Büyük düşünürler, hayal ettikleri hedefe nasıl ulaşırlar, önlerine çıkan engelleri aşmak için neler yaparlar?
Halkı büyük düşünmeye çağıranlar; Halkın küçük düşündüğünü mü sanıyorlar?
Halk, yaşadıkları şehir ve yörenin gelişmişliğini, huzur ve refahını mahalli seçimler nedeniyle beş yılda bir değerlendirmek üzere çeşitli etkinlik ve toplantılarla bir araya gelirken, AKP"li Belediye Başkan adaylarının vaatlerini ve ülke yönetimindeki son durumu da göz önüne alacaktır.
Yaşanan ekonomik olumsuzluklar, geçim sıkıntısı içinde zor yaşam ve hayat koşulları altında ezilen fakir fukara sadaka zihniyetiyle yaşamaya alıştırılırken, çoğu insanlar ise emek ve güç sarf ederek onurlarıyla çalışarak ekmeklerini kazanmak için iş istemektedir.
Kimi bölge ve yerlerde fakir ailelere dağıtılan gıda temizlik odun, kömür ve soba gibi yakacak malzemelere ilave edilerek dağıtılan sosyal yardımlara,  beyaz eşya ve benzeri dayanıklı tüketim malzemelerinin eklenerek dağıtılması, halk arasında eşitsizlik ve bölgecilik yapıldığı gerekçesiyle siyasi bir oy avcılığı olarak algılanmaktadır.
Vatandaş sandığa gittiğinde siyasi tercih ve yeni belediye başkanını seçerken işsizlik yoksulluk ve yolsuzluk adına verilen sözlerin yerine gelip gelmediğini elbette BÜYÜK düşünerek değerlendirecek ve ona göre oyunu kullanacaktır.
Dün ”Yeter söz-karar milletindir” diyenler bugün; Sen Türkiye"sin BÜYÜK düşün. Sen Samsun" sun. Samsuna küçük düşünmek yakışmaz diyor.
Samsun halkı, bundan önceki seçimde küçük mü düşünmüştü?
Daha çok politikacıların gerçekleştirdiği meydan ve alan mitingleriyle kitle psikolojisini kullanarak, halkı harekete geçirmeyi planlayanlar, bir büyük reklamın oyuncusu konumuna soktukları halkı, daha ne kadar oyalama göz boyama taktik ve teknikleriyle kendi siyasal ve politik gelecekleri için propagandalarına alet edeceklerdir.
Vatandaşı saf ve aptal yerine koyarak kimin hangi amaç ve fikir birliği yaparak büyük düşündüğü, Neden? Niçin? Bir araya gelindiği çok iyi bilinmesine rağmen;
Sözde büyük düşünenler; Gerçekten cesaret, feraset, feragat ve sadakat içinde midirler?
Eğer öyleyse İktidar ve muhalefet partisinde yaşanan kırgınlıklar, küskünlükler, neden yaşanmakta?
Bir önceki seçim döneminde yanınızda olanlar, bu dönemde karşınızda olduğunda, karalama ve her türlü yakıştırmayı hangi ahlâk ve vicdana sığdırıyorsunuz?
Siyaset ve iş dünyasında iş yerine laf üretenler, ülke geneline yayılan işsizlik, yoksulluk ve yolsuzluk ile ekonomi yönetimini sorgulayacağımızı unutmamalıdırlar.
Reklamların kurşun hızında ve ne denli etki sağladığı kanıtlamışken, siyasi ve politik alanda geçmişte yaşanan birçok örnekleriyle siyasiler arasında hiç bir şekilde ahde vefa olmadığı halde halka; "Sen Samsunsun büyük düşün" sloganı;Sözde kalmamlı.
Samsun halkına Büyük düşünmeyi ve aynı zamanda İktidar partisi için bir referandum niteliği taşımalıdır.