Çoğu kişinin bildiği gibi 2 Ağustos tarihinde Türkiye'de Instagram'a erişim engeli getirildi.

BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) yetkililerinden edinilen bilgiye göre Instagram "katolog suçlar" nedeniyle kapatıldı.

Nedir bu "katalog suçlar"?Merak edenler için önce bu suçlar neler bir bakalım:

- Kasten öldürme,İntihara yönlendirme,Göçmen kaçakçılığı,İnsanlığa karşı suçlar ve örgütlü işlenmesi,Çocukların cinsel istismarı,Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma,Devlet güvenliğine veya Anayasal düzene karşı suçları işlemek amacıyla örgüt kurma,TC hükümetine karşı silahlı isyan, Sağlık için tehlikeli madde temini,İşkence,Müstehcenlik, Fuhuş,Askeri tesisleri tahrip ve düşman askeri hareketleri yararına anlaşma,Suç işlemek için örgüt kurma, Kumar oynanması için yer ve imkan sağlama,Atatürk aleyhine işlenen suçlar, İnsan ticareti suçu, Nitelikli yaralama,Ağırlaşmış işkence suçu,Hırsızlık ,Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak.

Yapılan açıklamalarda sosyal medya platformunun "katalog suçlara" uymadığı gerekçesiyle erişime kapatıldığı bildirildi.

Batılı ülkeler söz konusu olduğunda sosyal medya platformlarının "katalog suçlar" başta olmak üzere birçok konuda hızlıca tedbir aldığı, Türkiye'nin de aynı hassasiyeti beklediği bildirildi.

Ülkemizde uzun süredir temsilcilikler açılmasını talep edilmesine rağmen bu karşılık bulmadığı gibi,ülkemiz insanının hak ihlallerini de önemsememektedir.

Bildiklerini okuyor,istediklerini yayınlıyor,istemedikleri hesaplara erişim engeli koyuyorlar.

Bu kapatmanın başlangıcı ne idi?

İletişim Bakanı Fahrettin Altun, Instagram'ın Haniye ile ilgili paylaşımları engellediğini belirterek "Haniye'nin şehadeti nedeniyle insanların taziye mesajını yayımlanmasını herhangi bir gerekçe göstermeden engelleyen sosyal medya platformu Instagram'ı şiddetle kınıyorum.Bu açık ve net bir sansür girişimidir",ifadesiyle bu olayın sebebine ilişkin açıklama getirmiş oldu.

Daha önce de Instagram Gazze paylaşımları, Filistin halkına uygulanan soykırım ve insanlık dışı savaş suçlarının paylaşımlarını yapan insanların hesaplarına erişim engeli getirmiş, paylaştıklarını silmiş,karartmalar getirmişti.

Şimdi de onlara göre terörist olarak gördükleri Haniye'nin şehadetine ilişkin paylaşımlar yine bu sosyal medya platformunu rahatsız etti, paylaşımlara engel getirmeye kalktı.Türkiye de buna sessiz kalmadı.

Onlara göre Hamas terör örgütü, PKK değil.

Bize göre PKK bölücü terör örgütü ve Hamas da 1948' den bu yana ülkesini işgal etmiş, arsızca topraklarına çökmüş, çoluk -çocuk , Kadın -erkek Filistinlilerden istediğini yıllardır evinden alıp işkence yapmış, öldürmüş,her bir fert ve evi gözetleyen , insanları mülteci kamplarına hapseden, vicdansız, kanunsuz,insan haklarını hiçe sayan hatta insanlıktan uzak olan İsrail'e karşı,halkı için mücadele veren mücahitlerdir.Asıl terör örgütü gibi hareket eden ve terör suçu işleyen soykırım yapan İsrail'dir.

Bu sosyal medya platformları ABD kaynaklı şirketlerdir.Ve ABD de İsrail'in sağladığı ekonomik çıkara gebedir.Geçenlerde Netanyahu'yu konuk ettikleri ABD kongresinde bu katili, her dakikada bir alkışlayarak gösterdiler bunu zaten.

Türkiye de bu olaydan mütevellit kendi hassasiyetlerinizi bize dayatamazsınız,bu ülkede hizmet verip, bu ülkeden para kazanıyorsanız bizim hassasiyetlerimizi de dikkate alacaksınız, tarzında tepkisini ortaya koymuş durumda.

Gelelim başlıktaki konuya; Instagram yoksa tatil yok!!

Peki bunun bizim halkımız üzerinde etkisi ne ?

Bana sorarsanız benim için pek birşey değişmedi.Yokluğunu çok da hissetmedim.Ama o kadar çok insan Instagram ile yatıp,onunla kalkıyordu ki onların hayatına büyük darbe vurdu Instagramın olmayışı.

Haberlerde gördüm, nasıl isyan ediyorlar.

"Instagram yoksa tatil yok" diyorlar.İnsanlar Instagram da paylaşım yapamayacağı için tatillerini iptal ediyorlarmış.Ne acı bir durum.İnsan ne için tatile ihtiyaç duyar,ne için tatil yapar?

İnsanlara göstermek için mi onca yol tepilir,onca para verilir?Ya da paylaşmadıktan sonra tatilden keyif alamamak nasıl bir mantık ile açıklanır?Bu noktada şunu söylemek mümkün, bağımlılık mantıkla açıklanmaz.

Sosyal medya bağımlılığı tahminimizden daha fazla insanımızı ele geçirmiş durumda.

Tatile gitmişken paylaşım yapmak ayrı bir şey,bu anlaşılabilir bir olay.Hepimiz yaptık, yapıyoruz, gördüğümüz güzellikleri paylaşıyoruz.Ama paylaşım yapmak için bir yere ya da tatile gitmek,sırf o odaklı olmak ayrı bir olay.Sorun da bu zaten.Tatili bir keyif, dinlenme, eğlenmek için faaliyet olarak görememek,anı yaşayamamak, mutluluğu boş şeylere bağlamak, o insanların psikolojisinin pamuk ipliğine bağlı olduğunu gösterir.

Bir kız da" kaç tane konser bileti aldım,story paylaşmadıktan sonra hiç bir anlamı yok,ben şimdi ne yapacağım,bu biletleri geri mi vereyim?" diye büyük bir çıkmazın içine girmiş.

Artık insanlar kahve storysi paylaşamadığı için de kahve içmeyi,sunum masalarını paylaşamadığı için birilerini davet etmeyi bırakır mı diye bir soru geliyor aklıma?

Instagram yoksa kahve de yok!!

Bir de ordan birbirine rahatça laf sokanların da içinde kaldı, şimdi nasıl rahatlayacaklar?

Ne günlere kaldığımızın acı tablosu.

Sosyal medya hayatımızı, ilişkilerimizi, alışkanlıklarımızı, bakış açımızı değiştirdi.Oradaki sanal yaşam insan beklentilerini ulaşılmaz noktalara taşıyor, gerçek ve sanal arasındaki uyumsuzluk insanları boşluğa, mutsuzluğa ve depresyona sürüklüyor.

Gittikçe şişen bir balon misali sosyal medya odaklı yaşayan insanların hayatları,balon patladığında yüksekten düşüp yere çakılmak kadar acı verici oluyor.

Başka insanlara göstermelik bir yaşantı ve paylaşılan hayatlara karşı oluşan kıskançlık, insanın kendine ve oradaki karşısındakilere karşı öfke oluşturuyor.Onlar gibi yapamadığında ya da yasayamadığında yetersizlik duygularının pençesine düşüyor.

Hayatlarındaki boşluğu sosyal medyayla dolduranlar şimdi o boşluk içinde kendini çaresiz ve mutsuz hissediyor.