BİR AİLE YIKILDI...
Zordur biz gazeteciler için böyle haberleri yapmak...
Hele bu işi yıllarca yaptıysan etkilenirsin ister istemez...
Önceki gün yaşanan aile faciasından bahsediyorum...
Hangimiz üzülmedik, hangimiz kahrolmadık ki?
İnsan olan herkesin yüreği parçalandı...
Ölenler öldü, Allah'a kavuştu...
Ya geride kalanlar?..
Onlar için hayat bu saatten sonra nasıl bitecek ki?
Nereden bakarsanız bakın tam bir aile dramı...
Biz belki bugün üzüleceğiz, ateşin düştüğü yeri kim söndürecek?
Şimdi bir ömür bu acıyla yaşamak zorunda olan bir anne ve diğerleri var...
Allah sabır versin, ölenlerin ruhu şad olsun demekten başka bir söz gelmiyor aklıma...
Bir anlık öfke, bir anlık cinnet insanların hayatını nasıl derinden etkiliyor değil mi?
Toplum olarak öfke kontrolümüzü yapamıyoruz
Baba ile oğul o anlarda neler yaşadı bilinmez ama bilinen bir gerçek varki gençlik çatışması ülkemizde daha büyük boyutlara vardığı gibi, ne çocuklar ailelerini, ne aileler çocuklarını anlayabiliyor.
Bu olayda da belli ki, baba oğlunu, oğlu da babasını anlamamış gözüküyor.
Ölüme kadar götürecek bir olayda başka ne olabilir ki?
Benim üzerinde durmak istediğim başka bir konu ise o silah evde olmasaydı bu ölüm olur muydu?
Allah yazdıysa olur ama tedbiri elden bırakmamakta biz insanoğlunun görevi olmalıdır.
Belki bir kaç tokatla savuşturulacak bir olay nerelere geldi siz düşünün...
Hepimiz düşünelim aslında...
Düşünelim ki bir daha böyle acı olaylarla karşı karşıya kalmayalım...
Herşeyden ders çıkarıp yapmamız, ya da yapmamamız gereken şeyleri bilelim...
Bugün adına bu olay için yazılacak, çizilecek çok şey yok aslında...
Acılar taze, yürekler acılı, geride kalanlar yaralı ve bizler üzgünüz...
Zübeyde öğretmenimizin acısı bizim acımız, bizim üzüntümüzdür...
Şimdi zaman onun ellerinden tutma zamanıdır...
Zaman onun acısına ortak olma zamanıdır...
Hocam dualarımızla yanındayız...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.