlu eğitimin 4+4+4 şeklinde 12 yıla çıkarılmasını propaganda malzemesi yapmışlar, eleştirdikçe eleştiriyorlar..

Yahu Allah aşkına!

Söyler misiniz?

Siz neyin birikimine sahipsiniz ki, bu milletin oyu ile bu milletin sorunlarını çözmeye çalışanları birikimsizlikle suçlayabiliyorsunuz?.

Yok efendim.. Şu grup başkanvekili imiş, öteki başka bir görevi yerine getiriyormuş, bir diğeri bu işlerden hiç anlamazmış vs. vs. vs.

Peki, bu adam yerine konmayan kişiler kim?

Milletin oyuyla seçilmiş ve mecliste kanun teklifi verme yetkileri olan milletvekilleri..

Farkında mısınız siz;

Asıl vazifeleri kanun yapmak olan milletvekillerinin bu görevi yapmasına, yani yasama faaliyetini gerçekleştirmesine karşı çıkıyorsunuz..

Gördük, gördük de bu kadarını da görmedik..

Daha biz size ne diyelim?

Vallahi pes doğrusu!