Kısa Kısa-Kıza Kıza

-Canik Baz İstasyonu Belediyesi:

Canik Belediyesini hiç yakından gördünüz mü? Ben geçen gün gördüm şok oldum.  Türkiye’nin Göz Bebeği sloganıyla, ay yıldız mimarisiyle göz dolduran hizmet binasının çatısına 6-7 tane baz istasyonu vardı. Üstelik hiçbir yerde fotoğrafı yoktu, ta ki ben çekene kadar. O değil de sadece bana mı batıyor bu görüntüler? Herkes için normal mi? Yüzde 74’le seçilmiş belediye ye, o yörede hangi vatandaş şikâyetçi olabilir ki? Düşünsenize belediyeyi belediyeye şikâyet edeceksiniz! Karadeniz fıkraları gibi. Binanın artık demirbaşı sayılan bu antenler yeni afişler de de yok. Baz antenlerini göstermemişler. Başkan Osman Genç’in GSM şirketleriyle para ilişkisini bilemem. Belediyenin kendine göre haklı sebepleri vardır belki. Biliyorum!  Bildiğim bir şey varsa, bu çirkin görüntüsüyle,  çevreye ve insan sağlığına verdiği zarar nedeniyle kendi adıma bunu her fırsatta dile getireceğim. Canik’e yakışan bir görüntü değil. Yöneticilerin ve halkın kendi sağlığı açısından daha duyarlı olmaları gerekir. Umarım bu yanlıştan bir an önce vazgeçilir.

-Sevgili Çağatay Kılıç, Gençlik ve Spor Bakanı. Muhammet Ali’nin cenaze törenine giden uçakta siz de vardınız. Sadece bir dua için 2 milyon TL harcama yapıldığını gazeteler yazdı. ABD’de kimse yüzünüze bakmayıp ilgilenmeyince şov yarım kaldı ve ekiple erken dönmek zorunda kaldınız. Kâbe örtüsü de elinizde kaldı. Yüzünüze derken kişisel anlamayın. Ülkemiz için hoş bir durum değildi tabi. Ama asıl demek istediğim şu: Türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi boksörü Sinan Şamil Sam, 41 yaşında öldüğünde Kocatepe'de ki cenazesinde yoktunuz. Spor Bakanı olarak yoktunuz. Koşa koşa Amerika’ya cenazeye gidenlerin hiç biri yoktu. ABD’ye gitmek/gitmemek sizin elinizde değildi belki ama Kocatepe’de ki cenazede olabilirdiniz. Söyleyeceklerim bu kadar.

-Geçende Dünya Çevre Günüydü. Geçende dediysem 5 Haziran. AK Parti Çevre Şehir ve Kültürden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, çevre gününü kutlamak için Atakum’da ki Çakırlar korusunda ahşap yürüyüş yolunda pozlar vermiş ve gençlere kendi elleriyle sucuk pişirip ikram etmiş. Hoş lezzetli bir etkinlik olmuş. Oysa hoş olmayan bir durum var. Şayet Karaaslan başını kaldırıp arkasındaki Kocadağ’a (TV istasyonunun olduğu dağ) baksaydı, Kocadağ’ın nasıl katledildiğini görecekti. Bölgede bulunan ve sürekli genişleyen taş ocakları kestikleri ağaçlarla doğayı tehdit etmeye devam ediyor. Adeta Samsun'un oksijen deposu olarak görev yapan Kocadağ'da doğa katliamı yaşanıyor. Bölgede bulunan ve sürekli genişleyen taş ocakları kestikleri ağaçlarla doğayı tehdit etmeye devam ediyor. Adeta Samsun’un oksijen deposu olan Kocadağ’da doğa katliamı yaşanıyor. Açılan devasa çukurlar ve oluşan kel tepeler ile birlikte ormanlık alan da yok oluyor. Artvin halkının Cerattepe’ye gösterdiği ilginin binde biri bile yok şu an halkımızda. Kimse bu konuda duyarlılık göstermiyor, kılı kıpırdamıyor. Tepkiler çok cılız. Ve buna kimse dur demiyor. Sevgili Karaaslan, Kocadağ’ın yok olmaması için sizi ve yetkilileri göreve davet ediyoruz. Yarın çok geç olabilir. Çevreden sorumlu derken sadece AK Parti’nin çevresi anlaşılmıyorsa bu konuya duyarsız kalamazsınız. Yukarıda bahsettiğim Canik Belediyesi’nin çatısındaki baz istasyonları da sanırım ilgi ve görev alanınıza giriyor. Bu Samsun hepimizin ve başka Samsun yok.

Not: ‘Gazetecilik, birilerinin yayınlamasını istemediği haberleri yazmaktır. Gerisi halkla ilişkilerdir’ demiş. G. Orwel.