Amerika Başkanı George W. Bush"un görev süresi 2008 yılı Kasım ayında doluyor. Başkan Bush Beyaz Saray"dan ayrılmadan Ortadoğu"da ilerleme kaydedilmesi için son zamanlarda çalışmalarını artırdı. Ürdün kralı Abdullah ve Bush geçtiğimiz günlerde bir araya gelerek Filistin ve İsrail arasındaki görüşmelere ivme kazandırmak amacıyla girişimlerde bulundular. Ayrıca Başbakan Recep Tayip Erdoğan"ın da özellikle Suriye-İsrail ilişkilerinde aktif rol üstlendiği basına yansıdı.

Ortadoğu, konumu itibari ile yüz yıllardır ilgi odağı oldu. İkinci Dünya Savaşı"ndan sonra İsrail Devleti"nin kurulmasıyla Ortadoğu coğrafyası bitmeyen ve her geçen gün kronikleşen sorunlar yumağı haline geldi. Yazımızın başlığında sorduğumuz soruya gelince; “Ortadoğu"da sorunu ne zaman çözülür?”bu sorunun cevabını bilen yok ve muhtemeldir ki; önümüzdeki dönemde de sorumuz yine yanıtsız kalacak. Çünkü başta Filistin-İsrail anlaşmazlığı olmak üzere Amerika"nın Irak"ı işgali ve Amerika ile İran gerginliği uzun vadede çözüme kavuşması oldukça zor konuların başında geliyor.

Ortadoğu"da yaşanan sorunlara iki farklı açıdan yaklaşmakta yarar var diye düşünüyorum. Öncelikle siyasi açıdan Ortadoğu tam bir sorun yumağı. Devletlerarası dengeler oldukça hassas. Nitekim 1994 yılında başlaması muhtemel Filistin-İsrail görüşmeleri, aradan 14 yıl geçmesine rağmen her hangi bir ilerleme kat edemedi. Bunun en acı kanıtı ise başta da belirttiğimiz Ürdün kralı Abdullah ve Bush"un taraflardan(Filistin-İsrail) takvim belirlenmesi isteğidir. Özellikle İsrail"in Filistinli masum halk üzerinden yürüttüğü politikalar yıllardır görüşmeleri tıkayan ve yeniden başa sarmasına neden olan olayların başında geliyor. Ayrıca arabuluculuk görevi üstlenen devletlerin de tarafsızlık durumları siyasi açıdan tartışılması gereken bir konu. Buna en güzel örnek devletler üstü bir yapıya sahip Birleşmiş Milletler Örgütü"nün Ortadoğu coğrafyasında meydana gelen insanlık dışı olayları kınamaktan öteye gidememesi. Ortadoğu Sorunu"nun ikinci boyutu ise ekonomik açıdan başta Amerika olmak üzere birçok devletin ilgi odağı olmasıdır. Ekonomik açıdan Ortadoğu Sorunu irdelendiğinde Filistin-İsrail sorununu bir kenara bırakmak gerekiyor. Zira 2003 yılında Irak"ın işgaliyle başlayan süreçte dünyanın en önemli petrol kaynakları Amerika"nın kontrolüne geçti. Ayrıca Ortadoğu"nun yeniden inşaası birçok devletin iştahını kabartan ekonomik faydaların başında geliyor. Geçen gün basında çıkan trajikomik olay şöyle; Amerika tarafından Bağdat"ta yapımına başlanacak Disneyland için yaklaşık 500 milyon dolar harcanacakmış. İşte Irak"ta gelinen son durum bu!!!

Sayın Başbakan"ın iyi niyetli çabaları, Amerikan seçimleri öncesinde görüşme takviminin Başkan Bush tarafından oluşturulmak istenmesi, Eski ABD Başkanı Jimmy Carter"in Ortadoğu ziyareti; tüm bunlar, maalesef Ortadoğu Sorunu"nun çözümüne katkı sağlamaktan öte Ortadoğu"nun gündemde kalmasını sağlıyor.