Malum geçenlerde bir futbolcu kardeşimiz maç esnasında kendini tutamayarak maçı yöneten hakemin yakasından tutup iteledi. Vay efendim sen misin hakemin yakasını tutup iteleyen, al sana 11 maç müsabakalardan men cezası. Kardeşim 11 maç demek yaklaşık olarak üç ay maçlara çıkamayacak demektir. Bir futbolcunun üç ay maç yapmaması demek o futbolcu için çok ağır bir cezadan öte form düşüklüğü ve maddi açıdan ayrıca verilecek ceza ile birlikte düşünülürse inanın bir insanın hayatına kast etmeye verilen cezaya eş değerdir.

Elbette hiç kimsenin bir başkasına kaba kuvvet kullanması tasvip edilemez. Hatta sporcunun örnek olması gerekir. Ancak sporcuyu da o duruma getirmemek için maç yönetenlerin adil ve saygılı olması gerekmez mi? Şahsen sporcu kardeşlerimize sabırlarından dolayı gıpta ediyorum. Bazen öyle hakemlerimiz maç yönetiyorlar ki sporcularımız çok ama çok sabırlı davranıyorlar.

Ben aslında burada bir başka konu ile karşılaştırma yapmak istemiştim:

Hakemlerimizin yakasına tutan yahut elini süren bir futbolcuya en ağır cezayı veren yasalarımız, toplumumuzda bizim güvenliğimizi sağlamakla görevli polis kardeşlerimizin bırakın yakasını tutmak sandalyelerle linç etmeye kalkışan, polise tokat atan insan müsveddelerine ne ceza verdi? Avrupa'ya uyum yasaları çerçevesinde polisimizin yetkileri ellerinden alınarak suçlular ödüllendirilmeye başlandı. Orantısız güç denen bir söylem çıktı. Yok, efendim polis orantısız güç kullanmamalıymış, yok efendim suçluyu hırpalamamalı imiş. Polis te insan değil mi? Polisin sinirleri yok mu? Kendisine karşı her türlü cebir ve şiddeti gösteren suçluya karşı polisimiz çok kibarca “Aman kardeşim yapma etme” gibi nasihatlerle mi suçluyu vazgeçirecek. Benim güvenliğimi sağlamakla görevli olan polis kardeşlerimizin bir futbol müsabakasını yöneten hakemler kadar da mı yetkisi olmasın. Hakemin yakasına dokunursan 11 maç ceza, ama polisin yakasına dokunmak değil kafasına sandalye ile vurmak veya linç etmeye kalkmak ise önemli değil. İfadesi alındıktan sonra serbest kalacaklar ve tutuksuz yargılanacaklar, bir zaman sonra da bilmem ne mazeretlerle ceza bile almadan serbestçe aramızda dolaşmaya ve yine suç işlemeye devam edecekler… Benim gariban polisim yine yakalayacak ve yine aynı durumlar tekrar edilecek. Ben bir vatandaş olarak polisime de en az bir hakem kadar yetki verilmesi.

Örnek aldığımız Avrupa ülkelerinde polise saldıran ve yaralayan vatandaşlara yapılan muameleleri çok iyi incelemek lazım. Avrupa da bir polisin siz yakasında tutun kafasına vurun bakalım sonuç ne olacak?

Lütfen bizim güvenliğimizi sağlamakla görevli polislerimize daha fazla yetki ve kötü niyetli çıkabilecek birkaç polise de en ağır ceza ve meslekten atılma. Ama görevini iyi niyetle yapmak isteyen polislere de haksızlık yapmayalım.