VEFASIZLAR…

Bu haftaki yazımızın başlığı bu “vefasızlar”.  Şahsen vefaya çok önem veririm ama yıllar geçtiğinde arkaya dönüp baktığımızda, kan kardeşi olacak kadar, ölüme beraber yürümeye kadar, neler neler tüm beraberliklerin hepsi puslu hepsi sislerin çok arkasında görünmez oluyor.
    Mesela geçen hafta, Bursaspor-Eskişehirspor maçı, 0-0 devam ederken, “tribünlerden hep bir ağızdan “yönetim istifa, Ertuğrul İstifa” sesleri yükseliyordu. Buna rağmen, Bursaspor 1-0 öne geçti ama yine aynı koro devam ediyordu. Derken Bursa 2-0 maçı galip bitirdi, bitirdi ama tribünler bu haksız tezahüratı bitirmedi.
Oysa Bursaspor 2010 yılında ilk Türkiye Şampiyonluğunu Samsun’un yetiştirdiği efendi, karakterli, iyi futbolcu ve hoca olan Ertuğrul Sağlam’ın Teknik Direktörlüğünde kazanmış, dört şampiyona beşinci şampiyon olarak eklenip, spor tarihine geçmişti. Tribünlerdeki bu acı haksız tezahürat onurlu Ertuğrul Hocayı ağlata ağlata kulübeye oturtmuştu. Bu konuya bir şarkı sözüyle  ekleme yapalımderim. Söz: Aysel Gürel, Sezen Aksu
Müzik: Onno Tunç’un konumuz ile ilintili bir şarkısından bir bölümü anımsayalım;

Sen ağlama, dayanamam
Ağlama gözbebeğim sana kıyamam
Al yüreğim senin olsun
Yüreğim bende kalırsa yaşayamam

Biz de  diyoruz ki; SEN AĞLAMA ERTUĞRUL hocam sen ağlama.
Aynı hoca geçtiğimiz bu pazar günü, STSL de yenilmeyen tek takım olan Rizesporu, deplasmanda 2-3 yendi, 3 puan daha alarak ortalara çıktı. Milli Takım maçları aralığından sonra kendi evinde takımının başında sahaya çıkacak olan Hocadan, Bursaspor’un taraftarları bakalım özür dileyecek mi?
Bazen “vefa” denince espri de yapılmaz değil. Derler ki ha şu İstanbul’daki Vefa semti mi?
Sokak arkadaşlığından, okul, asker, iş, hapishane, oyun, spor, savaş, hac, cami, sanat, mahalle, yazlık ve emeklilik arkadaşlığına kadar, unutulmaz dostluklar kazınmıştır beyin hücrelerimize. Bugün belki de çok vefalı arkadaşlarımızın adını bile unutmuş olanlarımız vardır. En acısı, hep elinden tuttuğun, iyilik yaptığın, ama o’nun artık başka çevrelerde içtimai seviyesinin yükseldiği ortamlardaki kahkaha sesleri, “seni unuttum” der gibi.
Yine de biz acımaya devam ediyoruz bu vefasızlara ki, “yazıklar olsun yine yanlış yaptı” diye. Naçizane bizim de devletin siyasetin ve makamların, maddi zenginliklerin ve de manevi zenginliklerin zirvesine yükselen ve inişlerine devam eden bir çok vefasızımız var. Rabbim kalplerimize vefa ihsan etsin.