Yaklaşık 10 gündür çocuğumuzun yanında Trabzon'da kalıyoruz. Şehrin bir şehrin kültürünü trafiğin seyrinden rahatlıkla anlayabilirsiniz. Gecenin yarısından sonra belediyenin çöp kamyonlarinin gürültüsüne belki Trabzon halkı alışmış olabilir ama biz oldukça rahatsız olduk, ikamet ettiğimiz ev Ortahisar bölgesindeymiş ama çok fark ettiğini zannetmiyorum. İster Ortahisar'da ister "yan hisarda" otur, o gecenin 12'sinden sonra rutin bir şekilde çöp kamyonu gelip konteynırları yüklerken gecenin sessizliğini çılgınca hoyratça tarumar ediyor. Çocuk uyuyormuş, hastan varmış, gece işten gelmişsin ona kimse bakmıyor, kimse derken ilgili belediye başkanına sözüm demek ki belediyecilik konusunda bizim belediyeden yani Canik Belediyesi'nden çok geride oldukları her hallerinden belli, sorun sadece belediyede değil tabi.. Mesela trafik kuralları diye bir kural duymamış olacaklar ki sen normal şeridinde beklerken Trabzon plakalı bir araç yeşil ışık yandığında yolun en sağından en soluna geçme hakkına sahip edasıyla yabancı plakalı 55 olman hasebiyle olmalı ki yolun en soluna geçebiliyor. O anda oluşturduğu tehlikeyi kornayla ikaz edersen "lan burası Trabzon sen de nereden çıktın" der gibi suratına bakmaktan da geri kalmıyor. Çok gürültülü bir şehir olduğunu hiç tahmin etmezdim çünkü Samsun'daki çocukluğumdan beri gezdiğim, beraber büyüdüğüm arkadaşlarımın tamamı Trabzon kökenli, hepsi saygın beyefendi, hakkına her zaman razı gelen hakkı her şeyden üstün tutan arkadaşlarım olduğu için hepsini yani bütün Trabzon benim çevremdekiler gibi zannetmiştim ama yanıldığımı geçte olsa öğrendim. Trabzon pahalı bir şehir, bir saatlik otopark ücreti 10 lira. Samsun'da 7 saatlik otopark ücreti 10 lira, pişmiş tavuk 30 lira, Samsun'da ise 12 lira.. Belki de bu pahalılığın tek sebebi Trabzon'da üretimin olmayışı. Eşimle Samsun'a gelirken vakfıkebirden peynir alalım dedik ve şehrin en fazla peynir satan anayol kenarındaki peynirciye uğradık. Peynirlerin fiyatını farklı görünce tezgahlara sorduk ikisinde aynı gibi neden fiyat farkı var ki diye tezgahtar bu pahalı olan Samsun'dan geliyor bu ise bizim üretimimiz cevabını verdi. Ben şaşkınlığını gizleyemedim ve bu işi araştırdım ve peynir Samsun'dan Terme'den gidiyormuş, süt ise Çorum'dan. Bunu bana söyleyen Fahri Kılıç adındaki vatandaşa emin misin dediğimde ben taşıyorum yıllardır, Trabzon'un sütünü Çorum'dan diye cevap verdi. Buna benzer çok örnekler var; mesela cennet hurmasının dünyadaki merkezi Hatay'dır ikinci merkezi ise Terme ve Ünye'dir. Terme'nin her köyünde bir ton cennet hurması çıkar ama Trabzon'u komple tarasam tamamında 500 kilo hurma çıkmaz ama ne hikmetse adı Trabzon hurması ve bu hurmanın orjinal adı cennet hurması ya da Hatay hurması veya Terme hurması olması gerekmez mi? Bu gidişle yarın bir gün marketlerde torbaların üzerinde "dünyaca ünlü Trabzon pirinci satılık" yazarsa hiç şaşırmayalım. Kalın sağlıcakla.