TARİHTEN BİR YAPRAK
Milli nüktedanımız merhum Nasreddin Hoca bir gün Akşehir'e gider. Bakar ki caddeler, sokaklar kilitli parke taşlarıyla döşenmiş, yerlerde hiç çamur yok!
Kendi kendine şöyle der :"Hay Allah razı olsun, şehremininden ( Bu günkü Belediye Başkanı yerinde olan yönetici), ne güzel bir iş yapmış"...
Tam bu sırada iki tane kocaman köpek havlayarak, hocaya doğru gelir..Hoca, sağa bakar, sola bakar, ne kaçacak bir yer var ne de elde sopa! Hemen yerdeki taşlara sarılır, alıp köpeklere atacak ve kendini kurtaracak!
Fakat ne mümkün, taşlar birbirine geçmeli ve sökülmüyor! Köpekler de gittikçe yaklaşmakta...
Bu defa Nasreddin Hocamız avazı çıktığı kadar başlar bağırmaya... "NE BİÇİM MEMLEKET BURASIII.... TAŞLARI BAĞLAMIŞLAR, KÖPEKLERİ SALIVERMİŞLER" diye.
Nasreddin Hocamız, günümüzden yaklaşık 800 yıl evvel 1200 yıllarında yaşamış. Yani tam da "DİRİLİŞ" dizisinde bahsedilen ecdadımız merhum Ertuğrul Beyimizin çağdaşı neredeyse.
Aradan 800 yıl geçmiş durum hâlâ aynı. "Taşlar bağlı, köpekler serbest". Kimsenin aklına "Köpekleri de bağlamak gelmiyor!" O günün köpekleri sokakta bir kaç taneymiş!
Ya bu gün! Yazılı, sözlü, görsel, sanal medyada salya akıtarak sağa sola saldıran, havlayan binlerce var... Ve taşlar hâlâ bağlı!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.