Son günlerde gazete ve televizyonlarda sıkça duyduğumuz şiddet haberleri toplumumuzun nasıl bir safhaya geldiğinin en tipik göstergesi oldu. Herkesin açılım ve genetiği değiştirilmiş gıdaları tartıştığı şu günlerde şiddet durmaksızın her yerde kendini göstermeye devam ediyor.
Şiddetin artmasında genetiği değiştirilmiş gıdaların ne kadar etkisi var onu bilmiyorum ama bizim giderek toplum olarak genetiğimizin değiştiği muhakkak. Çünkü biz böyle bir toplum değildik. Bu kadar şiddete meraklı ve şiddete eğilimli insanları nasıl ürettik aslında önemli bir araştırma konusu.
Ancak şu bir gerçek ki eğitim sistemimizin etkin ve bireyin ihtiyaçlarını karşılamaya dönük olmayışı, gazete ve televizyonlarda şiddete yönelik yayınların yapılması  herkesce bilinen faktörler. Gazete ve televizyonlar sadece şiddet içerikli yayınlar yapmıyorlar aynı zamanda toplumda meydana gelen şiddet olaylarını da ayrıntılarıyla yayınlayarak bir nevi öğretici ve meşrulaştırıcı bir görev üstleniyorlar.
Sorumlu yöneticilikten uzak sadece reyting almaya dönük bu tür şiddet görüntülerinin ve ayrıntılarının verilmesi şiddetin yayılmasını önlemiyor bilakis artırıyor.  Şiddet şiddeti doğurur. Bu söz sadece fiili bir durumu anlatmıyor aynı zamanda zihnen de buna hazır hale getirildiğimizi ifade ediyor.
Yani sürekli şiddet görüntelerini topluma sunduğunuzda yeterince olgunlaşmamış ya da bilinçten yoksun eğitimsiz kişiler üzerinde şiddetin öğrenilmesi dediğimiz olguyla karşıya kalan birey,  kendini sıkışmış, çaresiz ve ya bunalımda hissettiğinde zihnen şiddete hazır olduğundan ya da şiddete hazır hale getirildiğinden dolayı fiili olarak da şiddete başvurmaktadır.  Artık şiddet; eğitimli eğitimsiz, küçük ya da yetişkin demeden gittikçe hayatımızı işgal ediyor.  Çocukalrımızı hatta kendimizi bu şiddetten uzak tutmak zorundayız.
Evet  genetiğimiz değişiyor incelikli ve nezaketli bir toplum olmaktan şiddet toplumu olmaya doğru hızla yol alıyoruz. Bunun için öncelikle bir eğitimci ve sosyolog olarak eğitimcilerin, ailelerin, siyasi otoritenin, ve en kolay erişime sahip olan iletişim araçları üzerine düşen görevleri hassasiyetle yaparak şiddeti önlemek zorundadır.  Aksi durumda elinizde açılım yapabileceğiniz ya da genetiği değiştirilmiş ya da değiştirilmemiş gıdalar verebileceğiniz sağlıklı bir toplum kalmayacak. Benden söylemesi.