Lafla büyük adam olunmuyor...
Danimarka Başbakan"ı Anders Fogh Rasmussen NATO Genel sekreteri oldu. Önce karşıydık. Hükümet ve Devlet başkanlarımız farklı telden çekincelerimizi açıklamıştı.
Birinci çekincemiz:Roj Tv yayınları ile PKK terör örgütü ilişkisi.Avrupa"da Ülkemiz aleyhine bölücü yayınlara olanak tanınması..Danimarka Hükümetinden kanalın kapatılması taleplerimize karşı , işi Adli makamlara havale etmek suretiyle kulak asmaması..
İkinci çekincemiz : Karikatür krizi idi.Başbakan Rasmussen ,olayı ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendiriyor,Müslüman dünyasına karşı yürütülen inanç linçine seyirci kalıyordu.
Türkiye ,iki gerekçesinde haklıydı.
Sonra ,araya giren AB liderleri ,önceden aldıkları ortak kararın Türkiye tarafından veto edileceği kuşkusuna karşı aba altından sopa göstermeye kalktılar.AB"nin Genişlemeden Sorumlu komiseri Oliver Rein "in söyledikleri öyle geçiştirilecek gibi değildir.
Sayın Cumhurbaşkanı"nın mukabil sözleri seslerinin kısılmasına sebep olmuştur.
Sonra ,Rasmussen"in Müslüman dünyasından Özür dileyeceği beklentisi duyuruldu. Herkes bir merak içinde bu anı bekledi.Diledi mi?Hayır!.
Türkiye , bir kere daha kandırıldı .
Adam özür diledi ! dilemesine ama ne için olduğu sonradan anlaşıldı..Adam çıkık kolu sargı içinde ,kılık kıyafetinden dolayı medya karşısında kılıksız çıkmasından dolayı özür diliyorum.dedi.
Bizim ,Van Münitçiler: Hah.Biz adama böyle sözünü yalatırız pozunda el ovuşturup beklerken:Adam ,kıyafetinden dolayı özrünü beyan etti.Adam ,kameralar önünde herkese sağlam kolunu dirsekten katlayıp yumruğunu omuz hizasına kaldırdı.Siz olsanız ne anlardınız?
Neden basın toplantısı terk edilemedi.. Neden Diklenilmedi...
Asıl beni üzen , Adamın gözümüzün içine baka baka :Ben Türklere kendimi satmadım.demesi.
Peki , kendisi satmadıysa , karşılıksız satan kim?
Demek ki lafla büyük adam olunmuyor.
Bunu da geçtik.Ya Danimarka"da bu olaydan sonra Kurt Westergaerd "in Peygamberimiz"e hakaret içeren 12 karikatürünün Özgür Basın Derneği tarafından 400 Tl. karşılığı satışa çıkarılmasına ne buyrulur?Böylece özürden geçtik ,Karikatür krizi farklı bir boyut kazanmış oldu.
Yine aynı günlerde ,ABD Başkanı Barack (Hüseyin )Obama , TBMM"de önemli bir konuşma yaptı !.Konuşmasını tek cümle ile özetlersek :Türkiye"ye bilindik ev ödevlerini verdi. AB"nin İlerleme Raporlarında yer alan dayatmaları tekrardan anımsattı.Millet iradesi ile seçilmişlerin ,konuk TSK üst düzey komutanların huzurlarında..
Şimdi. Bugüne kadar bizden ; bir Cumhurbaşkanı ,bir Başbakan ABD "de Temsilciler Meclisinde konuşmuş olanı var mı?Veya konuşmasına izin verilir mi?
Velev ki verdiler ; kalkıp ,o Mecliste bulunanlara: Efendiler !Sözde Ermeni soykırımı iftiradır , yalandır.Türk milletinin geçmiş tarihinde böylesi bir insanlık ayıbı olmamıştır. Aksine ,tarihin her döneminde Türkler katliama /soykırıma uğramıştır.Uğratılmıştır.
İşte kanıtları :Komünist Rusya"da Lenin /Stalin dönemlerinde ...Balkanlarda ,Makedonya"da ...Doğu Türkistan"da ,yakında /yakınımızda Karabağ" da ,Hocalı"da....Kıbrıs"ta , Rum EOKA vahşetinde ..Kerkük"te ,Telafer"de yaşanan katliamları/soykırımları...mealinde bir konuşma yapılmasına izin verilir mi sanıyorsunuz?
AB Ülkelerinin bir çoğunda sözde- Soykırımı inkar edenler için Yasa çıkarıldığı ,Yasaya karşı çıkanların cezaya çarptırıldığı bilinmektedir.Hatta , ifade ve düşünce özgürlüğünü havarisi geçinen bu Ülkelere girişleri yasaklanan Bilim adamlarımız ,politikacılarımız vardır.
Bütün bu gerçekler ortada iken ,Obama yaptığı konuşmanın içeriğinde Başkanlık seçimleri sırasında Ermeni Diasporasına verdiği soykırımı tanıma vaadini -kendi geçmişi ile yüzleşmek adına -bize de ince göndermelerde bulunuyor..
Bu bağlamda ziyaretin önceliği ve hedefi önem kazanıyor. Ermenistan sınırını açılması...Heybeliada Ruhban okulunun -tabii kastedilen -Ortodoksların ruhani Lideri Bartelemeos "un Ekümenlik" in tanınması....Azınlık haklarının ilk defa Kürt azınlığından söz edilmesi ,Barzani ile diyalog kurulması yönündeki talepleri öyle yabana atılacak sözler değildir.Diğerleri laf u güzaf.
Liderler görüşmesi işin çilasıdır.İnsan beş dakikada ne konuşabilir ?Hangi Uluslar arası sorun ele alınabilir?Tartışılabilir?Ya el sıkılır.Ya hiçbir zaman okumayacağı bir / iki kitap hediye edilir.
İşte dünyanın süper gücünü elinde bulunduran ABD Başkanı"nın söylem ve eylemindeki ,büyüklük ,özgüven , hemen fark ediliyor.Danimarka Başbakanı da öyle..İstediğini alıp çekip gitmiştir.
Bir kere daha görüldü ki elin adamları kamera önünde oynamıyorlar...Milletlerini kandırmıyorlar... uyutmuyorlar...Ulusal çıkarlarını her zeminde ve her fırsatta gözetiyorlar..Eğilmiyorlar ,teslimiyet göstermiyorlar .Derslerine iyi çalıştıkları kurdukları cümlelerden belli ediyorlar..Lafı dolandırmıyorlar.Yanlış anlaşıldım,yok öyle değil ,böyle demiştim gibi mazeretlere sığınmıyorlar...dobra söylüyorlar.Tevile kılıf aramıyorlar..İçerde başka ,dışarıda başka konuşulmuyorlar .Adama ,iki tek zeytin verdiler mi ,arkadan bir bardak zeytin yağı çıkartıyorlar..
Türkçesi siyaseti kimlik kazanmak için değil,siyasete kimlik kazandırmak için yapıyorlar.
İsterseniz bizimkilerle kıyaslayalım....
Danimarka Başbakanı Rasmussen "in sözlerini kim söyleyebilirdi?,Barack Hüseyin Obama" nın Türkiye"nin AB üyeliği konusunda söylediklerine karşı Fransız Başbakan"ı Sarkozy "in terslemesine kim cüret edebilirdi? Alman Başbakan"ı Merkel"in öteden beri İmtiyazlı Ortaklık daki ısrarcı tavrına Hadi oradan ! diyebilirdi
Bir de Monşer lere burun kıvıran ,Hariciyemizin yeni Üstatları ,ABD"nin Stratejik Ortaklık yerine ikame ettiği Model Ortaklık tan ne anladıklarını bir izah etsinler de öğrenelim...
Dedik ya Lafla büyük adam olunmaz !.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.