Ben seni bu şehirde 25 yıldır tanırım Fahrettin Bey...
Hem siyasette tanırım, hem ticarette...
Paraysa para, güçse güç...
Verilir, alınır...

Ben seni tanırım Fahrettin Bey...
Sen hep gücün yanındasın...
Yeter ki menfaatin olsun, hep ordasın...
Biraz da halkın yanında olsan...

Ben seni tanırım Fahrettin Bey...
Sen Büyükşehircilerden habersiz iş yapamazsın...
Yat der yatar, kalk der kalkarsın...
Çünkü sen iş adamısın, hep kazanacaksın...

Ben seni tanırım Fahrettin Bey...
Ateş olmayan yerden duman tüttürmezsin...
Siyaset senin, bürokrasi senin, Samsun senin...
Biliyorum sıkıntıya gelemezsin..

Ben seni tanırım Fahrettin Bey...
Sen de beni tanırsın kıyıdan, köşeden...
Yıllar önce yaptığım haberi hala saklıyormusun...
"Ölünceye kadar saklıyacam" demiştin...

Bu gazeteyi okumam demişsin Fahrettin Bey...
Biz sana bu gazeteyi hem okutacak, hem sevdireceğiz...
Kimse "Ali kıran baş kesenlik" yapmayacak...
Sen işini, biz de işimizi yapacağız...

Bu gazete hep dik duracak Fahrettin Bey...
Menfaatçilerin çıkarcıların borusu olmayacak...
Kimse bu şehirde ayrımcılık yapmayacak...
Güçlü olan güçsüzü ezmeyecek..

Benzinlik ne alemde Fahrettin Bey...
Yine bir işler karıştırıyorsun...
Güzergahı falan değiştirmişsin...
Takipteyiz Fahrettin Bey...

ÖZÜRLERİNİZE KOCAMAN TEŞEKKÜR...
Dün ilkadım Belediyesi ile ilgili yazdığım köşe yazımdan dolayı özel kalem müdürümüzden, sevgili ağabeyim Cabir Coşkundere'ye, basındaki arkadaşlardan başkan yardımcısına kadar hepsi arayıp özür dilediler.
Ekmek paramı kazandığım mesleğime gösterdikleri teveccühten dolayı kocaman teşekkür gönderiyorum.
Saygılarıyla ve sevgileriyle gönlümü aldılar...
Onlar yakışanı yapıp, yüreklerini gösterdiler...
Hepsini çaya kahveye davet ediyorum.
Çaylar şirketten...