Yazar, şair sözü iksir gibidir. Etkileyicidir. Ölümsüzlüğün yolunu gösterirler insana kalem erbabı dediğimiz insanlar. Güven Turan"ın BAKIR ÇALIĞI adlı kitabından seçtiğimiz özlü ve yoruma açık sözleriyle karşınızdayız bugün. Yorumlarınızı ve katkılarınızı bekliyorum.

   Ataç"ın günlüğü: Ataç, beğendiklerinin kiminde yanılmış ama beğenmediklerinde hiç yanılmamış. Bu bile onun iyi bir eleştirmen olduğunu gösterir.

   Polis ya da sansürcü yazarı sorgularken eleştirmen sadece kitabı sorgular.

   Eleştiri bir yaşlılık uğraşıdır, gençlik yadsımalarla gösterir kendini.      

   İki başlıdır iyi eleştiri: Bir yanıyla yeni yazılacakları zorlarken öte yandan yeni yazılar onu zorlar. Türkiye"de eleştiriyi zorlayan kaç yapıt var?

   Gören bir göz olmak: Bu, hem bakanı tedirgin eder hem de bakılanları. 

   Gerçek sanatçılar coğrafya soyutlamalarıyla ele alınamazlar. Gerçek sanatçının dünyası on dokuzuncu yüzyıl öncesidir: Sınırsız, pasaportsuz ve gümrüksüz.

   Fildişi kuleler çağı bitti. Günümüz bir çile çekme odasında olmak zorundadır.

   Dilin omuriliği şiirdir.

   İyi bir şiir yazabilmem için kesintisiz bir hafta şiir okumam gerekiyor. Ankara"da şiir yazamayışımın nedeni denizsizlik değil, şiirsizlikti. Bu yıl alıp götüreceğim şiirlerimi. Garaudy: “Şiir, günlük gerçekleri mit hâline ya da henüz ortaya çıkmamış olanın "şifre"si hâline dönüştürmek sanatıdır.” diyor.

   Şiir "dilsiz"dir. Bütün dillerde konuşur. Roman ve öykü dünyayı yansıtır, şiirse yorumlar.  

   Çağımızda “aydın” dediğimiz kişiler, eski filozofların fosilleridir.

   Patronların iktidarları kasalarıyla doğru orantılıdır.

   Düşleri gerçeklerle değil, gerçekleri düşlerle açıklamak gerek.

   Doruklarda yürümeye alışmış biri, ovada tökezler.

   Türkiye"de şairler ve yazarlar hemen küser, hemen alınırlar. (ego eksikliği)

   Bilgi ve bilgelik… Biri yok olduğunda öteki çıkıyor ortaya.

   Devrimciler, kendilerini değiştirmeyi göze alamadıkları için başkalarını değiştirmek isteyen kişilerdir.

   Sanatçılar yapıtları değil, yapıtlar sanatçıları yaratır.

   Dünyayı çok merak ettiğim için yazıyorum ben. Bildiğimi, öğrendiğimi yazmıyorum. Yazarken öğreniyorum. Yazmak tanımaktır.

   Eski bir sözcüğe -ki bütün sözcükler eskir bir kez kullanılınca- yeni bir anlam yüklendiğinde yepyeni bir sözcük elde edilmiş demektir.

   Bütün savaşlar barışçıldır. 

   Ölümsüzlük mü istiyorsun? Bugünü yaşamakla yetinme!