"Muhtar maaşları artıyor." Diye bir haber vardı gazetelerde. Tarihler 8 Mayıs 2011 pazar gününü gösterirken. O zaman Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olan Bülent Arınç, "12 Haziran seçimlerinden sonra muhtarların maaşlarında bir artış olacağını size müjdeliyorum. Bu konuda çalışmalarımız var" diyordu.
Muhtarların kendilerinden istekleri olduğuna da değinen Arınç, muhtarlara şöyle seslenmişti: "Muhtarların maaşlarıyla ilgili, muhtarlarımızın mali imkanlarını artıracağız. Özellikle ödedikleri primler sonrasında, ellerinde bir imkan kalmadığını biliyoruz. Geçmişe göre değerlendirildiğinde, eldeki imkanların iyi olduğunu biliyoruz. Onlara şimdi yaptıkları işe göre bir maaş verme zamanıdır. 12 Haziran seçimlerinden sonra muhtarların maaşlarında bir artış olacağını size müjdeliyorum. Bu konuda çalışmalarımız var."

Günün Fotoğrafı

Muhtarlar kaç lira maaş alıyorlar bilmiyordum. Dün "Bir vatandaş" diye kendini tanıtan muhtarlarımızdan ismi bizde saklı biri aradı. Dedi ki; "Muhtarlarımız beklenti içerisinde. Muhtarlarımızın almış olduğu ödenekler yetmiyor. Prim ödemlerini yapamıyor. Sosyal güvenceleri yok ve sağlıktan yararlanamıyorlar. 657'ye tabi devlet memurları gibi sabah 8'den akşam 5'e kadar mesai yapıyorlar. Muhtarlar vatandaşla karşı karşıya gelmemek için mühür parası almıyor ve alma taraftarı da değil. Büro masraflarını kendileri karşılıyor. 21. yüzyılda vatandaşlarımıza daha iyi hizmet isteyen muhtarların TBMM'den beklentisi de bu yöndedir. Hal böyleyken bu ay da bizim maaşlarımızın yarısını yatırmışlar bankaya. Yarısını da Ocak ayında yatıracaklarmış." Sorduk kendisine "kaç lira yatırdılar" diye "190 Tl." cevabını aldık. Demek 380 Tl dolayında maaşları varmış. Yarı maaş işini araştırdım doğruymuş. Neden yarı maaş işini ise öğrenemedim. Onu da birileri anlatırsa hep birlişkte öğreniriz. Benim de Sayın Arınç'ın 8 Mayıs günlü haberi aklıma düştü işte!!!

1 LİRA NE OLACAK?

Dün bir faks geldi PTT Başmüdürü Adnan Sert ve Başmüdür Yardımcısı Abdullah Taşdelen çift imzasıyla.  "Tebrik kartı bizden, göndermesi sizden" kampanyası düzenlendiğini anlatıyordu faksta. Güzel bir uygulama. Nsanların birbirlerini kartlaşarak kutlamasını canlandırmayı amaçlayan bir düşünce. Lakin benim aklımdan SAMGAZ faturalarından alınan 1 liralık komisyon hiç çıkmıyor. Evet SAMGAZ faturalarını PTT'ye yatıralım yatırmasına da, bizim 3 simit paramıza göz dikmeyin ne olur. Bunu her fırsatta anımsatacağım. Sayın müdürler lütfen 1 lirayı bir daha düşünün.

TEK KİŞİLİK ORDU

"Bu  ülke  insanı  özelleştirmenin  acısını  hayatın  her  alanında  hissetmeye başlamıştır. Özelleştirme, sadece  çalışanların  mağdur  edilmesi  ile  sınırlı değildir. Özelleştirme  sadece  bu  ülkenin  80  yılda  yarattığı  kamusal  alanın  tasfiyesi  değildir. Özelleştirme, Hizmet alan için bir yıkımdır. Yaşayarak öğreniyoruz. Yaşayarak öğreneceğiz. Samsun halkının ücretsiz, kamucu, eşit, ulaşılabilir, nitelikli, kapsayıcı, insancıl, koruyucu, sağlığın yoksulluk, işsizlik gibi sosyal belirleyicilerini de içeren sağlık anlayışına ihtiyaç vardır. Dubai masallarına değil" Dr. Cem Şahan önceki gün göndermiş bu açıklamayı. İzinliydim. Özetin de özetini alarak paylaştım sizinle.. Tek Kişilik Ordu dediğim sevgili Cem. Kolay gelsin

YÜZ

Yüzde yüz/süzlük yeni bir yüz artık
tükürülmüş hayatların gündüzlerinde
böyle savrulacaktık,
karaya vurmuş yaralı martılar gibi
yalnız yaşayacaktık
ve yaşayıp,
yaşamdan çok şey umarak,
yetişkinler ormanında kaybolacaktık.
(Yılmaz ODABAŞI)

Tanıdınız mı?

EMİR BALIK MARKET KATKILARIYLA

Samsunluyu balık-ekmeğe doyuralım kampanyamıza  tüm hızımızla devam ediyoruz. Ta ki siz balık-ekmekten bıktık diyene kadar da devam edeceğiz. Şimdi size bir fotoğraf sunacağız. Fotoğrafı tanıdıysanız cevaplarınızı Saat 17.00'e kadar bekliyoruz. önceki günkü fotoğrafımızdaki yer bir höyük idi. Doğru cevabı veren Osman Ölçer oldu. Balık-ekmek kazandı. Bugünkü fotoğrafımızı ya da fotoğraftaki herhangi birini tanıdınızsa Bize bildirin. Cevaplarınız için adresimiz [email protected] veya [email protected]. Tel: 420 04 28 Emir Balıkçılık Market Tel: 435 50 51

GÜZEL SÖZ

Eş seçmek, kitap seçmeye benzer; iyi tasarlanmış bir kapak ve cilt ilginizi çekebilir ama içeriği sağlam olmadıkça, sonunu getirmek zordur.
(KONFİÇYÜS)

Özgür Kalanbak'ın objektifi

DOKTOR ÇOK KIZDI!

Temel bel ağrısı çekiyormuş. Bir Gün bu ağrıya dayanamayıp doktora
Gitmeye karar vermiş. Doktor bel ağrıları için temele fitil vermiş ve bunu her gün anal yoldan al demiş.
Temel tamam diyerek evine dönmüş. Evde karısı Fadime sormuş;
"Doktor ne dedi Temel?"
-"Valla böyle bir şey verdi."
-"Eee ne yapacakmışsın bunu?"
-"Her gün anal yoldan alacakmışım."
-"O ne demek ki? "
"Bilmiyorum"
"Ben de bilmiyorum, doktoru arayıp öğrensene."
Temel doktoru aramış.
-"Doktor bey kusura bakmayın ben bunu ne yapacağımı anlayamadım"
Doktor: -"Anüsten alacaksınız beyefendi."
Temel tamam diyerekten Telefon u kapatmış ve karısına dönüp;
"Anüsten alacakmışım"
Fadime: -"O ne demek?"
-"Bilmiyorum"
-"E ben de bilmiyorum şunu adam gibi yarın doktora gidip öğrenelim."
Ertesi gün Temel doktorun odasına girer.
-"Doktor bey ben bunu ne yapacağımı gene anlamadım."
Doktor: -"Makattan alacaksınız."
Temel dışarı çıkıp tekrar anlamadığını Fadime'ye söyler.
Fadime sinirli bir şekilde:
-"Niye şunu adam gibi öğrenmiyorsun" der.
Temel cesaretini toplar doktorun odasına tekrar girer ve sorar:
-"Doktor bey cehaletime verin ben bunu gene anlayamadım."
Doktor:
-"Beyefendi kıçınıza sokun"
Temel dışarı çıkar, Fadime sorar:
-"Ne oldu Temel?"
-"Valla bilmiyorum ama doktor çok kızdı."