Kur'an-ın muhatabı akıldır
Gerçekten bu Kur"ân, tek doğru yola iletir ve iyi işler yapan mü"minlere, kendileri için büyük bir ecir olduğunu müjdeler (İsrâ 17/9).
Kur"ân, hidayet kaynağıdır (Neml 27/77), ilâhî kaynaklıdır ve muhatabı insandır. İnsanı en iyi tanıyan Yüce Allah, onu dünyada mutlu kılmak ve âhirette kurtuluşunu sağlamak için Kur"ân"ı göndermiştir. Kur"ân, önderdir, yol göstericidir; prensipler getirerek insandan bazı yükümlülükler üstlenmesini istemiştir. Emânet denilen bu yükümlülük görevini gökler, yer ve dağlar üstlenmekten kaçınmış, dolayısıyla sorumluluktan korkmuş; bu emaneti insanlar yüklenmiştir (Ahzâb 33/72).
İnsanlık tarihi peygamberlerin gönderilmesine sahne olmuş, her peygamber, getirdiği mesajın bir gereği olarak kendi ümmetinden akıllarını kullanmasını, kâinata ibret gözüyle bakmasını istemiştir. Peygamberlerin misyonunda insanları düşünmeye çağırmak vardır. Düşünmeye çağırmanın esas nedeni de inanmaktır. Nitekim Kur"ân"a bu anlamda baktığımızda ilk peygamberden son peygambere kadar gönderilen ve kıssaları anlatılan bütün peygamberler, hep şu mesajı iletmekle yükümlü tutulmuştur: And olsun biz, her millet içinde, "Allah"a kulluk edin, şeytan(a tapmak)dan kaçının" diye bir elçi gönderdik (Nahl 16/36). Demek ki peygamberlerin çağrısının amacı, insanların Allah"a inanıp O"nu düşünmelerini ve bu düşünceyle Hakk"ı tanıyıp O"na kulluk yapmalarını sağlamaktır. İşte bu amacı gerçekleştirebilecek özellik ise insandaki düşünme ve aklını kullanabilme yeteneğidir. Düşünebilme ve muhakeme yapabilme yeteneği sayesinde insan kendisini, çevresini ve sonuçta Yaratıcıyı tanıyabilir.
Din, aklın idraki için vardır; dînî hükümler de ancak akıl sayesinde anlaşılıp uygulanabilir. Aklı olmayanın dini de yoktur sözü, bunun en belirgin ifadesidir. Akıl, düşünme, özgürlük gibi kavramlar bir arada bulunduğu zaman, insanın yaratılış gayesi akla gelir. Yani dini anlamda sorumluluklar, insanın, bu değerlere sahip olması şartına bağlıdır. Bu değerlerden herhangi birinin bulunmaması dînî anlamda sorumluluğu kaldırır.
Aklın, dini algılamada ve yaşamadaki önemi herkesçe bilindiği ve kabul edildiği için Kur"an"ın akla verdiği önemi ifade eden pek çok ayeti burada tekrarlamak istemiyoruz. Ancak iki ayeti bu anlamda hatırlatmakta yarar görmekteyiz. Bunlardan biri bilinçsizce atalarını taklit edenlerle ilgili olanıdır: Onlara; "Allah"ın indirdiğine uyun" dendiği zaman, "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz (yol)a uyarız" derler. Peki ama ataları bir şey düşünmeyen, doğru yolu bulamayan kimseler olsalar da mı (atalarının yoluna uyacaklar)? (Bakara 2/170). Bu ayette aklını kullanmayıp ataların dinine sarılan ve kulaklarını hakka tıkayanlar açıkça kınanmaktadır. Yani sırf taklide dayalı kabullerin dini anlamda herhangi bir değer taşımadığı bu şekilde belirtilmiştir. Çünkü taklit, bir insanın, düşünce ve uygulamada başka birini, yahut bir milletin başka bir milleti düşünmeksizin, yargılamaksızın kopya etmesi demektir. Taklit İslâm"ın benimsemediği bir yoldur. Kur"an ve sahih sünnetteki açıklamalar, müslümanların kendi akılları ile düşünerek sorumluluk yüklenmelerini, kendi işlerini kendilerinin yapmalarını, araştırma ve inceleme yapmaksızın hiçbir düşünceyi benimsememeleri gerektiğini ifade ediyor. İşte bu anlamda ikinci hatırlatmak istediğimiz ayet ise aklını kullanmayanların akıbetleriyle ilgilidir: (Allah), pisliği (huzursuzluğu, azabı), akıllarını kullanmayanların üzerine koyar (Yûnus 10/100). Bu âyet, din için, inanç için, dini uygulamak için ve dahası hayatı kavramak için Allah"ın akla ne kadar önem verdiğinin en belirgin delillerinden birini oluşturmaktadır. Yûsuf sûresinin 2. âyetinde Yüce Allah Kur"ân"ı Arapça indirmesinin gerekçesini akletmek olarak belirlemiş, insanların Kur"ân"ı anlamalarını onlardan istemiştir. Ayrıca Nisâ 82. âyette de Kur"ân âyetleri üzerinde derinlemesine düşünülmesine dikkat çekilmiş, böylece aklın devreye sokulması üzerinde durulmuştur.
Sonuç olarak şunu söyleyelim: Kur"ân akla hitap etmektedir. Kur"ân gemisinin insanda yanaşacağı liman akıldır. Kur"ân, aklı kullanmayı ve düşünen insan yetiştirmeyi hedefler. Kur"ân"ın bu aydınlık dünyasını anlayıp gereğini yerine getirmek üzere kolaylıklar diliyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.