Anneler 'acıyı' anlattı

Belki de bu ilk yürek ağrısı değil anelerin ama en tazesi... Bugün Anneler Günü, siz annenizin elini öperken, siz en güzel hediyelerinizi paylaşırken, sıcak bir öpücüğü konduruken yanaklarına, onlar kocaman bir boşluğa sarılacak ve sarsılacaklar. İşte böyle bir günde anneler, çocuklarını anlattı...

Bugün Anneler Günü... Her ne kadar, anne sevgisi bir güne sığdırılamaz ise de, böylesi anlarda ayrı bir hüzün çöküyor yavrusundan ya da annesinden uzak olanlara... 
Bilinmez bir savaş sürüyor, hem de 30 yıldır. Belki bu ilk yürek ağrısı değil anaların. Ama en tazesi...
21 yaşında evladını toprağa veren Selman Özay'ın annesi Kadriye Özay'a kim anlatabilir oğlunun "yok oluşunu",  ya da Üsteğmen
Ahmet Altunoğlu'nun annesi Ayşe Altunoğlu'na, artık oğlunun resim çizemeyeceğini... 
Bugün herkes ellerinde çiçeklerle, çocukları tarafından hazırlanmış güzel bir kahvaltıyla, sıcak bir öpücükle, tatlı bir "anne" sesiyle uyanacak güne. Ama onlar, bilinmezliğin sarsıcı gerçeğiyle, hiç ummadıkları anda kaybettikleri evlatlarının ateşiyle sarılacaklar toprağa...
Ve soracaklar, "Neden?"
"Oğlumun yemek yiyişi bile aklımda" diyor Ahmet Altunoğlu'nun annesi Ayşe Altunoğlu, ve ekliyor: "Ev kalabalık, şimdi anlamıyoruz yokluğunu, ama herkes gidince, el ayak çekilince... Ahmet diye bağırasım geliyor"
Bugün, onlar evlatlarından ayrı olacaklar, siz annenizin elini öperken, siz en güzel hediyelerinizi onlara verirken onlar kocaman bir boşluğa sarılacak ve sarsılacaklar. İşte böyle bir günde anneler, çocuklarını anlattı...

SON ANNELER GÜNÜ'NÜ ANLATTI
21 yaşındaki oğlundan bahsederken anne Kadriye Özay, oğlunun yokluğuna alışamadığını haykırırken, son anneler günü anısını paylaşıyor: "Oğlum benim bir tanemdi. Mahallenin en sakiniydi. Benim kuzumdu. Ne desem yapardı. Sesi çıkmazdı. Her anneler gününde, gelir elimi öperdi. Çalışıyordu, ama çok parası yoktu. Hediye alamadığı zamanlar O da
üzülürdü. Ama gönlümü alırdı. Gelir, elimi öper, bana sarılırdı. Ben de O'nu koklardım. Bu Anneler Günü benim için çok zor geçecek. Sabah, oğlumun mezarına gideceğim. O'nun toprağına el süreceğim. Beni hissedecektir, biliyorum" diyor.

ANNE ÖZAY: CİĞERİM YANIYOR
Anne Kadriye Özay, Anneler Günü'nde kendisini tek bir şeyle avuttuğunu söylüyor. Oğlunun "vatan" uğruna şehit olmasının kendisini avuttuğunu belirterek, "Oğlum beni şehit annesi yaptı" diyor.
Ama Özay, bunları söylerken oğlu Selman'ın "ölüme gönderilişini" de sorguluyor: "Oğlumu nasıl gönderdiler oraya? Evet, vatan sağolsun diyorum, ama bir yandan da soruyorum. Benim oğlum nasıl gitti oraya. Ben anayım, sizler de benim yavrumsunuz, ciğerim yanıyor. İçim yanıyor. Ben kuzumu, oğlumu, yavrumu yolladım oraya"

ÇOCUKLARIYLA TESELLİ OLUYOR
Her gün, oğlunun resmine sarılan Anne Kadriye Özay, teselliyi yine oğullarında buluyor. Selman'ın ağabeyi Abdülkerim ve kardeşi Ahmet, annesini bir an olsun bile yalnız bırakmazken, ağabeylerinin yokluğunu annelerine hissettirmeyeceklerini söylüyorlar. Anne Özay ile yaptığımız sohbet sırasında, baba Rahim Özay da bir şeyler söylüyor ve yetkililere, başka anne ve babaların canı yanmasın diye sesleniyor, "Artık bu işi profesyoneller yapsın. Oğlum şehit oldu. Ben buradan yetkililerimize, komutanlarımıza sesleniyorum" diyor.


ANNE ALTUNOĞLU AHMET'İNİ ANLATIYOR
Özay ailesinin acısı ile aynı acıyı paylaşan bir başka aile ise, şehit Üstteğmen Ahmet Altunoğlu'nun annesi, babası ve kardeşleri... Aynı zamanda resim öğretmeni olan Altunoğlu'nun annesi, Ayşe Altunoğlu'nun acısı çok taze... O'nun acısına ve anısına saygı duyduğumuz için, ne bir fotoğraf çekiyor ne de bir soru soruyoruz. Ancak, anne Ayşe Altunoğlu, dilinden oğlunu düşürmüyor. Sürekli, acıyı paylaşmak için gelen herkese O'nu anlatıyor...

"AHMET AHMET" DİYE BAĞIRSAM
İşte annesinin ağzından, şehit Üstteğmen Ahmet Altunoğlu: "Benim oğlum ressamdı. Çok güzel şeyler yapardı. Alışamadım, inanamıyorum yokluğuna. O'nun yemek yemesi bile aklımda. 'Anne' demesi kulaklarımda.  Şimdi ev kalabalık, acımızı paylaşıyor herkes. Ama birileri gitse de evden başbaşa bi kalsak, 'Ahmet Ahmet' diye bağırsam... Benim oğlum çok iyi bir insandı. Yemeyi, yedirmeyi severdi. Askere ayakkabı alırdı. Yardım ederdi. Parasını onlarla paylaşırdı. Gider çarşıdan çift çift ayakkabı alır, kendi bölüğündeki fakir askerlere giydirirdi. Herkes O'nu  çok severdi, O benim canımdı. Bir tanemdi"

Her ne sebepten olursa olsun çocuklarını sonsuzluğa uğurlamanın acısını yaşayan, tüm 'Anne'lerin Anneler Günü kutlu olsun...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Pazar Sohbeti Arşivi
SON YAZILAR