Kanunların geriye yürümezliği ve kazanılmış haklara saygı hukuk devletinin gereklerinden biridir. Ülkemiz bir hukuk devleti olduğu için bu gereği yerine getirmelidir.Kanunları geriye doğru işleterek, vatandaşların kazanmış oldukları hakları ellerinden almak en basit ifade ile devlet eliyle gasptır.

1999 yılında çıkarılan kanunla emeklilik şartları değiştirilmiş ve kanun geriye doğru işletilmiştir.Bu kanuna göre, diğer bütün şartları yerine getirmiş olsanız bile belirli bir yaşa gelmemiş iseniz emekli olmanız engellenmiştir.

Bu hak gaspına ekonomik nedenler sebep gösterilmektedir.Erken emekliliğin ekonomiyi olumsuz etkilediğinden dem vurulmaktadır.Fakat kanunları geçiren milletvekilleri, konu kendi emeklilikleri olduğunda ekonomiyi akıllarına bile getirmemektedir.Vatandaşa yirmi beş yılda emeklilik yok , kendileri iki senede emekli.

Benzer bir haksızlık da emekli olduğu halde işyeri açanlar için geçerlidir.Emeklisiniz ve işyeri açtınız. Personel çalıştıracak , istihdama katkıda bulunacaksınız.''Türkiye ' de hiçbir başarı cezasız kalmaz.'' sözünün gereği uygulamaya konuluyor.Madalya vermemiz gereken insanlara anında cezayı kesiyoruz. Nedir bu ceza ? Maaşlarından yüzde on beş kesinti.Çalışan emeklilerden maaş kesiliyor olması bir yere kadar mantığa sığabilir.''Siz çalıştığınız için gençler işsiz kalıyor.'' diyebilirler. Ama personel çalıştıran , devlete vergi ödeyen kısacası işveren olanlara ceza kesmenin mantığını anlamak mümkün değildir.

Anayasamızın 10. Maddesi ''herkes,dil,ırk,renk,cinsiyet,siyasi düşünce,felsefi inanç,din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.Hiçbir kişiye , aileye , zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.''demektedir. Bir çok madde gibi bu madde de sadece kağıtta yazılıdır. Ülkemizde Meclis çatısı altındakiler ve diğerleri olarak bir ayırım olduğu kesin. Milletvekili emeklileri daha sonra işyeri açsalar bile maaşlarından kesinti yapılmamaktadır.

Emeklilikte yaşa takınlar sorunu eski olmasına rağmen bugünlerde yeniden alevlendi.Konu ile ilgili olarak Çalışma Bakanı Faruk Çelik '' emeklilikte yaşa takılanlar için yeni bir formül üzerinde çalıştıklarını '' ifade etti.Bu formül daha az emekli maaşına razı olmak.Yetkililer bir çalışma yapacak. Eğer ortaya devlet aleyhine bir tablo çıkmaz ve siz de daha az maaş almaya razı olursanız yasa çıkarılacak rüzgarı esiyor.

Koskoca uzmanlar ellerine hesap makinesi alacak ,makro ve mikro ekonomik verileri değerlendirecek, komisyonlarda tartışacak , acaba olur mu, diye soracaklar birbirlerine.Sonra çok zor bir işin altından kalkmış gibi rapor hazırlayacaklar ,Sayın Bakana.

Sayın Bakan çıkacak ekranlara'' konuyu uzun uzun tartıştık.Uzmanlarımızı seferber ettik. Sonucu açıklıyorum , bu yasayı çıkarmamız mümkün değildir.Çünkü , emeklilikte yaşa takılanlar sorununun çözülmesi ülke ekonomisine bilmem kaç milyar dolar ek maliyet getirmektedir.''diyecektir.

Bunların olacağını nereden mi biliyorum ? Müneccim değilim.Sadece matematiğim var.Emeklilikte yaşa takılan yaklaşık olarak 5 milyon kişi var.En düşük emekli maaşının 900,00 TL olduğunu düşünelim.Daha az maaşa razı olursak kanun geçecek.Diyelim ki , 700,00 TL ' ye razı olduk. Bu, ayda yaklaşık olarak üç milyar beş yüz milyon maaş ödemesi olacak demektir.

Bir de 5 milyon kişinin ödemeyeceği sigorta primi var.Gün itibari ile asgari ücretten aylık Sosyal Güvenlik Primi yaklaşık olarak 350,00 TL ' dir. Bu da aylık 1 milyar 750 milyon TL prim kaybı manasına gelir.

3 milyar 500 milyon maaş artı 1 milyar 750 milyon vazgeçilen prim , toplam 5 milyar 250 milyon bütçeye ek yük gelecek demektir.Bu hesap aylıktır. Çarpalım 12 ile, yıllık maliyet 63 milyar olarak karşımıza çıkmaktadır.

Demek ki uzun uzun tartışmalara gerek yok.Komisyonlarda iş yapıyoruz pozları da bir şey ifade etmiyor.Sonuç belli , yasanın çıkması ekonomik olarak devletin aleyhinedir.

Kanunun çıkması ekonomik verilere göre mümkün değil. Hayal kırıklığına mı uğradınız ? Eğer hayal kırıklığına uğradıysanız , Türkiye ' de yaşadığınızı , kanunların çıkarılmasında dönemsel etkilerin önemini unutmuşsunuz, demektir.

Normal şartlar altında Sayın Bakanın yapacağı açıklamayı üstte yazdım.Ama önümüzdeki sene yerel seçimler var.Apo ile yapılan görüşmeler de bir çok kişiyi rahatsız etti.

Hem görüşmelerin getirdiği tepkiyi azaltmak hem de seçim yatırımı yapmak için ekonomik kurallar çiğnenemez mi?

Unutmayın, burası Türkiye.Burada her an her şey olabilir.Umudunuzu kaybetmeyin.Ekonomik değil ise de başka sebeplerle emeklilikte yaşa takılanlar sorunun çözülmesi sürpriz olmaz.