Yaşar Yeşilyurt

Yaşar Yeşilyurt

Zihinsel efendileri - 2

          Medyanın zihinlerimiz ve vicdanlarımız üzerinde hükümranlık kurmaya aday kılan güç sadece tek tek programların mesajlarından kaynaklanmıyor. En az o tekil mesajlar kadar önemli bir başka yönlendirici boyutu vardır. Bütünsel sunum özellikleri. Medyaların etkisi esasen kısa dönemde değil uzun dönemde kendisini göstermektedir. Bunda tekil mesajların taşıdıkları yönlendiricilikten çok bütünsel sunum özellikleri rol oynamaktadır. Bu bağlamda medyaların gizlice zihinlerimiz üzerine 4 anlayışı fısıldamaktadır.

          1. Bildiğin dünyadasın, değişen bir şey yok, rahat ol, kıpırdama. Medyalar bu gizli cümleyi kulağımıza fısıldıyor. Huzurlu ve sakin olmamızı bizden istiyor. Bunu televizyonda açık seçik görmek mümkündür. Televizyonun her gün sadık kaldığı bir günlük formatı vardır. Bu akış ancak harp, darp, terör gibi çok ender durumlarda değişikliğe uğrar. Diğer zamanlarda haberlerin saati, eğitim programlarının saati, müzik yayınlarının saati, eğlence yayınlarının saati hiç kıpırdamaz. Bu tek düzenlilik yayınların iç sıralamasında bile vardır. Bu sıralama ancak nadir durumlarda yayın akışını bozabilir.
       
          2. Olarak dünya işleri karmaşık, bu karmaşıklığa senin aklın ermez. Bırak erbabı halletsin. Televizyon esas itibariyle herkese her şeyden söz etmek zorunda. Günümüz toplumu da her şeyi seyretme eğiliminde, madem her şey bir düğmenin altında şu her şeye bir bakalım kolaylığında. Dünyada her ne oluyorsa olsun öğrenmeye çalışan insanlar aşırı yüklenmişlikten dolayı bir karmaşayı yaşıyor. Gerçekle ilgili bir değer yargısı belirtmek zorunda kaldığımızda birde bakıyoruz ki bir fikrimiz yok ya da sadece malumat düzeyinde var. İşte o an gizli bir cümle aklımıza geliyor. Dünya sorunları karmaşık bırak erbabı halletsin. Sonra bizden iyi bizden farklı erbaplar olsa gerek diye düşünmeye başlıyoruz ve işimizi onlara havale ediyoruz.
       
          3. Olarak gerçekliğin aslında hiçte o kadar gerçek olmadığını hayali, sanal bir dünya olduğu izlenimini insanlara benimsetmek. Yani gerçek evrenin dışında zihinsel hayal ürünü olan ikinci bir gerçeklik evreni inşa ediyor. Bu ikinci gerçeklik evreni bize daha cazip gözüküyor. Sorunlardan kaçma olanağı bize sağlıyor.
     
         4. Olarak sorunlar üzerinde duracak vakit yok cümlesiyle ifade edilebilir. Dolayısıyla medya bize gerçeklikten süratle kaçmamızı sağlamaya, gerçekliğin bizden uzak durması koşuluyla ancak izlenebilir olduğuna kanaat getirip, bir yandan bilgisizliğin olumsuzluğunu hissedecek diğer yandan medyaların bize fısıldadığı vakit geçiyor sorunlar üzerinde durulacak vakit yok, çabuk ol cümlesiyle gerçeklerden hızla uzaklaştırmak eğilimindedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yaşar Yeşilyurt Arşivi
SON YAZILAR