Okullararası gençler kız-erkek kategorilerinde Türkiye finalleri Samsun’da 22-25 Mayıs tarihlerinde oynandı. Her iki kategoride de Samsundan temsilcimiz vardı.

Samsun Gülizar-Hasan Yılmaz Spor lisesi kızlar’da geçen seneki Türkiye şampiyonluğunu unutturarak Türkiye üçüncülüğü ile yetindi. Kızlarda Denizli Servergazi Borsa İstanbul MTAL Türkiye şampiyonu oldu.

Erkeklerdeki temsilcimiz Samsun Özel Canik Uğur Anadolu lisesi, İstanbul Özel Merter Final Anadolu lisesi ile oynadıkları Türkiye finalinde rakibine 4-1 yenilerek Türkiye ikincisi oldu.

21-27 Temmuz tarihlerinde Fas Casablanca’da Dünya liselerarası futbol şampiyonasında ülkemizi bu iki takım temsil edecekler. Takımlara başarılar dilerken final müsabakalarına katılan tüm takımlara da teşekkür ederiz.

Gelelim organizasyondaki yıllardır süregelen eksik ve yanlış bulduklarıma. Türkiye şampiyonasına gelen bu takımlar ülkemizdeki önemli kulüplerin kategorilerine göre önemli alt yapısını oluşturmaktadırlar. Bu sporcular milli takımlarımızda da yer almaktadırlar. Böyle üst düzey rakiplerin beş gün hiç ara vermeden üst üste maç yaptırılması spor sağlığını ve spor bilimini bilmemekten başka bir şey değildir.

En azından final öncesi bir gün ara verilmeliydi. Her takımda en az beşer oyuncu üst üste oynanan bu maçlardan dolayı sakatlıklar yaşadı. Neden böyle bile bile yapılıyor yıllardır diye sorguladığımızda hep aynı cevap ekstra takımlara bir günlük harcırah vermemek için cevabını alıyoruz.

Ancak bu sakatlıklar final maçlarına yorgunluk ve hiç dinlenemeden çıkmak final maçının havasına da olumsuz yansıyor. Büyük sularda yüzerken küçük derelerde boğulmak tam buna denilir. Takımların yöneticileri, teknik ekipleri ve futbolcularının içinde olduğum da hep bu konu konuşuldu. Artık gençlerin sesine kulak verilmesi gerekiyor. Spor bilimi de bunu kabul etmiyor.

Samsun açısından organizasyona bakınca Samsunun iki temsilcisinin olduğu bilinmekte idi ve bunlardan her ikisinin de final oynama olasılığı çok yüksekti. Ve Samsun Uğur okulları finali oynadı. Televizyondan da canlı verilen final maçının daha düzgün bir stada alınması çok zor değildi. Tribünler futbol seyircisi, okullarını desteklemeye gelen öğrencilerle doldu taştı.

Birçok insan ayakta ve tel örgülerin önünde maçı seyretmek zorunda kaldı. Canlı yayın ekibinin çıkartıldığı yer 1*1 metre kulübenin üstü, yayın yapan ekip kulübeden düşse rezillik rezillik rezillik ve düşmemesi zaten büyük beceri idi kameraman arkadaşa da ödül verilmeliydi.

Bu saha da Türkiye şampiyonası finali oynanacak ve tıklım tıklım dolacağı çok net belli iken tribün koltuklarının pisliği koltukların belki de aylardır duran çamur toz ve maçlarda milli yiyeceklerimizden olan bir kamyonet çekirdek çöpünün temizlenmemiş olması, yüzlerce insan gelecek buraya bir parası ile insanlara çay satacak stant kurdurulmaması bizim her türlü konudaki ORGANİZASYON BECERİKSİZLİĞİMİZİ göstermektedir. Okullarda Seçmeli Organizasyon becerileri dersi konulmalıdır.

Yöneticilerimiz bu eksikleri göremiyormu? derseniz. Maça Canik Kaymakamı, İl ve ilçe milli eğitim müdürleri ve protokolden katılım son derece yüksekti tam da burada organizasyon becerimiz gün yüzüne çıktı. Koşa koşa tesis çalışanı arabadan aldığı toz bezi ile kaymakamın oturacağı koltuğu temizledi. Böylece ORGANİZASYON dersinden geçmiş olduk.

Benim de daha yeni ilk kez giydiğim takım elbise tozdan familyalık oldu. Daha çok yol almamız her konuda gerekiyor diye düşünüyorum. Personel eksikliği bütçe bunların hepsi topu taça atmaktır. Canik belediyesine söyleseler yapmazmıydı. Bence böyle bir final için herkes yapardı. Dedim ya ORGANİZASYON yapamıyoruz ama ORGANİZE İŞLER bizim işimiz. Olan benim takım elbiseye oldu.

Görüşmek üzere...