AKP’nin:İşsizler Ordusuna Eczacı Teknisyenleri de katılmaya aday!...

AKP"nin:İşsizler Ordusuna Eczacı Teknisyenleri de katılmaya aday!...

  21 Aralık 2008 tarihinde Samsun"dan kalktık soğuk ve yağmurlu bir günde 14 otobüs dolusu insan Ankara"da yapılacak olan ARTIK YETER mitingine katıldık. Otobüslerde eczacılar, ECZACI TEKNİSYENLERİ ve halktan kişiler vardı. Ankara"ya gidene kadar büyük bir coşku vardı herkeste. Ankara"ya nasıl indiler, özelliklede genç olan  Eczacı Teknisyenleri ellerindeki dövizlerle ekmeklerinin ellerinden gitmemesi için avazları çıktığı kadar slogan atıyorlardı. Attıkları sloganlar ise genel merkezler tarafından belirlenen slogan olduğu için hep bir ağızdan aynı ahenkle ve renkle çıkan sloganlar olduğu için adeta Ankara"yı yerinden oynattı. Kolej Meydanında atılan sloganlar Kızılay Meydanı"ndan duyuluyordu. Mitinge Türkiye"nin her yerinden  eczacı teknisyenleri gelmişlerdi. Aslında bizim eski deyimle adını eczacı kalfaları diye bildiğimiz şimdilerde adlarını eczacı teknisyenleri olarak değiştirmişler. Yeni isimlerine ben de alışmaya çalışıyorum.Benim Ankara"ya gidip geldiğim otobüsün 4/3"nü eczacı teknisyenleri oluşturmaktaydı. Eczacılar ve halktan kişilerde otobüsün ¼ ünü oluşturmaktaydı. Teknisyenlerin hepsi de kara kara düşünüyorlar ellerinden işlerinin  gideceği korkusuyla.  Eczacılarda ise daha farklı düşünceler. Bunca yıl okuduk ve bir ECZACI DİPLOMASI almayı hak ettik. Ancak IMF ve Dünya bankasının istekleri üzerine  onurlu ve insan sağlığının birinci el  danışmanı olan mesleğimiz olan ECZACILIK elimizden gidecek diye sokaktaydılar. Ankara"ya gidene kadar   Eczacıların ve Teknisyenlerin yüzlerindeki  endişeleri o kadar çok belirgindi ki gece boyunca acaba mitingimiz amacına ulaşacak mı, acaba kendimizi halkımıza anlatabilecek miyiz sorularıyla 500 km lik yolu uyumadan ve yağmura rağmen gittiler. Ankara"ya girmeden Soysaldı tesislerine geldiklerinde Samsun"dan gelen 14 otobüsten inenler diğer illerden gelenleri de gördüklerinde sevinçlerinden oynamaya başladılar. Şimdi rahat uyuyabiliriz 1 saatlik uyku bize yeterde artar bile diyerek Ankara"da Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu önünde inene kadar uyudular. Otobüslerinden indiklerinde sicim gibi yağan yağmurun altına  kendilerini attılar. Eczacı Teknisyenleri gençler  Ankara"ya ve ilk defa gelmenin ve ayrıcada mesleklerinin ellerinden gitmemesi için ilk defa mitinge katılmalarının heyecanıyla gördükleri kitlenin içine hemen katıldılar.Samsunlu ve diğer Eczacı Teknisyenleri o kadar bilinçli ve bilenmiş olarak eyleme gelmişler ki, mitingde nasıl davranacaklarını nelere dikkat edeceklerini beraberlerinde gelen eczacılardan ve diğer meslektaşlarından örnek alarak sergilediler. Miting bitene kadar Ankara"yı terk etmeyen eczacı teknisyenleri, eczacılar ve  halkımız  miting bittikten hemen sonra kötü hava koşulları nedeniyle hemen otobüslerine geri döndüler. Dönerken herkeste yorgunluğun daniskası vardı. Bizim Samsun"a geldiğimiz 7 nolu otobüste ve diğer otobüslerde herkesin konusu eylemlerinin mükemmel olması eksikliklerinin olup olmadığıydı.  Uzun ve yorucu yolculuktan sonra Samsun"a gelen teknisyenler, eczacılar ve halktan kişiler eylemin kendilerine göre ses verecekleri yere gereken cevabı verdiklerini düşündüklerini ilettiler.  Samsun"da ertesi gün bizim gazetemizde çıkan haberi de okuyan eyleme katılanlar ülke genelinde yerel anlamda sadece Samsun"da Denge gazetesinde  mitingin haberleştirilmesini de ayrıca kendilerini mutlu ettiğini ifade ettiler. Bu beni ve gazetemizi Denge"yi çok mutlu etti. Daha sonra aralıklarla eczanelerdeki teknisyenlerle sohbet ettim. Teknisyenlere:”Eğer 21 Aralık"taki eyleminizden dolayı istekleriniz ve talepleriniz yerine getirilmezse yapacak olduklarınızı biliyoruz. Ancak bir türlü haklarınızı ve talepleriniz alamazsanız işsiz kalacağınızı biliyor musunuz?” diye sorduğumda aldığım  yanıt çok çarpıcıydı. Eğer biz kalfalar (Teknisyenler) işlerimizden olursak ortalama 168.000 veya 200.000 kişi açlıktan kırılırız. Hükümetinde istediği buysa eğer işsiz kalırız. “Ama unutmasınlar ki eşeğin canı yandığında atı da geçer AKP hükümetini de geçer”  Benim evimde 4 kişilik bir aile topluluğu var. Ben karım kızım ve oğlum. Ben onları eczacı kalfalığıyla aldığım maaşımla okuttum ve yakınlarda oğlumun da düğününü  yapacağız. Şimdiye kadar hem eczacımız ve hem de ben birbirimizden memnun olarak birlikte mutlu mesut çalıştık. AKP hükümeti neden şimdi bizlerin aldığı maaşlarımıza göz diktiler. Kaldı ki öyle kamuda çalışanlar kadar da yüksek bir meblağda maaşlarımızda yok. hükümet nereye varmak istiyor anlayabilmiş değiliz. Alt tarafı da üst tarafı da bir Eczacı Kalfası (Eczacı Teknisyeniyiz) diyor adını vermek istemeyen ve emekliliği gelmiş olan bir kalfa. Adını vermek istemeyen bir başka eczacı ise şunları söylemekte. Ben bir eczacı kalfası olarak bu yıla gelene kadar böyle bir sefalet görmedim. Biz çalışırken tek düşündüğümüz olay eczanemize nasıl faydalı oluruzdu. Ancak şu anda durum çok farklı. Günü kurtarmanın eşiğindeyiz. Her eczanede gerçektende yangın var. Ne zaman bir kalfa arkadaşımız sudan sebeplerden dolayı işlerinden güçlerinden olabilecekler diye ödümüz kopmaktadır. Son günlerde tekrar bir gezindim Eczane Teknisyenlerine sorular sordum. SSGS yasası yürürlüğe girdiğince Eczaneler zincir oluştuğunda sizlerde işsizler ordusu içinde yer alacasınız dediğimde:” nasıl yani?” tepkisiyle hemen eczaneler kapanıp eczane zincirlerimi oluşturulacak dediler. Bütün bunlardan bile habersiz eczanelerde yurttaşlara sadece ilaç veren Teknisyenler veya Teknisyen yardımcıları ilerleyen günlerde işlerinden güçlerinden olacaklarından habersiz çalışmaya devam ediyorlardı. 28.000 eczacının olduğu bu ülkede bir eczanede nerden bakarsanız bakın sevgili okurlar en azından 2 kalfa çalışmaktadır. Bu da demek oluyor ki bir 28 bin eczanede 56 bin civarında bir kalfa çalışmaktadır. 56 bin kalfanın da geçindirmekle yükümlü olduğu 200 bin kişi ekmeksiz ve işsiz kalacaklar. Bunun vebalini kimse ödeyemez. Ne başbakan Erdoğan, nede AKP hükümeti karşılayamaz bunun sorumluluğunu. IMF ve Dünya Bankasının direktifleri doğrultusunda ellerinden ekmekleri alınan eczacı kalfalarının ekmeklerinden ve işlerinden elleriniz çekin IMF, DB ve AKP hükümeti…Bu tüm insanlığın talebidir. Eczacı kalfalarının verdikleri bu mücadelede ben emekten yana bir insan olarak her zaman destek olamaya hazırım. Saygılarımla…
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR