Merhaba sevgili dostlar,

Artık Türkiye'de hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak. Ben yaptım da oldu,benden sonrası tufan,Ben istediği gibi at oynatırım sonrada geçer seyrederim anlayışı ülkemizde bitti artık.Milletimize eza cefa sıkıntı verenler devletin zirvesinde ve her kademesinde sıkıntı çıkartanlar Yüce Türk adaleti önünde er yada geç hesap vereceklerdir.

12 Eylülden hesap sorulamaz, ilgililer yargılanamaz deniliyordu ve hatta kanun maddesi ile koruma altına alınmışlardı. Demek ki yanlıştan belirli bir zaman dönülüyormuş.

Ne zaman başları sıkışsa ortalığı çözümsüz hale getirip kördüğüm yapmaya kalksalar aba altından sopa gösterim, maksatları üzüm yemek olmayıp bağcıyı dövmek olanlarda yanlışlarının hesabını Türk Adaleti önünde verecekler.Alınları açık olanlar hesap vermekten yargılanmaktan asla korkmazlar.Gizleyecek saklayacak bir şeyleri olmayanlar iftiralara maruz kalanlar yargılanmaları ile gurur duymalıdırlar.Bu cihette hareket etmeyenler tavuğun küçücük bir yumurta çıkartırken ortalığı ayağa kaldırması gibi ortalığı ayağa kaldırmayacaklar ve yargıya güvenecekler.Boşuna atıp tutmayacaklar ve milletimizin kafasını karıştırmayacaklar saçma sapan beyanatlarla.Hakikatler er yada geç ortaya çıkacaktır.Güneşi balçıkla sıvayamazsınız.

Dün ve bugün devletin ve milletin sevk ve idaresinde olanlar yanlışlarının hesabını er yada geç Milletimizin huzurunda Türk Adaletine vereceklerdir.Bugün bu makam ve mevkide olanlar hakkaniyet ölçüleri içerisinde adab-ı muaşeret kuralları içerisinde görevlerini Devletimize ve Milletimize layık bir şekilde yerine getirmelidirler.Hiç kimse samanın altından su yürütmeye kalkmamalı,kalkarlarsa bir gün hesap verebileceklerini asla unutmasınlar.Yarın bu yüce makam ve mevkilere gelecek olanlar da şimdiden hesaplarını kitaplarını iyi yapsınlar kendilerini bu makamlara layık bir şekilde yetiştirmeye çalışsınlar.

Egenekon,Balyoz,Kck davalarını takip ettiğimizde neler neler olmuşta haberimiz yokmuş dedirtecek olaylara tanık oluyoruz.Son meşhur tank yürüten davaya baktığımızda kendi el yazmalarını karşısında görenlerin dili damağı tutulup inkar edecek halleri kalmadı.Bir söz vardır “Hiçbir cinayet kusursuz değildir” diye.Ne kadar plan yaparsanız yapın hiçbir plan kusursuz değildir.Bir yerde mutlaka hata ve yanlış vardır.Bu hatalar ve yanlışlar farklı emeller içerisinde olanların niyetlerini açık ve net bir şekilde ortaya çıkartmaktadır.Kaldıki bu hatalar devletimizin ve milletimizin birlik,beraberlik ve bütünlüğünü bozabilecek hatalardır.

Bu ülkenin kaynaklarını bir gecelik faizlerde,onun bunun ihalelerinde çar çur ederek yiyenler,devletin ve milletin teslim ettiği makamları kendi çıkar ve egoları için kullananlar,Akıllarından ihtilal devrim gibi ifadeleri geçirip uygulama noktasına gelenler hesaplarını mutlaka ödeyeceklerdir.

Yargının bağımsız olmadığından, yargıya siyaset bulaştığından bahsederek ortalığı bombardımana tutanlar dün bir adalet bakanının ben sağcıları, ülkücüleri hakim savcı yapacak kadar aptalmıyım dediğini ne kadar çabuk unuttular. Bu yaygaracılar 12 Eylülün akabinde görülen sağ ve sol davalarında ne kadar haksızlık yapıldığını taraflı davranıldığını, hakimlerin binlerce yanlış ve taraflı kararlar verdiklerini ne çabuk unuttular. Bundan 3-4 yıl önce yargıyı bağımsız tarafsız görüyorlardı da şimdi ne oldu görüşleri neden değişti birden bire.

Devletin herkesin başına bir polis dikecek hali yoktur ama her vicdanın bir polis olmasını sağlayacak imkanlara sahiptir.Bu yüzden yetişecek olan nesillerin vicdanlı olabilmesi,hak ve hakkaniyet içerisinde olabilmesi,Devletine ve Milletine bağlı bireyler olabilmesi için temelden gerekli eğitimi vermesi gerekmektedir.

Bizler Hazreti Ömer (R.A) gibi adil idareciler istiyoruz. Dağda bir kurt bir kuzuyu kapsa sorar adli ilahi hesabını Ömer'den diye düşünen idareciler istiyoruz.Bugün devleti ve milleti idare edenler yarın İlahi adalet önünde hesap vereceklerini asla unutmasınlar.Nasıl ki bir hamal sırtındaki bir ipin hesabını verememişken Bir Milletin geleceğini kaderini belirleyip kararlar alan en küçüğünden en büyüğüne kadar gerek siyasi otoritenin temsilcileri gerekse idari kadronun makamlarına oturanlar İlahi adalet önünde hesaba çekileceklerini asla unutmasınlar.Halk arasında bir tabir vardır tatlı tatlı yemenin acı acı geğirmesi olur diye,bu yüzden beyler yediklerinize dikkat edin gerisi malum işte.

Üniversitelerimizde ikna denilen odalarda inancı için başını örtüp gereğini yerine getiren kardeşlerimizin başından örtüsünü zorla alıp açan ve onları ağlatan zihniyet elbette bir gün bunların hesabını verecektir. Bu zihniyet demokrasi havarisi kesilirken Cumhuriyet sevdalısı kesilirken, demokrasinin ve cumhuriyetin bu insanlara vermiş olduğu hak ve özgürlükleri asla kısıtlayamazlar.

Türkiye gerçekten bölgesinde büyük ve güçlü bir ülkedir. Ne fırtınalar ne boranlar ne tayfunlar gördü ve hala dimdik ayakta durmaktadır. Kimler hem içeriden hem dışarıdan bitirmeye çalışmadı ki bizi ama hiç biri emellerine nail olamadı. Biz sarmaşık değiliz, ulu bir çınarız ve devasa bir devletiz ,milletiz.

Vatanımızın Devletimizin ve Milletimizin bekasına varlığına ve birliğine gölge düşüren hareketler içerisinde bulunanlar hesap günü geldiğinde önlerine konulan hesaba itiraz etmeyecekler.

Sevgi ve Saygılarımla..,

Allah(C.C) Yar ve Yardımcınız olsun…