FARKIMIZ BURADA

Adamın birisi demiş ki hastayım dedim inanmadınız, öldüm şimdi ne olacak, yaklaşık altı aydan beri Ak Parti il kongresi ile ilgili sürecin geleceği noktayı yazıp, çizmemize rağmen işlerine gelmeyenler kafalarına göre veya menfaatleri doğrultusunda konuştular, yorum yazdılar, köşe yazdılar, sizin anlayacağınız ağzı olan konuştu. Yaklaşık otuz yıllık siyasi tecrübem bu işin olmazsa olmaz Osman Çetinkaya'ya kalacağını söylediğinden ısrarla bu düşüncelerimi ifade ettim.

İşin enteresan yanı gerek yaşam biçimi, gerek dünya görüşü, gerekse karakteri Ak Parti ile mota mot ters olan insanların fikir beyan edip, bazı Ak Partililerin de onlara payanda olması insanı bir yerleri ile güldürüyor. Adamlar oturup kalkarken Ak Partiye küfrediyorlar, gazeteleri yirmidört saat Ak Partiye küfreder, solcu, komünist, leninci, maocu, Ateist, Allahsız, kitapsız adamlar kalkar fikir beyan ederler, bazı siyasi hurdalar da bunlara destek olmaya kalkarlar.

Adamın birisi bundan beş yıl önce sahibi olduğu gazetenin köşe yazısında bu şehirdeki tek sosyal demokrat gazeteci benim, bu gazeteyi asla satmayacağım, Ak Partililer gazeteleri satın almaya başladılar ama ben ilkelerimden ve duruşumdan asla ödün vermeyecek bir dava adamıyım şeklinde yazı yazacak kadar ilkeli olduğunu iddia ediyordu, aradan bir hafta geçmedi ki bize gazetesini satın almamız için haber gönderdi, ardından biz almayınca başkasına sattı, sadece satmakla da kalmadı, bir hafta önce küfrettiklerine methiyeler dizmeye başladı. Sahibi olduğu gazeteyi satıp, başkalarının yanında çalışmak zorunda kalan bu arkadaşımız bir kaç gün önce kalkıp Ak Partiye ağabey modeli gerek diye bir yazıyı kaleme alması çok ilginç geldi bana.

Peki bu arkadaşımız bunu yazdı da diğerleri ne yaptı derseniz … Şarlatanları ciddiye almaya gerek yok zira bunlardan bir kısmı yetmişlik rakıya, bir kısmı bir mutfak tüpüne veya elli liraya haber yaptıklarına bizzat şahit olduğumdan onları geçiyorum, ancak temayül oylaması ile ilgili yaptığımız haberleri eleştiren arkadaşımıza geçen hafta yazdığım cevabı hatırlayanlarınız bu arkadaşımızın henüz bir haftalık bir süre geçmeden düştüğü pozisyonu ve yazdığı yazıları görünce işte farkımız dedim.

Bu arkadaşımızın durumunu neye benzetiyorum biliyor musunuz Çatalçam eski Belediye Başkanı Osman Çavuş çok nüktedan bir arkadaşımızdır, sürekli fıkra anlatır, ancak bu anlatacağım fıkra değil, bizzat kendi yaşadığı olaydır. Köylerindeki çeşmenin suyunu birisi kesmiş, kahvede herkes kimin kestiğinden bahsederken bir tanesi ısrarla bu suyu kesse kesse falanca keser, ondan başka kimse kesmez, o aşağılığın birisidir deyip adamın aleyhinde verip veriştirirken; bir taksi durmuş ve içerisinden aleyhinde konuştukları adam çıkmış. Herkes gözünü taksiden inen adamın aleyhinde konuşanın üzerine çevirince adam gayet pişkin, pişkin “Arkadaşlar ben size bu adam bu suyu kesmez demedim mi” deyince millet orayı terk etmiş. İşte bu gazeteci arkadaşımızın da durumu Osman Çavuş'un yaşadığı olayın bir benzeri, daha düne kadar karşı çıktığı Osman Çetinkaya'ya methiyeler düzmeye başladı bile.

Hayatımın hiç bir döneminde rüzgara göre yelken açmadım, zaman, zaman kavga ettiklerimle uzlaştığım olmuştur ancak adam makamda mevkide diye asla onunla birlikte olmadım, Adem Güney il Başkanı olmadan onunla aramız gayet iyi idi, hatta gazetemizde köşe yazısı yazıyordu ama il Başkanı olduktan sonra onunla sürekli kavgalı oldum, bu kavganın nedeni şahsi değil, ilkeseldir, yarın Osman Çetinkaya yanlış yaptığında aynı tavrı rahatlıkla koyarım. Benim için önemli olan insanlar değil, davranış biçimleridir, adamın gücü varmış veya yokmuş beni hiç ilgilendirmiyor adam yanlış yapmış ise biz gereğini anında yaparız.

Ak Parti İl başkanlığı temayül yoklaması sonuçlarını yayınladığımız için bir hayli rahatsız olanlar oldu, hatta bazı İl Başkan adayları Ak Parti Genel Merkezinde yapılan temayül oylamasına güvenmediklerini söyleyince Ak Parti genel merkezi telefon anketi yaptı, o ankette çıkan sonucun aynı olduğunu bizim dışımızdaki basın organları verdi. Temayül oylamasının sonuçlarını kimsenin bilemeyeceğini ifade eden Milletvekili arkadaşımız çok haklı çünkü ; Ak Parti Genel Merkezinde en ufak bir ağırlığı olmadığından öğrenme şansı da yok, bu arkadaşımıza tavsiyem sürekli bizi gidip Ak Parti Genel Merkezine şikayet edinceye kadar sorumlu olduğu ili ne hale düşürdüğüne bakmasıdır. İl Başkanına şiddetle karşı olacaksınız, ondan sonra da çıkıp yönetime şu girer bu giremez diyeceksiniz, adama sormazlar mı ki 'hangi yüzle arkadaşım' diye… Yirmi beş kuruşa şoför mahallinin bittiğini unutanlara hatırlatılır. Kalın sağlıcakla