Artık günümüzde herşeyi internetten araştırıp öğreniyoruz. Bu durumun kullanıma göre faydası da olabiliyor zararı da. Adres arıyoruz, yemek tarifi bakıyoruz, tarih araştırmaları yapıyoruz, merak ettiğimiz kişiler hakkında bilgi ediniyoruz. Rüya görüyoruz tabirine bakıyoruz. Bir de hastalık araştırıyoruz.

 Siberkondri, bir diger adı," hastalık arama hastalığı".

Sağlıkla ilgili endişeleri olanların her fırsatta,kendinde gördüğü her durumu uzun uzun araştırma yapması. İnternetten bakıp,okuyup kendi teşhisini kendi koyma hali. 

Belki de gerçekten bir hastalığı yok kişinin,oradan okuyup hasta olduğunu düşünüp,bir uzmana sormadan, kaygıyla teşhis koyuyor, kendi kendine tedavi araştırıyor.

Bir tahlil yaptırmadan,emin olmadan kendini riske atarak, ilaç ya da bitkisel yöntemlere başvurabiliyor. Her tedavi kişiye özeldir.Bir ilaç birine iyi gelirken diğerine zarar verebilir.

Bu durum televizyona çıkan doktorları takip edenlerde de oluyor. Annelerimiz daha çok televizyonda doktor takip ediyorlar,buna beni annem de dahil. Arıyor beni  bazen"bak aç şu kanalı şu hastalıktan bahsediyor izle". Kurutmadığı yaprak bitki kalmadı. Oysa o bitkiyi ne kadar kullanacağımız ya da vücudumuzun o bitkiye göstereceği reaksiyon önemli. Belki o bitkiye alerjimiz var bilmiyoruz.

Yapılan araştırmalara göre, hastalık belirtileri ya da şikayetleri olduğunda internete en çok Z kuşağı başvuruyor, aile hekimi ya da uzman doktordan ziyade internetteki bilgiye daha fazla güveniyorlar.

Siberkondri durumu cinsiyete ve eğitim düzeyine göre değişiklik gösteriyor.Bayanlar erkeklerden daha fazla bu konuya eğilimli ama erkeklerin sayısı da azımsanmayacak düzeyde.Eğitim düzeyi arttıkça siberkondrinin azaldığı görülmüş.Sosyal medyayı kullanma sıklığı ve süresi de önemli.Ne kadar çok vakit geçirilirse bu duruma maruz kalma,buna eğilim gösterme durumu artıyor.

Özellikle bu pandemi döneminde bu problemin arttığı bir gerçek.Bağışıklığı güçlendirmek,covide karşı korunmak için insanlar internetten çare aradılar.Kullanılan vitaminlerin,bitkilerin oranı oldukça yüksek.Oysa bilmeden kullandığımız vitaminin fazlalığı sıkıntılara, farklı hastalıklara yol açmakta.Aslında hastalıkların çoğu psikolojik tabanlı.Vücudumuzun yaşadığımız sıkıntı,stres ve travmalara gösterdiği tepkiler.

Yani gerçekte bir hastalığımız yoksa biz böyle oradan buradan okuyup, araştırıp kendimizi hasta olduğumuza inandırabiliriz ve vücudumuz da buna uyum sağlayabilir.Okuduğumuz belirtileri psikolojik olarak hissedebiliriz.Buna "Nosebo etkisi" deniyor.Negatif düşüncelerin bizleri, sağlığımızı kötü yönde etkilemesi olarak tabir edilir.

 Siberkondri belirtileri gösteren kişilerin kaygı düzeyi yüksek kişiler olduğu gözlemlenmiş.En iyisi bu durumu hastalık ve kaygı düzeyine taşımadan bir  uzmana danışmak.Hastalığı gözümüzde büyütmeden, teşhisi de tedaviyi de uzmanına bırakmak lazım.Evet internette uzman hekimlerin yazıları da var ama buradaki bilgiler genele hitap eder, oysa biz özeliz, ayrıca o yazılar  sadece bilgi amaçlıdır.