BU DA SAMSUN'A KAPAK OLSUN
Hani 'Bu da bize Kapak Olsun' yazımız vardı yaa. Aağabeyi için kapak toplayan Bafralı Umut Erdal'ı söylüyorum. A.A'nın haberine göre; Umut Erdal'a yardım İstanbul'dan geldi. Haberi gören Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül hemen danışmanına talimat verdi ve yardım için Samsun'a yolladıMustafa Sarıgül, niye partisi dahi olmadan, her partiden fazla oy alarak yıllardır Şişli Belediye Başkanı..Niye bu kadar popüler?. Niye bu kadar seviliyor?. Çünkü, can alıcı demiri, tavında dövmeyi biliyor. İşi, sessiz, derinden ve uzatmadan bitiriyor da ondan!. Küçük Erdal ve ailesi, daha fazla da "İnsanlık" adına teşekkürler, Başkan.. samsun'da gazete okuyan başkan yok mu? Televizyon izleyen başkan yok mu? Onlara haberleri aktaran danışmanları yok mu? Yoksa Samsun'da başkan yok mu?
KAVAKLI!
Karadeniz Bölgesi İnsan-Hayvan ve Doğa Kaynaklarını Koruma Derneği Başkanı Hümeyra Ulubay geçen gün öyle bir laf etmiş ki, buna Kavaklılar ne der bilemem. 'Bir köpek bin Kavaklı'ya bedeldir, Allah onların belasını versin'Hiç olacak şey mi bu Hümeyra Hanım. Hiç olacak şey mi? Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan devletin ajansı AA'dan bir haber bu. Şimdi biz de buna AAAA deyip mi geçmeliyiz? Oldu mu yaa Hümeyra Hanım Oldu mu? Size de bu yakıştı mı? Ben Yılmaz Karagöz'ü aradım. KADEF Başkanı. Bugün için cevap verceklerini söyledi. Haddini aşan sözleri kimsenin söyleme hakkı yoktur. Söylenmişse eğer.. Ulubay, "Bu sözümü ben köpekleri öldürenler için kullandım. Olayla ilgisi olmayan Kavaklı vatandaşlarımızı bu sözümden tenzih ediyorum" demiş. Bilemiyorum artık!!
BİR ŞEYHLER OLUYOR CHP'DE
Ferhan Şensoy'un oyunu değil bu. CHP'de Bir Şeyhler Oluyor. Her daim bir hareket, her an bir oyun, her an bir varyete.. 32 Kısım Tekmili Birden CHP'de.. CHP'nin değişmez İl Genel Meclis Üyesi İsmet Şahin dün Yazıişleri Müdürümüz Zelfi Vural'a dert yanmış, "CHP'nin Merkez Yönetim Kurulu Samsun'daki İl örgütünü atamadı mı? Herkesin üzerinde ittifak ettiği Ersoy Üstay başkanlığındaki il yönetimi Bafra ilçesi'nde Celal Yaran adını ortaya atıyorsa MYK neden İl yönetimini hiçe sayarak başka bir isim olan Nihat Oktay'ı atadı. Ben 3 dönemdir CHP İl Genel Meclis üyesi ve 40 yıllık CHP'li olarak merak ediyorum. Parti yönetiminde bir kişinin istifa ederim tehditleriyle ortaya çıkan bu hazin tablo partimizi çok zor durumlara düşürüyor" demiş. Diğer sayfalarımızda gelişmeleri okuyun lütfen. Zelfi Vural'ın kaleminden.
UMUMİ ARZU ÜZERİNE.
Eskiden sinemalarda gösterimde olan filmlere talep olunca "Umumi Arzu Üzerine" diye
notlar yazılırdı. Çok istendiği için gösterime devam ediyoruz anlamında. Ben de dün gazeteleri karıştırırken, bir gazetemizin 11'inci sayfasına geldiğimde, bir gün önce gördüğüm nostaljik fotoğrafla karşılaştım. Şaşırdım. Gazete eski sandım tarih bölümüne baktım. Gerçekten de 19 Aralık yazıyordu. Dün ise 20 Aralık idi. Resim altı da şaşırttı beni. Resimde, rahmetli Hasbi Menteşoğlu varken, Muammer Güler falan yazıyor olması. Tarık Cengiz, İsmail Hut neyin nesi falan dedik! Gazetenin diğer sayfasına geçtik. Haydaa 20 Aralık. Anladık ki sayfa sekreteri (ya da yeni deyişiyle o sayfayı hazırlayan grafiker) dalgınlıkla tarihi değiştirmemiş. Bir diğer dalgınlığı da fotoğrafı değiştirmeden fotoğraf altını yerleştirmesi olmuş. Olsun.. Alo Mehmet Abiiii. "Ne güzel cahildik!" yazısını benden önce kullanmışsın ama yine de!!.
HOROZ ÖTECEK Mİ?
"- Fransa'nın sembolü neden horozdur?
- Çünkü horoz, iki ayağı pisliğin içinde oluğu halde ötebilen tek hayvandır...
Fransa'yı anlatan bu sözler fıkra mıdır, gerçek mi, kararı siz okurlara bırakalım."
(Melih Aşık Milliyet'te 18 Aralık Pazar günü yazmış. Paylaşalım istedim. Hani gözünüzden kaçmış olabilir!)
GÜZEL SÖZ
Sen sevdiğin için Sakın utanma, bil ki utanması gereken : Sevildiğini bildiği halde sevmesini bilmeyendir aslında...
(Çehov)
HİÇ GEREĞİ YOK!
Hiç gereği yokken hayata giren insanlar.Hiç gereği yokken karşına çıkarlar. Hiç gereği yokken gününü, haftanı, ayını, belkide yıllarını alırlar Hiç gereği yokken gece-gündüz aklından gecen her düşünceye bulaşırlar. Hiç gereği yokken seni istemediğin kadar mutlu ederler. Hiç gereği yokken hayatını değiştiriler, belki de eski hayatını unutturacak kadar Sonra hiç gereği yokken hayatından çıkıp giderler
DİKKAT EDİN!
SÖYLEDİKLERİNİZE DİKKAT EDİN, DÜŞÜNCELERİNİZE DÖNÜŞÜR,
DÜŞÜNCELERİNİZE DİKKAT EDİN, DUYGULARINIZA DÖNÜŞÜR,
DUYGULARINIZA DİKKAT EDİN,
DAVRANIŞLARINIZA DÖNÜŞÜR,
DAVRANIŞLARINIZA DİKKAT EDİN,
ALIŞKANLIKLARINIZA DÖNÜŞÜR,
ALIŞKANLIKLARINIZA DİKKAT EDİN,
DEĞERLERİNİZE DÖNÜŞÜR,
DEĞERLERİNİZE DİKKAT EDİN
KARAKTERİNİZE DÖNÜŞÜR,
KARAKTERİNİZE DİKKAT EDİN,
KADERİNİZE DÖNÜŞÜR
(Mahatma GANDHI)
NELER GÖRDÜK
Bir milyoncudan alınmış sevdâlar gördük; eve gelince hemen kırılan. İkinci el aşkları da duyduk; içleri dışlarından yalan. Adam gibi sevdâlar da biliriz; her şeyi orjinal olan.
GAMSIZ
Temel, çok gamsız biriydi, tembeldi de. Yerinden kıpırdamaya üşenir, her işini yavaş yavaş yapardı. Köyün yaşlılarından birisi, sinirlenir ve sonunda :
-Senin çabuk yaptuğun tek şey yok midur?
"Vardır" dedi Temel.
-Nedur?
-Çabuk yorulayrum
AYŞE BAHADIR'IN OBJEKTİFİ
KIZILDERİLİDEN AY'A
1957 yılında Amerika'nın güneyine araştırma yapmak üzere üs kuran Nasa 'yı birgün küçük bir kızılderili çoçuk farkeder ve koşa koşa epeyce uzakta bulunan kamplarına gidip Büyükbabasına haber verir.
-Büyükbaba, beyaz adamlar gelmiş, aşağıdaki vadide gördüm... Çok kalabalıklar ve birşeyler yapıyorlar.
Yaşlı kızılderili homurdanmaya başlar, belli ki epeyce sinirlenmiştir.
-Onlarla konuştun mu?
-Hayır, beni görmediler. Ben büyük tepenin üzerinden onları izledim.
-O zaman yarın yanlarına git ve orada ne aradıklarını sor.
Küçük kızılderili ertesi sabah yola koyulur. Üsse varır ve beyaz adamlardan birinin yanına gidip;
-Burada ne yapıyorsunuz? diye sorar
Beyaz adamlardan birkaçı küçük kızılderilinin başını okşarlarlar, ona gülümserler ve; -Hani geceleri gökyüzünde parlayan birşey var ya, biz buradan onu seyrediyoruz.
-Ay'ımı?! peki ama neden?
Adamlar küçük çocuğun sorusunu yine gülümseyerek yanıtlarlar.
-İleride... çok yıllar sonra buradan oraya insanları götürebilmek ve orada yeni bir hayat kurabilmek için... Anladın mı?
Küçük kızılderili şaşkınlığını gizlemeye çalışarak "Anladım" der ve koşa koşa uzaklaşır. Öyle hızlı koşmuştur ki, kampa geldiğinde konuşamaz haldedir. Hemen büyükbabasının yanına gider ve kendisine söylenenleri bir bir anlatır. Yaşlı kızılderili torununun anlattıklarını dinledikten sonra iyice sinirlenir, bağırıp çağırmaya başlar. Ertesi sabah yine torununu yanına çağırır, hayvan derisi üzerine kızgın bir çubukla ve kendi lisanınca yazdığı not u torununa uzatarak der ki;
-Bunu al, beyaz adamlara götür ve onlara de ki; " Bunu büyükbabam gönderdi... Oraya, yani ay a gittiğinizde bunu oradakilere verecekmişsiniz"
Küçük kızılderili kendisine söyleneni aynen yapar. Üs deki beyaz adamlardan birine
notu verir, Büyükbabasının söylediklerini de iletir ve yine koşar adım uzaklaşır.
Üs çalışanları, belli bölümleri yakılmış deri parçasına bakıp, bakıp saatlerce gülerler. Ancak aradan bir kaç gün geçtikten sonra, yaşlı kızılderilinin o notla, sözde ayda yaşayanlara nasıl bir mesaj iletmek istedigini merak etmeye başlarlar.
Bu merak günden güne öylesine büyür ki, bir tercüman çağırmaya karar verirler.
Tercüman geldiğinde herkes bir araya toplanır ve merakla beklemeye başlarlar. Bu arada gülüşmeler hala ara ara devam etmektedir.Kızılderili Tercüman deri parçasını eline alır , okur ve ağlamaya başlar. Herkes şaşkındır, gülüşmeler yerini
iyiden iyiye meraka bırakmıştır. Tercüman yaşlı gözlerini kalabalığa çevirir ve der ki; -Not aynen şöyle;
"Bu adamlara dikkat edin, elinizden topraklarınızı almaya geliyorlar!"
OTHANA KATKILARIYLA
Balık-Ekmeke biraz ara verelim. Şimdi size Othana'da ısırgan çorbası ikram edelim. Tanıdınız mı fotoğrafımız bu kez Othana için olacak. Buyrun. Bilen arkadaşımız Othana'da Isırgan çorbasını beleş içecek. "Bendensiniz!!!!"Cevaplarınız için adresimiz [email protected] veya [email protected]. Tel: 420 04 28 Emir Balıkçılık Market Tel: 435 50 51 Emir Balıkçılık çok yakında Medical Park hastanesi karşısında da olacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.